Birkaç gün önce Bayrak dergisi elime
geçti. Biraz inceleyince 42 yıl ve 1253 sayıdır yayınlanan köklü bir dergi
olduğunu anladım. Daha sonra Millet Partisi Genel Başkanı Aykut Edibali’nin
sahibi ve başyazarı olduğunu öğrendim. Bu arada hemşerimiz Hikmet Sofu’nun
“Gıcıkca” köşesindeki yazısı dikkatimi çekti. Sizinle paylaşmak istedim. Bakın
Hikmet Bey, “MUAVİYE, TARAFTAR VE TARİHİ BİR DERS!.. başlıklı yazısında
ne yazmış:
İşte iki Müslüman!.. Hem de ikisi de
Hz. Peygamberin sahabesi…
Birisi Hz. Peygamberin amcası
oğlu. Hz. Peygamberin sevgili kızı Hz. Fatma’nın eşi dolayısyla damat.
Peygamberin sevgili torunları Hz. Hüseyin ve Hz. Hasan’ın babaları. Aşere-i
mübeşşereden, İslam’ın 4. Halifesi Hz. Ali…
Diğeri Hz. Peygamber’in vahiy katibi
Hz. Ali'nin Halife olduğu yıllar…
Muaviye Hz. Ali’ye isyan edip Şam
taraflarında Halifeliğini ilan etmiş. İslam dünyasında taht kavgasının
başlamasına sebep olmuş…
Adamın biri bir gün Hz. Ali’nin
bulunduğu Kûfe'den devesiyle Şam'a gelmiş.
Şam'da dolaşırken, bir Şamlı deveye
zorla el koyarak ‘bu dişi deve benim!’ demez mi!..
Kûfeli, ‘Hayır bu deve benimdir,
üstelik de dişi değil erkektir’ diye devesine sahip çıkmaya çalışsa da devesini
bir türlü alamamış. İş Muaviye'ye kadar gitmiş.
Muaviye, Şamlıları meydanda
toplamış, her iki tarafı da dinledikten sonra da kararını açıklamış:
‘Bu dişi deve Şamlı’nındır!’
Sonra da halka dönmüş: ‘Ey cemaat,
bu dişi deve kimindir?’
Hep birlikte bağırmışlar:
‘Şamlı’nındır!’
Muaviye bundan sonra Küfeli’ye
dönerek, ‘hadi’ demiş ‘şimdi bir an önce Şam’ı terket, canını
kurtar!’
Küfeli Şam’ı terk ederken ardından
adam göndererek geri çağırmış ve ona demiş ki: ‘Kûfeli, bana bak ve iyi dinle!
Biliyorum, bu deve senindir ve üstelik dişi değil erkektir.
Şimdi sen Küfe’ye git. Ali'ye de ki:
‘Muaviye'nin, dişi deveyi bile erkekten ayıramayan, o ne derse ‘evet’ diyen 10
bin adamı var! Ayağını denk alsın!..’
…
Muaviye taht uğruna ne halden ne
hale geliyor? Nasıl bir yol açıyor? Müslüman bir diktatör!..
Ya sonrası…
- Muaviye, mızrakların ucuna
Kur’an’ı Kerim sayfalarını geçirerek ve de bir hakem kurnazlığıyla Hz.
Ali’yi yenik düşürüyor…
Ya daha sonra…
- Ölüm döşeğinde, Azrail göğsünde…
Hz. Peygamberin dedikleri bir film şeridi gibi gözlerinin önünde geçit yapıyor…
Pişmanlık… ve gözlerinde damlalar… Ama… Mümkün mü tarihi geri getirmek?
(Bayrak Dergisi Yıl-42, Sayı-1253
Sayfa 46)
YORUMLAR
Nevzat Dağlı
18.05.2011 - 09:57
Hayaldi gerçek oldu
Baykuşlar kumru gibi, kargalar bülbül gibi,
Şakıyarak öttüler, hayaldi gerçek oldu.
Gerçekler hayalleşti, yalan örttü tül gibi,
İşe hile kattılar, hayaldi gerçek oldu.
Sadakayla karınlar doyuruldu çok şükür,
Zil takıp oynadılar, mutlu oldu tüm fakir.
