Hırant Dink cinayeti sonrası Ülkemizde koparılan yaygaranın ardından toplumsal hafızamızı zorlayan olaylara rağmen uyumaya devam ediyoruz.
13 Şehitimizin haberleri dönerken bir kaç küçük kanal hariç, bir çok medya kuruluşu konuyu ekranlarına taşımaya yanaşmayıp normal yayın akışlarına devam ettiler. Bu yayın akışları içerisinde içlerine kor düşen ailelerin kin ve nefretini açıkça kazanacak faaliyetler olduğunu dün gelen bir mesajla daha iyi anladım.
Yapılan çağrılarla dün akşam için izlediğim bir kanalın haberlerinde şişirme tepki haberleri vardı. Bunlar içinde belkide en gerçekci olanı Erzurum Cumhuriyet caddesinde ki yürüyüş idi. Ama oda cılız ve yetersizdi.
Neden bu şehitleri verdik. Şehitlerimizi uğurlamamıza sebep olan olaylar zincirinde en gerçekci görünen talep Doğu ve Güney Doğu illerimizde "Kürdistan kurma hayali" sayılabilir.
Hayal diyorum. Çünkü bu bir hayal. Bu hayali görenler de Kürtler değil, et ile tırnak olmuş Kürt'le Türk'ün ayrışmasından medet uman zavallılar. Ama bu zavallıların hayallerini bizler uyuyarak adım adım gerçeğe dönüştürmeye çalışıyoruz.
Aşağıdaki soruyu bir fikrimle sormak istiyorum.
Bence Kuzey Irak'ta şu an fiili olarak zaten var olan "Kürdistan" kurulmalıdır. Ülkemiz, Hükümetimiz, Askerimiz cok acil olarak Kürdistan'ın kurulabilmesi için mücadele, destek vermelidir.
Bu fikrimden sonra sorum şu.
Benim bu fikrime karşı çıkıp, hayır olmaz kırmızı çizgilerimize ters bir düşünce diyenler, lütfen bana şu farkı anlatsınlar.
Azerbeycan, Türkmenistan, Kırgızistan, Gürcistan... ve hatta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin Kuzey Irak'ta kurulacak Kürdistan'dan farkı nedir.
Arada ne tür bir fark varki, bu Ülkelerin kuruluşu için destek olan, bağımsızlık mücadeleleri için caba sarf eden bizler, "HATAY" gibi bir örnek önümüzde durduğu halde "Kürdistan'a" karşı çıkıyoruz.
Birisi bana bunu anlatabilir mi? Yoksa ben ne olduğunu dilim döndükçe anlatmaya çalışacağım.
Saygılarımla