ÇAMURA YATMADI, HESAPLAR TUTMADI

İsmail Hakkı CENGİZ - 04.02.2013

 Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.



Onlara göre, Suriye’deki rejimin ipi tâ iki sene evvel çekilmişti... En az bir yıldır da akşama-sabaha çökecek teranelerini dinliyoruz.

TV’lere çıkıyor, “sam yeli” gibi üfürüyor, “Sam Amca”nın avukatlığını yapıyorlardı. Yandaş, Rusya’dan hiç bahsetmiyor, hesaba bile katmıyordudu.

Muhalefetten, hesaba katanlar oluyordu... Bunlardan birini, ekranlara en fazla çıkanını hatırlıyoruz... Bir “stratejik araştırma kurumu başkanı”, aynı zamanda MHP milletvekili olan Sinan Oğan’ı...

O bile bir sene kadar evvel demişti ki; “Batı, Suriye’deki rejimi yıkacak... Şimdilik Rusya, Esad’ın arkasında duruyorsa da, Batı ile anlaşıp çekilecek”!

Yani Oğan’a göre bile Suriye rejimi çoktan çökmeliydi.

Olmadı...

Değerlendirmeleri tutmadı... Çünkü Rusya çamura yatmadı...

Yatmaz da...

Sebep!

Bütün dünyanın bildiği bir şey var: “Rusya’nın sıcak denizlere inme politikası”! Bu, Büyük Petro, namı değer “Deli Petro”dan beri, en az 300 senelik Rus ideali...

Rusya, bu emelini Suriye sayesinde gerçekleştirmiş... Akdeniz’de bir üs elde etmiş. Bundan vazgeçmesi düşünülebilir mi?

Tabii “Sıcak denizlere inmek”, oralarda çimmek, güneş banyosu yapmak için değil... Bütün Akdeniz’de, Kuzey Afrika’da, Ortadoğu’da söz sahibi olmak için...

Rusya’nın, bu politikadan vazgeçmesi demek, “büyük devlet” olmaktan vazgeçmesi, kendi kabuğuna çekilmesi, “soğuk iklime” hapsolması demek!

Ayrıca, “Libya meselesi”nden de büyük ders almış olsa gerek... Orada biraz gevşek davranması, Batı’nın çok kolay üstünlük sağlaması sonucunu doğurdu.

Rusya’nın, Suriye’den vazgeçmesi asla akıl işi değil... Nitekim, baksanıza, İsrail uçaklarının Suriye’ye saldırmasına Suriye’den önce ve ziyadesiyle sert tepki Rusya tarafından gösterildi.

Anlaşılan, bizim “Dış politika uzmanları” ve “stratejik araştırmacı”ların biraz daha sıkı “araştırma” yapmaya ihtiyaçları var!

x   x   x   

ARKADAŞ

Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Erdoğan’ın tâ İmamHatip’ten arkadaşıymış Bunu, Başbakan kendisi söylüyor.

Nereden baksanız, yarım asra yaklaşan “kadim” bir arkadaşlık!

Peki, bu kadar yakın ve samimi arkadaş, görevden alındığını, “arkadaşından” mı öğrenmeli, korumasından mı?

Şahin, kameraların önünde, korumasından öğrendi...

“Kadim” arkadaşın, en azından bir arayarak, “görevden alındığını bildirmesi ve gönlünü alması” gerekmez miydi?

Bu nice arkadaşlık?

x   x   x

BARIŞ

Memlekette, 4-5 aydır, hoş, ılık bir “barış” havası esiyor! Buna “barış süreci” diyorlar... Öcalan başrolde, ki onunla görüşülüyor. Bu süreçte PKK silah bırakacak, “terör” bitecek... Gelgelelim, AKP ile BDP birbirine demediklerini bırakmıyorlar...

BDP tarafı, Öcalan’ın yakalanmasını bahane ederek, başta Urfa’nın Viranşehir ilçesi, pek çok yeri savaş alanına çeviriyor...

Bu nasıl “barış süreci”?

x   x  

TÜRK
“Bu ülkenin adı Haçlı Seferleri’nden yani 1000’li yıllardan beri Türkiye, halkının adı ise Türk tür... Voltaire, Rousseau veya aklınıza gelen başka herhangi bir Fransız veya İtalyan yazarın eserini açarsanız orada bunu görürsünüz. Musevisi, Ermenisi, Arnavutu, Ortodoksu, Protestanı aklınıza kim gelirse, bu topraklarda yaşayanlara topluca “Türk” denir.
Atatürk: “Türkiye Cumhuriyetini kuran Türk halkına Türk milleti denir” demeden önce de adımız halk ve millet olarak “Türk” idi.
Lakin şimdi kendimize yeni ad arıyoruz. Meclis Anayasa’dan Türk sözünü çıkartıyor. Neden? PKK şart koşuyor. Phillips Raporu gibi raporlarda bize bu tavsiye ediliyor. Adınızı değiştirirseniz PKK sakinleşir diye çözüm öneriliyor, ondan... 
Ey millet... Adın Recep, Hüseyin, Salih, Hasan, Ahmet, Mehmet her neyse... Birisi silah çekip “Sen adını değiştir, kimliğin beni rahatsız ediyor” derse kabul edecek miyiz?
80’lerde Bulgarlar Türklerin adını değiştiriyor diye ayağa kalkmıştık...
Şimdi terör dayatmasıyla milletin tarihten gelen adı değiştiriliyor... Uyuyoruz...”

Melih AŞIK, Milliyet, 03 Şubat

x   x   x

GÜNÜN ÇİZGİSİ, LEMAN’dan, 30 OCAK


NOT: Resim gözükmüyorsa, firefox’tan açmayı deneyin

Tarih: 04.02.2013 Okunma: 671

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?