Cepte para yoksa da, mutfak olsa tamtakır,
Oylarını attılar, hayaldi gerçek oldu.
İşi gücü olmayan boşa bekledi rızık,
Akla şifa vermiyor yenilen onca kazık.
Kaval maval dinleyen sürüleşti ne yazık,
Koyun gibi güttüler, hayaldi gerçek oldu.
Devletin malı mülkü satıldı yabancıya,
Ülkesini sevenler katlandı bu sancıya.
Yolcular alacaklı, borç çıkardı hancıya,
Hanı yağma ettiler, hayaldi gerçek oldu.
İnşaat devletleşti, lojmanlar özelleşti,
Kıyılar parsellendi, tatiller güzelleşti.
Kimler müteahhitle anlaşarak elleşti?
Yapıp yapıp sattılar, hayaldi gerçek oldu.
Doğulular alıştı sefaları sürmeye,
Şimdi daha hazırlar Avrupa’ya girmeye.
Başlıklar cepte kaldı, berdelleri görmeye,
Uçak ile gittiler, hayaldi gerçek oldu.
Gençleri okullarda susturmak caiz oldu,
Helâl yiyen yurttaşı kusturmak caiz oldu.
Zulme baş kaldıranı bastırmak caiz oldu,
Hapislerde yattılar, hayaldi gerçek oldu.
Padişahlık geliyor, belirdi işaretler,
Liboşlar tezgahlıyor, döküldü maharetler.
Laikliğe sövgüler, orduya hakaretler,
Atatürk’e çattılar, hayaldi gerçek oldu.
Ülkesini sevenler karaları bağlarken,
Yandaş gülsün oynasın, iktidarları varken.
Çocuklar oyuncakla avutuldu ağlarken,
Nevzatlar hep yuttular, hayaldi gerçek oldu.
Halk Ozanı Karamanlı Nevzat
Nevzat Dağlı
18.05.2011 - 09:57
Hayaldi gerçek oldu
Baykuşlar kumru gibi, kargalar bülbül gibi,
Şakıyarak öttüler, hayaldi gerçek oldu.
Gerçekler hayalleşti, yalan örttü tül gibi,
İşe hile kattılar, hayaldi gerçek oldu.
Sadakayla karınlar doyuruldu çok şükür,
Zil takıp oynadılar, mutlu oldu tüm fakir.
Cepte para yoksa da, mutfak olsa tamtakır,
Oylarını attılar, hayaldi gerçek oldu.
İşi gücü olmayan boşa bekledi rızık,
Akla şifa vermiyor yenilen onca kazık.
Kaval maval dinleyen sürüleşti ne yazık,
Koyun gibi güttüler, hayaldi gerçek oldu.
Devletin malı mülkü satıldı yabancıya,
Ülkesini sevenler katlandı bu sancıya.
Yolcular alacaklı, borç çıkardı hancıya,
Hanı yağma ettiler, hayaldi gerçek oldu.
İnşaat devletleşti, lojmanlar özelleşti,
Kıyılar parsellendi, tatiller güzelleşti.
Kimler müteahhitle anlaşarak elleşti?
Yapıp yapıp sattılar, hayaldi gerçek oldu.
Doğulular alıştı sefaları sürmeye,
Şimdi daha hazırlar Avrupa’ya girmeye.
Başlıklar cepte kaldı, berdelleri görmeye,
Uçak ile gittiler, hayaldi gerçek oldu.
Gençleri okullarda susturmak caiz oldu,
Helâl yiyen yurttaşı kusturmak caiz oldu.
Zulme baş kaldıranı bastırmak caiz oldu,
Hapislerde yattılar, hayaldi gerçek oldu.
Padişahlık geliyor, belirdi işaretler,
Liboşlar tezgahlıyor, döküldü maharetler.
Laikliğe sövgüler, orduya hakaretler,
Atatürk’e çattılar, hayaldi gerçek oldu.
Ülkesini sevenler karaları bağlarken,
Yandaş gülsün oynasın, iktidarları varken.
Çocuklar oyuncakla avutuldu ağlarken,
Nevzatlar hep yuttular, hayaldi gerçek oldu.
Halk Ozanı Karamanlı Nevzat