Başörtülü YGS şeriat getirmedi.

Osman YILDIZ - 02.04.2012

YGS de başörtüsü şeriati getirmedi. Kıyamet de kopmadı.

 

Dün YGS sınavı vardı. Gerek okullarda gerekse haber bültenlerinde başörtüsü ile sınava giren öğrencileri gördük. Polisin başörtüsünün içini aradığı bile ekranlara yansıdı. Sınava başörtülü öğrenciler girdi diye ülkemize şeriat gelmedi.  Gelmeyecek. Gelmesini planlayan hiçbir kişinin olduğunu da sanmıyorum.

                Bu yazımı 4+4+4 eğitim sistemi TBMM’den geçtikten sonra 2 kızı YGS sınavına girmiş bir baba olarak yazıyorum.

                Dün 2 kızım lise son sınıf öğrencisi olarak YGS sınavına girdiler. İkisi de 2. Sınav için hazırlık yapmaya hemen başlayacakları kadar başarılıydılar. Dün “Hadi Kızlar Okula” diyip başörtülü kızları okul kapısından çevirecek kadar kendisi ile çelişen yönetimlerin uygulamalarını düşündüm.

                5 ve 4 sene okuduktan sonra çocuklarımdan her hangi biri sırf başörtüsü var diye sınava gireceği okulun kapısından çevrileseydi ne düşünürdüm. Neler hissedebilirdim. Hissiyatım ne olurdu. Nasıl çözüm üretmeye yönelirdim bunu düşündüm. Dün olduğu gibi olmayan hiçbir çözüm beni tatmin etmedi. Sizlerde düşününüz. Her bireyin kişisel özgürlüklerinin olmadığı hiçbir çözümün çözüm olmadığını sizler de bulacaksınız.

                Dün gerek haberlerde ve gerekse bugünkü gazetelerin 1. Sayfalarında sınava başörtülü öğrencilerin girmesi ile ilgili tek bir satır haber bulamadım. Neden yok onu da anlamadım. Bu olay bu kadar önemsiz bir şeydi ise neden yıllarca bu zulüm üzerinden bu insanlar eza çektiler. 28 yaşına gelmiş olan kız yeğenim de dün tekrar sınava girdi. Çok parlak bir öğrenci iken, Kartal Anadolu İ.H.L. bitirmiş aynı sene başlayan başörtüsü yasağı ve katsayı adaletsizliği nedeni ile 12 sene kaybetmiş olan yeğenim geçen sene Eczacılık Fakültesine girdiği halde tatmin olmadığı için bu sene tekrar sınava girdi. Umarım bu sene idealini gerçekleştireceği okulu kazanma başarısını gösterebilir.

                Yeğenimin 12 senesinin hesabını kim verecek. “Hadi Kızlar Okula” diyenler neden 12 sene yeğenime bu zulmü layık gördüler. Yeğenimin içinde kopan fırtınalar hayat boyu dinebilir mi? Soruyorum. Yeğenimin gelecekte yapacağı anormal işler olursa suçlusu ve sorumlusu kim olacaktır. Okuma aşkı ile yanan bir kız çocuğu. Anne, baba ve devlet baskısı nedeni ile kaybedilen yıllar. Kim Elif’imin yapabileceği anormalliklerin sorumlusu.

                Yüksek İslam Ensitüsü (şimdiki ilahiyat fakültesi) mezunu baba gördüğü eğitimin gereği olarak ergen olmuş kızının başörtülü olmasından başka hiçbir alternatifi kabul etmiyor. Kendine şeyh tanımlamasını uygun gören bir babanın kızı olan yengemi hiç yazmama bile gerek yok. Çünkü tüm şahsi sorgulamalarıma rağmen çarşaf giymekten asla vaz geçmedi. Elif’in başındaki başörtü her şeyden önce Elif’în özgür iradesi değil. Anne ve babanın ona öğrettikleri.

                Hatırlıyorum. 1986’da Ege Üniversitesi Fen Fakültesi – Astronomi bölümünde başörtülü bir sınıf arkadaşımız vardı. O dönemde anlamsız bir uygulama ile başörtüsü mü? Türban mı? Tartışması yapılıyordu. Ve bu arkadaşımız bu tartışmalar arasında zaten çok ağır olan eğitimi bıraktı. Bu ne biçim kızları okutalım anlayışı. Okula gelmiş kıza eğitim vererek onun gerçekleri görmesini ve karar vermesini sağlamak yerine ne tür bir bağnazlık dur sen okuyamazsın der.

