Mehmet BURAKGAZİ

Saray sığmaz, o az derin, çok dar,

Penceresiz, karanlık kuyuya.

Padişah, dün gece rüya gördüm,ölmüşüm,

Mahşeri alemde hesaba götürülmüşüm,

Önceden hiç görmemiş yüzler görmüşüm,

Korkudan kuru bir dal,sarı bir yaprak olmuşum.

Gördüm ki orada ne dayı var, ne pusula var,

Anladım ki orada sadece YÜCE ALLAH var....

****

Sıra olmuşuz, ilerliyoruz yavaş ,yavaş,

Baktım benim önümde bir padişah var,

Ne kavuğu var, nede üstünde urbası var,

Benim gibi o da çıplak, hem de yalın ayak.

Benden önce onun hesabı sorulacak,

Çağırdılar padişahı uzaktan geldi sesleri....

****

Saray sahibi, zevk,sefa sahibi gel beri,

Zevk, sefa süren padişahı aldılar içeri,

Soruyorlar bilmiyor muydun saray hayatı günah,

Neden herkese eşit mesafede davranmadın,

Fakirin, yoksulun, yoksunun sayısını artırdın,

Söyle neden yetkilerini kötüye kullandın...

****

Padişahın gözleri nemli, titriyordu elleri,

Başını eğmiş, çaresiz veremiyordu cevabı,

Kıdemliler vardı, padişaha bakıp gülüyorlardı,

Kıdemlilerin içinden biri yanıma yaklaştı,

Bana soru sordu,senin sarayın var mı? dedi,

Vallahi yok dedim, burada yemin yasak dedi,

****

Sen saray hesabından kurtuldun dedi.

Kul hakkı yedin mi? kul hakkı diye sordu,

Ben kul gördüm ama hak görmedim dedim,

Öyle ise kul hakkından muaf olursun dedi,

Önemle sordu zulüm ettin mi, zulüm, dedi,

Zulüm etmedim, zulüm gördüm dedim.

****

Zulüm sorusundan da paçayı yırtın dedi.

Aaaa bir de baktım padişahı götürüyorlar,

Yanında iki zebani, yağcılar yok, tuzcular yok,

Hesap sırası henüz bana gelmemişti,

Birden uyandım, derin rüyalı UYKUDAN,

Padişah bu rüyamı sen yorumlasana....

****

Gel bu inadından vazgeç padişah,

Saray aşkı sevap olmaz, günah,

Biraz da kabristanı git gez, bak,

Beni dinlersen mezarlara iyi bak,

Bakarsın kirlenen yürek olur pak....

****

Kabristandan dön bu kez saraya bak,

İbret almazsan sana yaramaz nasihat,

O Yüce divanda sana sorular sorulacak,

Elbet her zevkin, sefanın bir cefası olacak,

Cevap veremezsen gözler sana bakacak....

 ****

Mutlak gün gelir, vade tehir olmayacak,

Kazarlar çok dar, biraz derin karanlık,

Penceresiz, havasız, ıssız bir çukur,

Toprak çukurun üzerine kürülenir,

Bir baş, bir ayak, iki taş işaretlenir....

****

Biliyorsun orada urba giydirmezler,

Bütün Canlar, orada çıplak gezerler,

Padişahların da defterini dürerler,

Zalimden zulüm görenlere söz verirler,

Miskalde zerre kadar hakkı kaybetmezler....

****

Bakmazlar dünyadaki markaya, yakaya,

Önem vermezler, çinkolu barakaya, saraya,

Derler, zevk ile sefa sürenleri getirin buraya,

Aldanma bu han,beyhude dünyadaki rüyaya,

Uyanık ol padişah, sakın dalma hayale,uykuya....

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN