19 Mayıs’ta hep birlikte tanık olduk
ki AKP iktidarı, Cumhuriyetin kuruluşunu hatırlatan her milli değeri küçültmeye
çalışıyor. Peki bu noktaya nasıl geldik?
İngiltere kraliyeti tarafından “Tanrıya ve Emperyal Hedeflere Hizmet” rütbesi
ile ödüllendirilmiş, bir Avrupa Parlamentosu Milletvekili olan Andrew Duff, 2005 Eylül’ünde şu
konuşması ile öne çıkmıştı:
“Türkiye, Avrupa’nın gerçek partneri olabilmek için klasik milliyetçi
Kemalizm’le mücadele etmelidir. Devletin gücü azaltılmalıdır. Kemalizm reforme
edilmeli ve bu eski liderin fotoğrafları kamu binalarının duvarlarından
indirilmelidir. Türkiye, artık Kemalizm’de değişme gereğiyle yüzleşmeli. Sadece
yasalar, anayasa değil Kemalizm kültürü ve felsefesi de değişmeli.”
Abdullah Öcalan da bunları öneriyor zaten..
İşte 19 Mayıs 2012 itibariyle hayata geçirilmekte olan uygulamalar bunlardır.
CIA ajanı Fuller’in görüşleri veya Ostlander raporu da aynı yöndedir.
...
Daha sonra, AKP milletvekili Zafer Üskül, “Anayasa’dan Atatürk
milliyetçiliğini çıkaralım” sözleriyle düğmeye basmıştı.
***
Oysa hiçbir emir komuta zinciri ile bu ilkeler yeniden tanımlanamaz. Milletin
geleceğine milletin kendisi karar verir. Bu karar, milletin ortak ruhundan
çıkar! Millet, kimseye bu konuda bir yetki vermemiştir!
***
Kazakların ünlü şair ve düşünürü, milletvekili Muhtar Şahanov’a Türk halkına bir mesajı olup olmadığını sormuştum.
Şahanov, şöyle cevap vermişti:
“Ben Atatürk konseptinin
yolundayım. Atatürk, çok zeki, dirayetli bir şahsiyetti. O, bütün Türk
varlığının, bütün Türk halklarının bağrına basması gereken ve her millete nasip
olmayan Tanrı vergisi bir ruhtur. ... Tarihin her döneminde büyük şahsiyetler
gelir ama, onlara büyüklüğü veren kendi milletinin ruhudur. ... Türk halkına
kendi öz oğluna gösterdiği saygı nispetinde saygı duyulur. Oysa Türk halkını
takdir etmek gerekir ki onun içinden böyle bir ruh çıkmıştır. Bu ruhu
kaybetmeyin!”
19 Mayıs ile birlikte Atatürk’ü ve bütün eserlerini küçültmek isteyenler
aslında Türk Milleti’ni aşağılamak
istiyor. Millet, Atatürk’ün şahsında kendi varlığını hedef alan bu tehdidi
kısmen algılamış durumdadır. Fakat tam bir algılama için, bir çözüm var. Onu da
Atatürk gösteriyor:
“Efendiler; Türkiye’yi bu tuttuğu
hastalıklı yollardan tükenişe ve yok olmaya sevk eden bu vadiden kurtarabilmek
için bütün alimlerin keşfedebildikleri bir hakikat vardır. O da Türkiye’nin
fikir hayatını yeni bir imanla istilâ etmek lazımdır.”
Yazının tamamı için: http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=22804