GÜNDEMDEKİ MEVZULAR ÜZERİNE...

Özgür DENİZ - 27.07.2011

 

TERÖR:

 

Terör, ülkeleri zayıflatma, kuşatma, geriletme, kaynakları kurutma, toplumu ve devleti asıl meselelerden uzaklaştırma ve insanlar arasına nifak sokma oyunudur. Türkiye’mde de bu şekildedir. Kaynaklarımız berhava oldu. Canlarımız heba oldu. Nifak bizleri yedi bitirdi. Ülkemiz kalkınma hamleleriyle iştigal edemedi. Asıl sorunlarımız arka plana atıldı. Bu oyuna bizden sandıklarımız da destek verdiler. Sermayesiyle, medyasıyla, politikasıyla vs. her daim destek oldular maalesef, bilerek ya da bilmeyerek amma daha çok bilerek ve isteyerek; çünkü ihanet ve puştluk ruhlara sinmişti. Türkiye, Türk ve İslam düşmanlığı damarlara enjekte edilmişti.

 

Ülkemde ki terör; Siyonistlerin ve Ermenilerin ve içerideki alçak hainlerin ittifak halinde yön verdiği bir terördür. Hatta Moskova’nın bile derin eli vardır. Asıl senarist; Siyonist katil devlet İsrail, ABD, İngiltere, AB’dir. Bu güçler Ermenileri, Ermenilerde Kürt kardeşlerimiz içerisine sızmış olan Kürt kimlikli teröristleri kullanmaktadır. Bu Kürt kimlikli teröristlerde başarabildikleri kadarıyla namuslu Kürt kardeşlerimizi kullanmaya çalışmaktadırlar. Bu Kürt kimlikli teröristlerin, Kürt kardeşlerimizle zerre bağı yoktur, ne manen ne de madden. Tıpkı Türk kimlikli teröristlerin Türk Milletiyle, Alevi kimlikli teröristlerin Alevi kardeşlerimizle zerre bağları olmadığı gibi.

 

Aziz Kürt kardeşlerim! Lütfen oynanan oyunlara karşı uyanık olunuz. Sizin üzerinizden ülkemizi bölme, insanlarımızı birbirinden ayırma hesapları yapmaktadır alçak hainler. Sizin vatanınız Ermenilere peşkeş çekilmek istenmektedir. Gerçekte ise, Siyonist içindir bütün hesaplar. Ortadoğu’nun göbeğine, dünya teröristi, insanlık düşmanı, alçak ve kahpe siyonisti getirip yerleştirmektir asıl gaye. Kürt kardeşlerimizin bundan zerre faydası olmaz, olamaz ve olmayacaktır da. Siyonist, Kürt kardeşlerimizin tepesine Ermeni bozması ve Yahudi dönmesi olan Kürt kimlikli teröristleri geçirip, garip ve şerefli Kürt kardeşlerimizi ezecek, sömürecek ve namusunu payimal edecektir. Vallahi saf hakikattir bu. Nice yazılarımızda dile getirdik bunu. Bir daha hatırlatmak istedim naçizane. Zira insan üzülüyor, manzarayı görünce.

 

Bu arada Zeytinburnu’nda da tahrikler olmaktadır. Buraya çok dikkat edilmelidir. Sanki geçmişte ki Siyonist taktik işletilmektedir diye düşünüyorum. Kürt kardeşlerimizin yaşamanı zorlaştırıp, bazılarını geriye döndürmek gayreti var gibime geliyor. Türk Milleti’nin evlatları çok dikkatli olmalıdırlar. Provokasyona gelmemelidirler. Hem her Kürt kardeşimize terörist muamelesi yapmak, ahlaksızlıktır, ihanettir. Ama bu şekilde bir tavrın oluşması için tahrikler vardır. Maksat; aradaki bağları iyice koparmaktır. Her Türk, her Kürt evladı çok dikkatli ve uyanık olmalıdır. Bu ülkeyi hep birlikte korumak zorundayız, çünkü hep birlikte vatan eyledik. Ha tabi teröristlik yapanlara da dikkat etmek gerekir; ama her kimlik altında teröristlik yapanlara, sadece bir kimlik altında değil, fakat toplu yargılama da kesinlikle ihanettir. Bu yüzden tahriklere, ajitasyonlara karşı tedbirli ve uyanık olunmalıdır. Özellikle Ülkücü camia son derece dikkatli olmalıdır. Lüzumsuz gerginliklere ve tahriklere prim vermemelidir. Hatta tahrik edenlerin yüzlerine tükürmelidirler ve tahrik edenlere hadlerini bildirmelidirler. Elbet tavrını koymalıdır amma duruşunu bozmadan. Hatta bütün milletimiz, tavrını kesin ve net şekilde koymalıdır teröre karşı. Çünkü terörün Azraillidir, birlik ve bütünlük. Alçak tezgâha gelinmemelidir ve arzulanan maksat hâsıl olmamalıdır.

