HANGİ ‘KOZMİK’ BİLGİLER, HANGİ GİZLİ SERVİSLERE?

İsmail Hakkı CENGİZ - 14.06.2012

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Binlerce askere şantaj yapıldığından bahsediliyor.

Habertürk rakam vermiş: “Çetenin, iki bin beş yüz kişiyi ağına düşürüp casusluk yaptığı söyleniyor.”

Çetenin reisi kim?

25 yaşındaki bir üniversite öğrencisi! Bayan!

2 bin 500 yüz kişiden bahsediliyor ama dün 51 kişi için “gözaltı” kararı çıkmış. Bunların adreslerinde arama yapıldı.

İşe “kozmik” kavramı da karıştırıldı.

İki yerde...

İlki, “kozmik bilgilerin satıldığı” şeklindeydi.

“Kozmik”, çok gizli anlamında kullanılıyor.

Aklımıza takıldı: Bu “çok gizli” bilgiler neler olabilir?

5 senedir didik didik edilen Silahlı Kuvvetlerde “çok gizli” ne kaldı?

İkincisi, “TSK’nin kozmik birimi olan Özel Kuvvetlerde de arama yapılıyor” şeklinde yanlış bir kullanımla...

Doğrusu nasıl olmalıydı?

Olsa olsa “İçinde kozmik birimler de barındıran Özel kuvvetler” denilebilirdi.

   x   x

Operasyon da “çok gizli” yapılıyor, zahir!

Acar medya mensupları, bir kişi hariç kimlerin gözaltına alındığını öğrenemediler.

O bir kişinin adı, daha doğrusu, Ali Rıza olan adı değil de soyadı çok ilginç: BİLDİK.

Bu kişinin evinin önünden canlı yayınlar yaptılar. Öyle bir yaptılar ki, sanki bu emekli albayın ünü Obama’ya eş! Bütün dünya tanıyor.

Mâmafih, sayelerinde “Bildik”i herkes bilmiş oldu.

Hele gün boyu bahsedilen oprerasyondaki “bilinen” tek isim olması onu iyice meşhur etti. Muhetmelen, uluslararası medyanın da bahsetmesiyle dünya çapında bir üne kavuştu.

x   x   x

KİMİN İŞİNE YARAR?

Çetenin, binlerce kişiyi ağına düşürerek elde ettiği bu “çuvallar dolusu” çok gizli “sırlar” kime satıldı?

Hangi “hasım” ülkenin işine yarar?

“Uzun menzilli füze”ler alamaya hazırlandığımız,

Bölgemizde “çok sıcak” hareketlerin yaşandığı şu günlerde bu ziyadesiyle önemli.

Fakat bu konuda en ufak bir bilgi kırıntısı yok!

x   x   x

BU ASKERÎ BİR SUÇ DEĞİL Mİ?

Çok ağır bir suçlamadan bahsediliyor: Casusluk!

Bunu işlediği iddia edilenlerin çoğunun da muvazzaf subay olduğu bildiriliyor.

Peki, bunu ortaya çıkarmak ilgili komutanlıkların...

Bir suç varsa onu incelemek, soruşturmak da askerî savcının görevi değil mi?

Bu kadar dallanıp budaklanan, “binlerce kişi”ye ulaşan bir hadiseyi asker kendi içinde nasıl oluyor da göremiyor?

Askerî savcılar niçin olaya vaktinde el koymuyor veya koyamıyorlar?

Çok garip!

x   x   x

KERKÜK

Geçerken kapılarından kemerlerinden

Zaman denilen sarayın

Arayın bulutlar arayın,

Arayın kuşlar arayın,

Perdeleri örtük,

Lambaları sönük,

Sırtında yıllar yük,

Hatıraları kırık dökük,

Bir yer olacak orada...

Adı “Kerkük”!

Arif Nihat ASYA

x   x   x

LEMAN’DAN, 13 Haziran

 


 NOT: Resim görünmüyorsa firefox’tan açmayı deneyin.

Tarih: 14.06.2012 Okunma: 843

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?