Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Önce, Alman asıllı olduğu halde son derece şuurlu bir Müslüman-Türk olan Ahmet H. Schimide’e kulak verelim:
“… Türkiye toplum hayatını şimdiye kadar geniş bir şekilde etkilemeye muvaffak olan, ahlâklı bir tutumla elde edemediği paralara, cemiyetleri (tüketici toplumları) en bayağı his sevkleri marifetiyle çürüterek kavuşmaya cehdeden Amerikan Hayat Tarzı, Türkiye’den sonra Azerbaycan’ı ve Orta Asya Türk Cemiyetlerini de tehdit etmektedir. Çok acı da olsa, oralara varabilmesi için Türkiye’yi aracı olarak istismar etmekten bir saniye bile geri durmayacağını unutmamak gerekir.” (Türk Edebiyatı Dergisi, Eylül 1992)
Yukarıdaki satırlar 16 sene önce yazılmış. Değerli yazar, tâ o zamanlar “Amerikan hayat Tarzı”nın, bizim toplum hayatımızı geniş bir şekilde etkilemiş olduğunu tespit etmiş.
Bu tespitten 16 sene sonra, bugün biz ve kardeş Türk Cumhuriyetleri ne durumdadır ve bu gidişle bundan 16 yıl sonra vaziyet ne olacaktır?
Ahmet schimide, “Amerikan Hayat Tarzı”nın cemiyet hayatımızda özellikle inanç, örf, adet, değer ve ilkelerimizi tahrip edeceği, kültürümüzü yozlaştıracağı için büyük bir tehdit olarak görüyor.
Değerli yazara aynen katılıyoruz. Fakat söz konusu şeytanî hayat tarzını her gün damla damla aldığımızdan ve yavaş yavaş benimsediğimizden yozlaşmakta olduğumuzu fark etmiyoruz ki!
“Amerikan Hayat Tarzı”nın birey ve toplumu nasıl yozlaştırdığını ancak dikkat ve bilinçle gözler görebiliyor.
Belki de çoğu zaman, “Amerikan Tarzı Hayat”a övgüler düzüyoruz.
Meselâ; şöyle diyoruz: Arkadaş, gidiyorsun “hipermarket”e ne ararsan buluyorsun, çoluk-çocuk akşama kadar geziyorsun, çoğu “fast food” olan yemeklerden yiyorsun, gazozunu içiyorsun, alış verişini yapıyorsun, ödemeyi de “kredi kartı”yla yapıyorsun.
* * *
Bir gün bir şeylerin aksadığını fark ediyoruz ve aklımıza bir kıyaslama geliyor. Toplum hayatında 40 yıl önceki bir kesitle bugünü mukayese ediyoruz ve “amma değişmişiz” diyoruz.
Böyle giderse 15-16 yıl sonrasını tüylerim ürpererek tahayyül ediyorum.
* * *
Fakat tüketim çılgınlığının tek tehlikesi kültürel yozlaşma değil. En az onun kadar büyük bir tehdit ve tehlike daha var: Ekonomik çöküş.
Daha bugünden tüyler ürpertici manzaralarla karşı karşıyayız.
Milyonlarca kişinin kredi kartı batağında olduğu hepimizin malûmu…
Çevremdeki haciz işlemlerini içim burkularak görüyorum.
Borçlulardan haczedilen malzemelerin muhafaza edildiği depolarda yer kalmadığını her gün televizyonlar haber yapıyorlar.
Sadece, 35 bin nüfuslu Sandıklı’da haczedilen araç sayısı 300’müş. Bu rakamı, bütün Türkiye nüfusunun ortalaması kabul ederseniz, ülkede haczedilen araç sayısı 600 bin demektir.
Yani, battığımızın resmidir.
Ne kadar gayrimenkul haczedildi, sırada ne kadar var, belli değil!
* * *
Amerikan Tarzı Hayat, Amerika’ya göredir. Onların geliri, onların üretimi, onların kültürüne uygun olabilir.
Türk toplumuna göre olmadığı ortada…
“Batı Hayat Tarzı”nda ısrar edersek, üretmez sadece tüketirsek varacağımız yer de ortada…
Batılı olamayız. Ancak, Batı’nın sömürgesi ve kölesi olabiliriz.
* * *
Üstatlardan
SÖMÜRYE NASIL SÖMÜRÜLÜR?
Bir ülke düşünün, mesela “Sömürye”
Amerika azmetmişse sömürmeye,
Hemen gönderir çok yumuşak bir mesaj.
Tüketimi azdırmak gerekir önce,
Faizli borç “yardım” olur Sömüryece
Kazık kredi hortumculara avantaj.
Halivuud devreye girecek bu defa,
Yenilmez güç imajı dolar her kafa,
Süper filmlere, hep Sömüryece dublaj.
Yandaşlar bulunup yapılır iktidar,
Aman aman, ne kadar çok yalaka var,
Lider adaylarına da yakın markaj.
Verilen borca olmalı bir karşılık,
Üsler tesisler verin, yalnız beş yıllık.
Atlama taşı, cephanelik ve garaj.
Bu Sömürye sanayileşemez asla,
Teşebbüs eden iflasa gider zorla,
Yapılır sadece sınırlı bir montaj…
Uşak medyatörler bulunur ülkede,
Anlaşma sağlanır arpasal ilkede,
Pasın üzerine çekilir nikelaj.
Sömürye’li aydın görünümlü kişi,
Amerika gibi düşünür her işi,
Aykırı fikir mi? Nerde, hemen kürtaj…
Kurtuluş hareketi artık mümkün mü?
Teşebbüs edenin halini gördün mü?
Baskı, tehdit, hakaret, cinayet, şantaj…
Kuvvet kudret sahibi Allah’tır mutlak,
Çok çalışan olur yardıma müstahak,
Allah’ın yardımı kapanmaz averaj…
10.03.2005 Ekrem Şama