 

TERÖRLE İLGİLİ ÇOK ÖNEMLİ BİR HUSUSTA ŞURASIDIR:

 

Şimdi son zamanlarda ne olmaktadır? Özellikle TAYİNCİ olan ya da EMEKLİ olacak olan MEHMETLERİMİZ şehit edilmektedir. Kahpece tezgâhlarda bin türlü çoraplar örülmektedir.  Burayı çok derin ve ince şekilde düşünmek gerekir. Gaye; halkta derin acıların oluşmasına ve halkın şiddetli yöntemlere başvurmasına yol açmaktır. Zira bu tür şahadet haberleri kahretmektedir. Çıldırtmaktadır. Psikolojileri alt-üst etmektedir. Terör baronları ve alçak, aşağılık domuzlar can özümüzden vurmaktadırlar. Soysuz teröriste doğru mutlaka bir akış vardır. Yoksa EMEKLİ ve TAYİNCİ olanların üst üste denk gelmeleri kesinlikle rastgele bir şey değildir. Asla inanmıyorum. Maksat; acıyı derinleştirerek, şiddetli öfke patlamalarına neden olmaktır. Siyonistin aşağılık itleri. Zavallı, Ermeni bitleri. Dikkatli olunmalıdır amma hanilerde bulunmalıdır derim!

 

NORVEÇLİ KATİLİ:

 

Derin bir olay olduğunu, olay olur olmaz kendimce ifade ettim. Ve hala da aynı düşüncedeyim. Asla sıradan bir olay değil. Üzerinde çok iyi ve çok yönlü düşünmek icap ediyor. Ardında ise yine Siyonistin olduğu katıksız bir gerçekliktir. Çünkü terör, şeytanın aracıdır, atıdır. Şeytan, terörle yol alır. Burada ki gerçek nedir? Görünenin ve gördürülmek istenenin gerisine bakmak şarttır.

 

Bana göre şunlar olabilir:

 

Bir: mezara gömülmek olan SOL ideolojiye can vermek düşünülebilir. SOL ideoloji gündem yapılarak, insanlığın teveccühüne, ilgisine ve sempatisine mazhar olması sağlanabilir. SOLCULARI öldürerek, SOL ideolojiyi diriltmek: ne taktik ama? Daha önce de ülkemizde denenmişti, aynı taktik.  Ve daha düne kadar da denenmeye devam edilmişti. Kadim bir taktiktir bu. Şeytanın en çok kullandığı yöntemdir. Her taraf için geçerlidir bu.

 

İki: bu olay üzerinden aşırılığa vurgu yapılarak, buradan İSLAM üzerine dikkatler çekilmek istenilebilir. Böylece, İSLAM’IN yontulması, budanması, İSLAM da ki cihat ruhunun sökülüp atılması dikte edilebilir. Nasılsa aşırılık tehlikelidir ya, bu HIRİSTİYANLIK ta olsa böyledir, İSLAM da olsa böyledir ya(!) o zaman aşırılıkları yok etmek, aşırılığa yol açan tarafları çıkarıp atmak gerekir değil mi? HIRİSTİYANLIK dedikleri şeyin ne olduğu zaten malumdur, hedef ise İSLAM’DIR. Bilmiyorum, belki çok aykırı bakıyorum amma kafa kurcalayan şeyler bunlar. Ben en diplere dalmadan duramam. Birilerinin benim bakmamı istediği şekilde bakamam. Ki bu minvalde yazan liberal ve demokrat züppelerde olmadı değil.

 

Üç: SAĞ kesimin katil olduğu gibi bir algı yaratarak SOL’U güya temyiz etme gayreti olabilir. Oysa dünya SOL TANDANSLI insanlık katillerini daha dün gibi hatırlamaktadır ve elanda şahitlik etmektedir. Özellikle DOĞU TÜRKİSTAN olayı, vicdanını kaybetmemiş insanlığın malumudur. Suçlu ise; KIZIL ÇİN’DİR. Hakeza dünyanın sair bölgelerinde ki zulümler ve katliamların ardındaki gizli el kimin elidir meçhulümüz değildir.

