Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Hayır, öyle, olumsuz bir duruma düşenler için sarf edilen “Haline köpekler bile güler” cinsinden bir gülme değil bu...
Bu, faydalı bir gülme...
Sığırlar nasıl ve neden gülmüş, önce onu bir okuyalım:
“Akil İnsanlar Heyeti Karadeniz Grubu üyesi ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, önceki gün Ağrı’da hakarete varan açıklamalarda bulundu. Gündoğdu, ‘Çözüm sürecini hayvanlar bile anlamış ama bazı insanlar anlamıyor’ dedi. Sürece karşı çıkanları eleştiren Gündoğdu, ‘Ardahan yolunda çobanla konuşuyorum. Çoban, ‘Başkanım biz bayram ediyoruz. Sığırlarımın bile yüzü güldü’ diyor. ‘Nasıl güldü’ diyorum, ‘yaylalara çıkacaklar’ diyor. Şimdi çözüm sürecini hayvanlar bile anlamış ama bazı insanlar anlamıyor, dedi.” (Yeniçağ, 25 Mayıs)
Metinde de geçtiği gibi gazete bu sözleri “hakaret” sayıyor.
Bendeniz hayvanlarla insanın mukayesesini kat’iyen hakaret saymam.
Hayvan ismiyle hitabı da hakaret kabul etmem.
Neden?
Çünkü onları da Allah yarattı. Allah’ın yaratıklarını “hakaret” etmek için kullanmak veya o maksatla kullanılsa bile hakaret kabul etmek doğru olur mu?
Öte yandan, hayvan cinslerini “hakaret” kastıyla dile getirmek, bizim “Yaradılanı hoş gördük, Yaradandan ötürü” felsefemize de aykırı.
Üstelik, Aslan-Kaplan-Şahin-Kartal cinslerini methiye olarak kullanacaksın, Ayı-köpek-koyun-sığır gibilerini de hakaret kastına alet edeceksin... Bu insafa sığmaz.
Ayrıca, bir “Doğal Varlıkları Koruma” gönüllüsü olarak, her hayvanın doğanın önemli bir tamamlayıcısı olduğuna inanıyorum. Hepsinin bir işi ve işlevi var. Tabiatın dengesi için hepsinin korunmasına ihtiyaç var.
Netice itibariyle, “hayvan” kelimesini de, onların cinslerinin kullanılmasını da hakaret olarak kabul etmiyorum. Bendeniz kullandığım vakit de kimse hakaret kabul etmesin, üzerine alınmasın.
x x x
Hayvanların gülmesi güzel bişey!
Niçin gülüyorlarmış?
Yaylaya çıkacakları için...
Doğrudur, sığırların doğal ortamı yaylalar... Demek uzun zamandır çıkamadıkları için suratları asıktı, et ve sütleri lezzetsizdi. Artık yaylaya çıkacaklar, gülüp-oynayacaklar, etleri ve sütleri lezzetli olacak. Dolayısıyla insanlar da gülecek.
Yamansınız akiller...
Sonunda hayvanların bile yüzünü güldürmeyi başardınız.
x x x
“Akiller heyeti” göreve başladıktan bir ay kadar sonra sormuştum:
“Akillerin bir ayı, kaç arpa boyu” diye...
Şimdi iki aya yaklaştık...
Ne kadar yol katettikleri de netleşmeye başladı:
En azından bir sığır boyu...
Eh, arpayla mukayese ettiğiniz vakit, bayağı bir yol...
Demek iki ayı boşa harcamamışlar...
Gayet verimli.
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, www.akilli.tv'den
