Mustafa
ASLAN, YENİÇAĞ
Yavuz Sultan Selim,
tahta çıkar. Yapacağı işlerin başında, kadrosunu kurmak vardır. Fısıltı ile ilk
divanda sadrazam atayacağını duyurur. Saraydaki bütün paşaların, sadrazamlık
hayalleri de başlar!
Paşaların tamamına yakını Enderûn’lu yani tahsîllidir. Sadece Pîri Mehmet Gâzi;
cepheden cepheye, savaştan savaşa atılarak “Gâzi” unvanını kazanmış alaylıdır.
Divan günü, bütün paşalar, saatlerce önceden koşarak Padişah’a yakın yerlerde
otururlar. Pîri Mehmet Gâzi, divan’a bir kaç dakika kala gelir, her yer
kapılmış olduğu için kapıya yakın boş bir iskemle bularak oturur.
Sultan gelir. Selâm-sabah, hoş-beşten sonra divanı açar. “Bre Paşalar! Bir
karara vardım, ne dersiniz?” diye kararını açıklar ve sormaya başlar. “Falan
Paşa, filan paşa ne dersin?” sorusuna, her sırası gelen; “Muvâfıktır Hünkârım!
Çok muvâfıktır Hünkârım! Siz ne diyorsanız doğrudur Sultanım! Siz yeryüzünde
Allah’ın sâyesisiniz, yanlış yapmazsınız hâşâ Hünkârım!” gibi ve Padişah’ın
gözüne girmek amaçlı cevaplar verirler. Oysa açıklanan karar, devletin tamamen
aleyhinedir! Sıra Pîri Mehmet Paşa’ya gelir.
- Bre Pîri Paşa, sen ne dersin?
- Külliyen yanlıştır Hünkârım! cevâbıyla korkunç bir sessizlik başlar!
Yavuz’un gazabı, celâli, hiddeti efsâneleşmiştir! Enderunlu bütün paşalar, bir
rakiplerinin eksildiğini düşünerek içten içe sevinmektedir! Yavuz, kükrer:
- Bre Pîri! Bilmez misin biz kelle alırız? Bizden korkmaz mısın?
Koca Gâzi, edeple diklenir. Yeni bir cephede, yeni bir savaştaymış gibi, haksızlığa
karşı “Her şey Allah rızâsı için” düstûruyla celâllenir ve saygılı ama aynı
mert tonlamayla:
- Hâşâ Hünkârım! Yüreğimizi Allah korkusu öylesine kaplamıştır ki başka bir
korkuya asla yer yoktur! Uğruna bu kelle verilmezse millet yaşayamaz! cevabıyla
şimşek bakışların çakışması, bakışlardaki yıldırımların bereket sağanağına
dönüşmesi ve Pîri Mehmet Gâzi’nin Sadrazamlığıyla divan son bulur!
Sır kadroda
Sekiz yılda Yavuz’un, seksen yıla sığmayacak başarılarının sırrı da işte bu
kadrodadır!
Hissemiz: Emânet ehline verilirse, Allah rızâsı için yapılması şart olan
görevler, Allah korkusunu bilen kişilere verilirse başarı, mecbûriyet olur.
Bu kıssa ile Türk Milleti’nin her zaman sayısız Pîri Mehmetlerinin olduğunu ama
Yavuzların ender çıkacağını söyledik. Pîri Mehmetlere görev verecek Yavuzları
aratmasın diye Allah’a dualar ettik!
Yazının tamamı için: http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=19361