 

Ayrıca bu olayla bir şey daha açık olmuştur ki; İSLAM DİNİ’NE göbekten düşman olan siyonist itleri kendilerini bir daha açık etmişlerdir. Hemen olayı İSLAM’IN üzerine yıkma maharetini(!) gösterebilmişlerdir kahpece. Ey bu toprağın çocukları! Artık bunların kim olduklarını gör ve uyan ve vur bunların arlanmaz mikrop suratlarına OSMANLI TOKADINI.

 

Dostlarım! Bu ülkede ki sermayeye de, medyaya da, bazı partilere de asla inanmayınız ve güvenmeyiniz. Zira onlar bu ülkenin ve bu milletin düşmanlarıdırlar. Hatta onlar bağımsızlığında düşmanlarıdırlar. Zaten belli güçlere bağımlıdırlar. Belli güçler tarafından finanse edilmektedirler. Bu ülkeye, bu devlete ve bu millete ihanet etmeleri için. Bu ülkenin ve bu milletin layık olduğu yere gelmesini engellemeleri için. Görünen köy kılavuz istemez. Tarihe de bigâne değiliz. Mustafa Kemal’e dayanarak icat edilen Kemalizm ideolojisi bu ülkeyi mahvetti, yedi, bitirdi. Mustafa Kemal’i maske olarak kullanan hainler bu ülkeyi rezil, perişan ettiler, âleme muhtaç zavallı duruma düşürdüler. Artık bunları görmek zorundayız. Bu ülkeyi, Mustafa Kemal’i kendilerine maske yaparak şerefsizce kullanan siyonist beslemeleri kıskaca almıştır ve namussuzca yönetmektedirler. Ne kadar da etkileri kırılmış olsa da. Kodamanlar kulübü olan malum organizasyon, siyonistin silahı olan malum medya ve bunların güdümünde olan politik şebekler bu ülkeyi ve milleti mahvettiler. Kemalist ideoloji artık tarihin derinliğine gömülmelidir. Ve bu topraklarda TÜRK-İSLAM temelli bir düzen kurulmalıdır kesinlikle. Varlığımız ve bekamız kesinlikle buna bağlıdır. Bana küfredenler ya da kızanlar, KEMALİST İDEOLOJİ’NİN ve KEMALİST geçinen tayfanın, bu ülkeye ve millete verdiği tek bir şey göstersinler lütfen! Ayrıca bu ideolojinin baronları da, MASONLAR VE LİONS KULÜBÜ ÜYELERİDİR. Bizden olduğunu sandıklarımız ise zavallı ve sefil birer piyondurlar. Gerçek bu değilse şerefsizliği kabul ediyorum ve yüzüme tükürdüğünüzü varsayıyorum. Yani utanmaz bir adi olduğumu kabul ediyorum. Amma ve lakin, ilk önce, beni hayata yalanlatmanız şarttır dostlarım!

 

ÖZEL HAREKÂT:

 

Özel Harekât mutlak şekilde faal kılınmalıdır. Amma çok dikkat edilmelidir. Özel Harekât’a tuzak kurulabilir. Başarısız gösterilmesi için. Özellikle Özel Harekât’ta görev alacaklar çok iyi seçilmelidir. Bu asla AZİZ ORDUMUZLA, AZİZ TEŞKİLATIMIZIN karşı karşıya getirilmesi falan değildir. Bunu söyleyenler saçmalamaktadır. Bu tür söylemler boş söylemlerdir. Zaten lağvedilmesi ihanetti. Şimdi tekrar terörün kâbusu diriltilmelidir, fakat dikkatli olunmalıdır. Kimse küfretmesin, sen ne diyorsun demesin. Özel Harekât’ın başarısını istemeyenler elbet olabilir ki olacaktır da. Bu ülkede hain çoktur. Askerde bizimdir, poliste bizimdir. Ayrım yapan haindir. İkisi de vatan için, din için, devlet için ve millet için vardır. Ve her an göreve hazırdırlar ve olmak zorundadırlar. Aziz milletimiz de, bu iki güzide kurumumuzun arkasında olmalıdır, duasını eksik etmemelidir. Bu kurumlarda görev yapanlarda, görev ve sorumluluklarını layığı ile yapmalıdırlar. Taş yerinde ağırdır. Taşı yerinden oynatıp durmak, taşın önemini ve etkisini kaybetmesi demektir. Ve bugün aziz ordumuzda olan da budur. Ve bu kasıtlı şekilde oldurulmuştur. TÜRK ve İSLAM düşmanları bütün ülkeyi hallaç pamuğu gibi savurmuştur bugüne kadar. Her güzel şeyi tahrip etmişlerdir, her gerçeği tahrif etmişlerdir. Bu millette, ne hazin ki, büyük yalanları yutmuştur. Tarihini unutmuştur.

