Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Yahut da arabanızı veya oto teybinizi çaldı mı?
Bir kapkaççı çantanızı, içinde bir sürü evrak, kimlik ve kredi kartı ile birlikte alıp kaçtı mı?
Bunlar başınıza gelince ne hissettiniz?
Başınıza gelmediyse ne hissedildiğini öğrenmek ister misiniz?
Şöyle:
Mahremiyetinize, yabancı yaklaştırmadığınız alanınıza girilmiş hissediyorsunuz.
Bir acizlik, bir yenilmişlik...
Bir güvensizlik, aşırı bir tedirginlik...
Ensenizde bir yabancı nefes, hen an bir tehlikeyle karşı karşıya olma duygusu...
x x x
Geçen Pazar akşamı bir yakınımın evine, evde olmadığı bir saatte, arka camı kırarak hırsız girmiş.
Kirli ayaklarıyla dolaşmış, etrafı kirletmiş, ortalığı dağıtmış. Yükte hafif pahada ağır ne bulduysa götürmüş.
Arkadaşın ruh hali allak-bullak, dehşet ve infial içinde,...
Çevresi geniş, olayı herkese anlatıyor... Dinleyenlerin 10’da 8’i “beni de soydular” diyor. Şaşkınlığı iyice artıyor!
Allah Allah, demek ki bu memlekette yaşayanların yüzde 80’inin evine hırsız giriyor.
Halbuki asayiş gayet “berkemal” gözüküyor.
Arkadaşımın en fazla şaşırdığı husus, bu kadar insan soyuluyor da niçin ve nasıl bu kadar sakin olabiliyorlar?
Niye hesap sorma mekanizmalarını çalıştırmıyor, Meclisi, hükümeti posta yağmuruna tutmuyor, gazete ve televizyonların ilgisini konuya çekmiyorlar?
Cezaları son derece az ve caydırıcılıktan uzak buluyor.
x x x
Nitekim öyle değil mi?
Yakalanan ya hemen bırakılıyor veya kısa bir hapis cezasından sonra tahliye ediliyor.
Bir de “çocuk”lar var...
Bunlardan bazılarının 249 sabıkası olabiliyor. 250’nci kapkaçını yapıyor... Yakalanıyor... Bibakıyorsun serbest bırakılmış.
Sebep?
Cezaî ehliyeti yok!
x x x
Aynı ülkede...
Kız çocuğu...
13-14 yaşında...
Tecavüze uğruyor... Düzinelerce “adam” tarafından...
Bibakıyorsun, tecavüzcüler serbest bırakılmış...
Sebep?
Kızın “rıza”sı varmış!
İşe bak!
18 yaşın altında suç işleyeni cezaî ehliyetin yok diye salıveriyorsun. Yani “reşit değilsin, dolayısıyla kendi kararlarından sorumlu değilsin”, demeye getiriyorsun...
Fakat reşit olmadığı halde tecavüze uğrayan çocuğa “rızanla beraber oldun” diyorsun.
Demek ki çocukların “cezaî ehliyetleri” yok fakat “rızaî ehliyetleri” var!
Sanmayın ki bu bir “garabet”!
Ne?
Bunun adı “adalet”!