Çok fazla uzatmadan 4+4+4 olarak tanımladığımız yeni kanunumuza gelelim. YGS den sonra 4+4+4 den etkilen 10 yaşındaki çocuğum nedeni ile kanunu çok iyi takip ettim. 2002 li oğlum bu sene 2. Kademe eğitime başlayacak. İ.H.L. mezunu bir baba olarak tabi olarak oğlumun da İ.H.L. orta kısmına gitmesini uygun görüyorum. Bu oğlumun seçimi değil. Doğrudan benim seçimim. Yıllarca İ.H.L. mezunu olduğumu söylemekten tedirgin olarak yaşamış bir kişi olarak yinede oğlumun İ.H.L.’ne gitmesini doğru görüyorum.

                Şu an kanunun uygulanma ayrıntıları belli değil. Eğitim kalitesi ile kendini ispatlamış olan bir İ.H.L.’nin orta kısmına oğlumun başlamasını istersem bunu nasıl sağlayacağım henüz belirsiz. Bu nedenle adrese dayalı sistemle yerleştirmeyi yapmayı amaçlayan hükümetin bu konuda yanlış düşündüğünü düşünüyorum. Sınav sistemini kaldırmak hiçbir zaman mümkün değildir. Arz – talep dengesini sınav sistemi olmadan düzenleyebilmek mutlak adaletsizliği getirecektir.

Bunu örneklendirmek ve yazımı bitirmek istiyorum.

Adrese dayalı eğitim sistemine göre öğrenci kabul edecek olan orta okullardan eğitim kalitesi yüksek olan okul civarındaki emlak fiyatları ve kira bedelleri oldukça yüksek rantlar oluşturacaktır. Bu rant parlak zekalı öğrencilerin değil, cüzdanı şişkin aileye mensup olan öğrencilerin kadrosu iyi olan okulları parsellemeleri demek oluyor.

Sayın Milli Eğitim Bakanının ve Başbakanın bu konuyu iyi incelemeleri gerekiyor. Yıllarca zulme maruz kalmış olan mütedeyyin aileleri yep yeni bir zulüm ile baş başa bırakmak sanırım amaçlanan sonuç değildir.

                Ülkemizde dini eğitim görmüş olarak liselerden mezun olup ta fakülteleri bitiren öğrencileri emin olun geleceğimize büyük ışık tutacaktır. Bu nedenle sınava başörtülü öğrenciler girdi diye şeriat ülkemize gelmedi. Gelmeyecek. Dini eğitim veren okullar çoğaldı diye de Ülkemize şeriat gelmeyecek.  Ülkemize şeraitin gelmesini isteyen birileri çıkacak olursa emin olunuz onların yakasına ilk yapışan dini eğitim görmüş kişiler olacaktır. Cumhuriyetimizin kazanımlarını özelliklede özgürlük konusundaki kazanımlarını hiç ama hiç kimse değiştiremez.

                Saygılarımla

Tarih: 02.04.2012 Okunma: 812

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

İsmail Hakkı Cengiz

25.01.2012 - 14:27

Şahane ve çarpıcı bir tahlil ve uyarı... Eline, yüreğine sağlık... Selâmlar...

Özgür DENİZ

25.01.2012 - 14:38

Allah razı olsun kıymetli üstad... kalbi muhabbetle ve derin saygıyla... umutla gerçekle imanla vatanla...

Özgür DENİZ

24.01.2012 - 22:34

''''''''''Ne hasta bekler sabahı,,,,,,,,,,,, Ne genç ölüyü mezar,,,,,,,,,,,,,,,, Ne de şeytan günahı;;;;;;;;;;;;;;; SENİ BEKLEDİĞİM KADAR!!!!!!!!!!'''''''''' Necip Fazıl KISAKÜREK

İsmail Hakkı Cengiz

25.01.2012 - 14:27

Şahane ve çarpıcı bir tahlil ve uyarı... Eline, yüreğine sağlık... Selâmlar...

Özgür DENİZ

25.01.2012 - 14:38

Allah razı olsun kıymetli üstad... kalbi muhabbetle ve derin saygıyla... umutla gerçekle imanla vatanla...

Özgür DENİZ

24.01.2012 - 22:34

''''''''''Ne hasta bekler sabahı,,,,,,,,,,,, Ne genç ölüyü mezar,,,,,,,,,,,,,,,, Ne de şeytan günahı;;;;;;;;;;;;;;; SENİ BEKLEDİĞİM KADAR!!!!!!!!!!'''''''''' Necip Fazıl KISAKÜREK