Yazılarımızda yeri ve zamanı gelince fıkralardan, hikayelerden ve veciz ifadelerden örnekler veriyoruz. Bundan önce Şeyh Edebalı’nın Osman Gazi’ye vasiyetini aktarmıştık. Bu defa Osman Gazi’nin oğlu Orhan Gazi’ye vasiyetini aktarıyoruz. Bakınız Osman Gazi gözünün nuru oğluna ne diyor:
“OSMAN GAZİ'NİN OĞLU ORHAN GAZİ'YE VASİYETİ
Ey oğul! Her işten önce din işlerine dikkat et.
Zira farizaya (farzlara) dikkat, din ve devletin güçlenmesine sebeptir. Din
işlerini; dikkatli olmayan, itikadı bozuk ve doğru yoldan ayrılmaya yönelen,
büyük günahlardan kaçınmayan, helale-harama dikkat etmeyen sefihlere ve ayrıca
tecrübesiz kişilere bırakma, devlet idaresinde bu gibi kişilere iş verme!..
Zira yaratandan korkmayan, yaratılandan hiç korkmaz. Büyük günah işleyen ve
bunu devam ettiren kimsede sadakat olmaz.
Böyle kişilerin sadakati olsa ümmeti olduğu Peygamber-i Zişan'ın sadık
tebligatı üzere hareket eder de şer'i şerifin dışına çıkmazdı. Zulümden, bidatten
sakın. Zulme ve bidate teşvik edenleri devletinden uzaklaştır. Çünkü böyleleri
seni zevale uğratmış olurlar. Daima cihad ile devletini genişletmeye çalış.
Çünkü uzun zaman sefer olunmazsa askerin şecaatine; reislerin ve kumandanların
bilgi, tedbir ve malumatına ağırlık ve noksanlık gelir. Böyle sefer işlerini
bilenler ölür gider de yerine tecrübesiz kimseler gelir, bu yüzden de birçok
hatalar meydana gelir ki, bundan da devlet büyük zararlar görür.
Beytü'l-mali koru! Devletin servetini çoğaltmaya çalış!.. Şer'i şerifin
ölçüsüne göre sana ait olana kanaatle, ihtiyaçlarından ve gerekli olanlardan
başka lüzumsuz yere telef etme, israftan kaçın. Askerinle, malınla gururlanma.
Zira onlar Allah yolunda cihad için milletin işlerinin yerli yerinde görülmesi
ve cihana adalet ve fazileti yayman için vasıtadırlar.
Sadakatle Allah rızası için çalışan devlet erkânını koru!
Vefatlarından sonra böyle kimselerin çoluk-çocuğuna bak, ihtiyaçlarını
karşıla.!..Halkından hiç kimsenin malına tecavüz etme!.. Hak edenlere yardım
ile iltifat elini uzat, böylelerinin yakınlarını sıkıntıdan kurtar.
Askeri erkânı iyi koru!
Âlimler, fazıllar, sanatkârlar, edipler; devletin bedeninin gücüdür. Bunlara
iltifat ve ikramda bulun.
Bir kemal sahibi işitince onunla yakınlık kur, dirlikler ver ve ihsan eyle!..
Hükümetinde ulema, fazıl kimseler, erbab-ı maarif çoğalsın, siyaset ve din
işleri nizam bulsun!.. Benden ibret al ki, bu diyarlara zayıf bir bey olarak
gelip hak etmediğim halde bunca inayet-i celile-i Rabbaniye'ye mazhar oldum.
Sen de benim yolumdan git ve bu Din-i Muhammedi'yi ve ashabını, başka sana tabi
olanları koru.
Allah'ın hakkını ve kulların hukukunu gözet!.. Ve senden sonrakilere böyle
nasihat etmekten geri durma. Ve adalet ve insafa riayet ile zulmü kaldırmaya
devam ile her bir işe teşebbüs de Allah'ın yardımına güven.
Halkını düşman istilasından ve zulme uğratılmaktan koru!
Haksız yere hiç bir ferde layık olmayan muamelede bulunma!
Halkı taltif et, hepsinin rızasını kazan”