 

Hülasa; bu mevzu üzerinde tafsilatlı şekilde düşünülerek hareket edilmelidir. Altı üstü kurcalanmalıdır. Rastgele hareket edilmemelidir. Kayıtsızca hareket etmek alçaklıktır, ihanettir ve beldi çok acı olur. Çünkü birgün, bu millet gerçek manada dirilecektir ve bütün ihanetlerin bedelini ödetecektir inşaallah. Bu yüzden ince eleyip sık dokumak icap ediyor. Aksi şerefsizliktir, kahpeliktir. Çıkarsız, hesapsız hareket edilmelidir. Öz ruhumuz ekseninde strateji ve taktik geliştirmeliyiz. Malayani ile iştigal etmemeliyiz. Maksadı unutmamalıyız.

 

RAMAZAN AYI:

 

İnananların-Müslümanların-Müminlerin mübarek ayları geldi inşaallah, hayırlısıyla. Ve aynı şekilde ikmal olunur inşallah, hayırlısıyla. Allah, şeytanın ve şeytanlaşmışların tuzaklarından emin eylesin. Âmin. Allah günahlarımızdan arınmayı nasip etsin. Âmin. Bol tövbeli bir ay nasip etsin. Âmin. Kardeşliklerin perçinlendiği, paylaşımın egemen olduğu bir ay kılsın inşaallah. Âmin. Bütün TÜRK-İSLAM âlemi için uyanışa vesile olsun bu ay inşaallah.

 

Her zaman tekrarlanan provokasyonlara da dikkat etmek gerekir inşaallah. Lanetli şeytanın lanetli çocukları asla boş durmazlar. Bir tezgâh kurmaktadırlar şu zamanlarda mutlaka. Ayrıca bugüne kadar zehir akıttıkları kanalizasyonlarından bu seferde fanusa saklanmış zehirler sunacaklardır bazıları. Kesinlikle aldanmayınız. Asla, sizleri sürekli zehirleyen ama bu ayda MÜNAFIKLAŞIP sizleri aldatmaya yeltenen şeytanlara kanmayın inşaallah. Eliniz, onların kapısını açacak ve tatlı zehirlerinin, temiz dimağlarınıza ve ruhlarınıza boşalmasına neden olacak düğmelerden uzak dursun inşaallah.

 

ALLAH, namusluca ve samimice iman edenlerin, Kendini-Resulünü-Kitabını tahrif ve tahrip etmeden kabul edenlerin, RAMAZAN AYLARINI mübarek eylesin ve kolaylıklar nasip etsin inşaallah. Bilin ki; bu zamanlar çetin zamanlardır, bu zamanlarda sabrederek direnenler büyük ödüle kavuşacaklardır. Asla zaman uzun ve ay sıcak diyerek gevşekliğe meyletmeyin aziz kardeşlerim. Şeytanın ve çocuklarının hilesi ruhunuzu esir almasın, sabrınızı eritmesin, direncinizi kırmasın. Bilin ve bilelim ki; ZAFER, DİRENENLERİNDİR. ÜZÜLMEYENLERİN VE GEVŞEMEYENLERİNDİR.

 

 EN SON TAHLİLDE; canımız ülkemiz, her ama her alanda, mutlak surette yeniden bir yapılanmaya gitmelidir. Devletimiz yeniden dizayn edilmelidir. Amma TÜRK-İSLAM PARADİGMASI esas alınarak yapılmalıdır bu. Bilakis varoluşumuz ve bekamız tehlikededir.  Bu uğurda her bedel göze alınmalıdır. Zira mevzubahis olan; din, devlet, vatan, millettir. Ve bu yolda, tefrikaya düşmeden, bu ülkenin bütün evlatları tek can ve tek vücut olmalıdırlar. Geleceği birlikte inşa etmek zorundayız. İkinci bir yol asla yoktur, düşünmek bile ihanetle eş anlamlıdır.

 

NOT:

 

ÜLKÜCÜ CAMİANIN önde gelen isimlerinden olan, davası uğruna büyük bedeller ödeyen, kalemini asla kiralamayan, davasına gerçekten inanmış bir fani olan NECDET SEVİNÇ Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Allah rahmet eylesin, taksiratını affetsin, mekânını cennet kılsın inşaallah. Âmin.  Ailesinin ve ÜLKÜCÜ camianın başı sağolsun.

Tarih: 27.07.2011 Okunma: 667

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?