Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Dünyanın “en barışçı ülkesi” Amerika, başka devletlerdeki Nükleer-Biyolojik-Kimyasal (NBC) silahları sınırlandırmak, üretimini durdurmak için ziyade çaba sarfediyor!
Tabii bir de, bütün dünyadaki “terör örgütleri”ni yok etmek, eylemlerini sonlandırmak için...
Bu ikisi için savaşları bile göze alıyor...
Harekâtlar yapıyor... Trilyon dolarlar harcıyor...
Haddizatında, bunların hepsi kendi ülkesinin, kendi vatandaşlarının güvenliği,
Amerikalının huzuru, mutluluğu,
Refah içinde tüketmesi, yaşaması için...
Nitekim yaşıyorlar...
Yaşasınlar, gözümüz yok!
Velâkin böyle refah içinde yaşamalarına rağmen, pek “mutlu” olamadıkları anlaşılıyor!
Nereden anlaşılıyor?
Amerika’dan gelen haberlere göre; ora insanları emniyetsizlik içinde...
Çok fazla asayişsizlik ve “vukuat” var...
Zaten, her akşam TV’lerde yayınlanan düzinelerce Amerikan filminin “konu”larına şöyle bir bakarsanız, “yeni kıt’a”nın pek de yaşanılası bir yer olmadığını ayan beyan görürsünüz.
Dünya medyasına yansıyan ve hepimizi şoke eden “silahlı baskın”lardaise, Amerika, “açık ara önde” (Cihan ajansı).
Bilhassa okulların hedef alındığı “silahlı baskın”lar sık sık oluyor, bundan evvel de sadece 2012’de, 3 baskın daha olmuş, toplam 24 kişi hayatını kaybetmişti.
Fakat son baskın, üzerinde çok düşünülüp, incelenmesi gereken tam bir “klinik vaka”!
Kilinik dediysem, sadece katil için demedim. Toplumuyla birlikte, bütün ülkenin “teşrih masası”na yatırılmasını gerektiren bir vaka!
Baskını yapan genç 20 yaşında...
Kendisi de daha çocuk
sayılabilecek bu genç niçin çocukları hedef almıştır? Bu kurşunlar, aslında, ABD'nin "istikbaline" mi sıkılmıştır?
Sonra, kendi canına kıymasının sebebi nedir?
Katliama, annesini öldürerek başlıyor. Niçin?
Bu vakadaki en dikkat çekici husus, maktûlün kullandığı silahların “annesine ait” oluşudur.
Özel okulda bir öğretmen olan anne; bir tüfek ve 2 adet tabancayı hangi duygu ve düşüncelerle satın almıştır? Bir bayan öğretmenin silah(lar)la ne işi olabilir?
Katliamcı gencin “otistik” olduğu iddia ediliyor.
Eee, bu vaziyette anne, silahlardan bilhassa uzak durmalı değil miydi? Hadi silah satın aldı, bunları oğlunun ulaşamayacağı şekilde muhafaza etmesi gerekmez miydi?
x x x
ANNENİN SİLAHI ANNEYİ ÖLDÜRÜYORSA
Bu hadise, insannın aklına, Amerika’nın sahip olduğu korkunç kitle imha silahlarını getiriyor.
Acaba, onların, gerektiği gibi “emniyet altında” korunduğuna emin misiniz?
Nükleer silahlar için derler ki, birkaç emniyet merhalesi vardır... Sırayla en az 3 yetkili, makam ve görevli bir araya gelmeden ateşlenemez.
Diyelim ki, bu yetkililerden biri CIA başkanıdır...
Bir ay kadar önce, evlilik dışı ilişkileri ortaya çıktığı için istifa etmek zorunda kalan, “ordunun zirvesinden emekli” önceki başkanı düşündüğünüzde, rahat olmak mümkün mü? Nihayetinde bütün mevki sahipleri ve görevliler de insandır ve zafları, hataları olabilecektir.
Bir yerde silah, hele kitle imha silahı varken sükunet içinde oturamazsınız. O silahlar veya “ateşleme düğmeleri” yetkisiz, hatta hastalıklı kişilerin eline geçebilir.
Çare!
Çare, bütün silahları yok etmektir.
Baksanıza, silah ilk önce sahibini vuruyor!
Amerika’nın kitle imha silahları da başkalarından önce kendisini vurabilir!
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, SÖZCÜ’den
NOT: Resim gözükmüyorsa, firefox’tan açmayı deneyin