Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Bugünlerde hor görülen,
Aşağılanan,
Silinmeye çalışılan ne?
Türk!
Türklük!
Türk bayrağı!
Türkiye Cumhuriyeti!
Peki, Türk’ün aşağı olmadığını,
Hor görülmesinin ayıp olduğunu,
Silinmeye çalışılmasının yanlış olduğunu savunmak “ırkçılık” mı oluyor?
Tekrar tekrar tekrar söylüyoruz:
Biz kendimizi hiçbir milletten daha üstün görmüyoruz.
Hiçbir milleti de kendimizden daha aşağı görmüyoruz.
“Kafatasçılık” diye bir saçmalığı reddediyoruz.
Milliyetçi camiada kafatasçılık yapan birisini hiç görmedim...
Ülkücü Kürt’ü gördüm...
Bozkurt Kürt’ü gördüm...
Türk-Kürt kardeşliğini gördüm...
Ama dışlama görmedim.
Kafatası ölçen milliyetçiye, ülkücüye hiç rastlamadım...
Zaten böyle bir şey olamaz!
Bugün hiç kimse, kendisinin “katıksız bir ırktan geldiğini”, “saf kan Türk”, “saf kan Kürt”, “saf kan Ermeni”, “Yunan”... Vs. olduğunu iddia ve ispat edemez.
Ki daha dünkü (14 Nisan) Milliyet’te “6 milyon Kürt ve Türk’ün birbiriyle akraba olduğu” haberi vardı.
Yine tekrar tekrar tekrar söylüyorum: Biz bir kültürün milliyetçileriyiz.
Aynı dili konuşan,
Toprak, bayrak, inanç ve mâzi birliği olan,
Müzik, yemek, gelenek-görenek gibi ortak kültür ve değerleri paylaşan insan topluluğuna “millet” diyoruz.
x x x
Bu topraklar üzerindeki ortak kültüre “Türk Kültürü”,
Ortak vatana “Türkiye”,
Nihayet, Türkçe konuşan bu millete de doğal olarak “Türk Milleti” adını veriyoruz.
Bize bunun ötesinde yakıştırmalar yapanlar günahımıza giriyor, bize iftira atıyorlar.
x x x
Biz, kendimizi insanlık ailesinin “eşit” bir ferdi, eşit bir üyesi olarak görüyoruz. Bütün diğer milletlerin de bizi ve bütün milletleri böyle görmesini arzu ediyoruz.
Biz böyle düşündüğümüz halde, bize halâ “ırkçı”,
“kafatasçı” ithamı yapanları tarihin şaşmaz hükmüne ve Allah’ın “El Adl” ismine havale ediyoruz.
-----------------------------
*: Necip Fazıl Kısakürek, Sakarya Türküsü’nden