KANSER

İsmail Hakkı CENGİZ - 08.08.2011

Gündem bu kadar doluyken bu başlık da ne, diyorsunuz…

Genç bir yakınınızı kaybedince, gündemdeki konuların falan hiçbir önemi kalmıyor.

41 yaşındayken, 8 ay önce kanser olduğunu öğrendi…

Hemen 1 ay sonra ameliyat oldu, midesi alındı… 7 aydır, aralıksız tedavi görüyordu.

7 ay önce koluna takılan serum, ancak vefatıyla çıkarıldı.

Hal böyle olunca, insanın aklına ilk gelen soru şu: Madem bu kadar kısa bir zamanda ölecekti, bu eziyet dolu tedavi yöntemi niçin uygulandı?

x   x   x

ASIL MESELE

Kanserle ilk yakın tanışmamız, bundan tam 30 sene önce, amcamın akciğer kanserine yakalanması sebebiyledir.

8–9 ay içinde onu kaybettik.

On sene sonra, eşi olan yengemi, başka bir cins kanser aldı, götürdü.

Sonra, 2 dayım yine akciğer kanserinden hayata veda etti.

Daha dört ay önce, büyük dayımın eşini yine bir başka kanser türü dolayısıyla yitirdik.

Bu arada, ikinci kuşaktan akrabalarımı, eşimin pek çok akrabasını kansere kurban verdik.

Pek çok arkadaşımızı, genç yaşlarında bu hastalık ayırdı bizden.

Şu anda; biri 40’ın üstünde, biri altında iki hanım akrabam kanser tedavisi görüyor.

Mutlaka sizin çevrenizde de sayamayacağınız kadar fazla kanser hastası veya kanserden kaybettiğiniz yakınınız vardır.

Ne demek bu?

Kanserin anormal şekilde yaygınlaşmış olması…

Bundan daha acısı ise; bu yaygınlaşmanın sadece seyredilmesi…

Kanserin artmasını engellemek için ciddi bir çaba görüyor musunuz?

Tam tersine şahit olmuyor muyuz?

Her geçen gün yeni bir “kansorejen madde” hayatımıza girmiyor mu?

Bağışıklık sistemini çökerten “stres” her geçen gün biraz daha artmıyor mu?

Havamız ve suyumuz gittikçe kirlenmiyor mu?

Bunlar karşısında tedbir mi alınıyor yoksa “rant” uğruna kirliliğe göz mü yumuluyor?

x   x   x

Kafama takılan en önemli mesele ise tedaviyle ilgili: Nasıl oluyor da amcamın vefat ettiği 1981’den 2011’e kadar kanser tedavisinde hiçbir ilerleme olmuyor?

30 senelik bir süreden bahsediyoruz.

30 senede dünya 30 kere değişti…

Tıpta büyük ilerlemeler olduğu yazılıp çizildi. Bunların çoğunu biz de gözlemledik, yararlandık.

Velâkin kanser tedavisinde niçin bir ilerleme olmadı? Aklım almıyor ve genç insanları bu amansız hastalıktan kaybettikçe kahroluyorum. Elbette bütün gençleri de bu hastalığın tehdidi altında görüyorum.

x   x   x

ALLAH RIZASI İÇİN

Ey ülkeyi ve dünyayı yönetenler!

Durun bir dakika ve düşünün!

O koltukları niçin işgal ediyorsunuz?

Silah fabrikaları yapmak, havayı kirleten araç-gereçler üretmek ve bunlarla övünmek için mi?

Bir bakın bakalım, dünyada tıp için yapılan harcama ne kadar, silahlanmaya yapılan harcama ne kadar?

Maksat nedir, öldürmek mi, yaşatmak mı?

x   x   x

Kayınbiraderimin eşi, gencecik Gül kardeşimiz soldu.

Allah’ın rahmeti üzerine olsun.

Başka Gül’ler solmasın.

Tarih: 08.08.2011 Okunma: 780

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?