Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Bunu kim söylüyor?
12 Eylül referandumunda yapısı değiştirilen HSYK’da, o değişiklik sayesinde 1’nci daire başkanı olan İbrahim Okur…
Kimleri bırakırdım, diyor?
Tutukluyken seçilen ve tahliye edilmeyen milletvekillerini…
Lâkin İbrahim Okur’un başlıktaki sözleri; gazetelerin yarısında var, yarısında yok…
Hangilerinde var?
12 Eylül 2010 halkoylamasında fazla ateşli olmayan veya “hayır”ı destekleyenlerde var.
Hangilerinde yok?
Referandum oylamasında, değişikleri hararetle savunan “ileri demokrasi” gazetelerinde yok…
Duymamışlar, görmemişler…
İşte, “ileri demokrasi” farklı fikirlere karşı böyle ileri saygılı!
Öyle ya, bazen duyarsın görürsün, bazen duymazsın, görmezsin!
x x x
HSYK 1’nci dairesi sayın başkanının bu açıklaması; yargının siyasallaştığı iddialarının ayyuka çıktığı bir dönemde, yargı üzerindeki kara bulutları bir nebze de olsa dağıttı. Yargıya güven bakımından az da olsa ümit verici…
Gerçi, Sayın Okur, bu sözlerinin ardından, tahliyeleri reddeden hâkimler için de “arkadaşlarımız doğru yapmıştır” diyor… Cümlesinin başıyla sonu birbiriyle çelişiyor. Fakat yine de “ben olsam bırakırdım” sözleri önemlidir.
Doğrusu, bu kadarı bile, geleceğe daha iyimser bakmama yetti…
Sanırım, memlekette güvenebileceğimiz hâkimler hâlâ var!
x x x
BAYRAK
Haberi bugünkü (28 Haziran) Vatan gazetesi verdi: Geçen Cumartesi günü Silopi’de polisin açtığı bayrağın niçin açıldığını anlatıyor…
Habere göre; göstericiler önce bayrağı yakmaya çalışıyorlar… Bayrak ıslak ve çamurlu olduğu için yanmıyor… Sonra yere atıyorlar… Bir gösterici, bayrağı alıp kırıştırıyor ve tekrar yere atıyor… Polislere, gelip bayrağı almalarını işaret ediyor… Maksadı; Molotof kokteyli menzili dışında olan polisleri “menzil” içine sokmak ve Molotofla yakmak…
Polis, kendi ifadesiyle; “bayrak yanacağına biz yanalım” diyerek, araçla gelip bayrağı alıyor ve aldığını kanıtlamak için bayrağı havaya kaldırıyor. Bu sırada Molotof kokteyli atılıyor ve araçlarının ön tarafı yanıyor.
Haddizatında, bayrağa sahip çıkmak her yurttaşın, devlet görevlilerinin, hele güvenlik güçlerinin aslî vazifesidir. Fakat öyle günlere geldik ki; bu doğal görevi ifa etmek bile olağanüstü gözüküyor. Hoşumuza gidiyor. Hatta bir kahramanlık gibi algılıyoruz.
Ben de öyle görüyorum: O polis ekibinin ve bilhassa memurun bayrağı kaldırması bir kahramanlıktır. “bayrak yanacağına biz yanalım” sözleri ise insanı heyecanlandırıyor hatta coşturuyor. Kendilerini tebrik ediyorum, dualarımı gönderiyorum.
Ülkede berbat gelişmeler oluyor…
O berbat gelişmeler ortasında, bugün, yukarıdaki iki iyi haberi görmek bana iyi geldi.
Ülkenin istikbali hakkında daha iyimserim.