Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Arjantin’de, 2020 için karar verileceği akşam, merkezi-muhalifi, bütün kanallar Türkiye’de canlı yayın yapıyordu…
Ki heyecanı, muhtemel sevinci seyircilerle anında, canlı canlı paylaşabilsin…
Hâl böyleyken, olimpiyatların Türkiye’ye verilmeme suçunu niçin muhalefete atıyorsunuz?
Kılıç’ı, Tayyar’ı, Gökçek’i bir “kına” merakı sarmış… Sevinenlere göndereceklermiş…
Kim sevinmiş?
Biz de, en az sizin kadar üzüldüğümüz halde bu “kına” muhabbeti ayıp olmuyor mu?
Türkiye hepimizin değil mi?
Türkiye’ye verilecek bir olimpiyat niçin hepimizi sevindirmesin?
Biz “bir millet” değil miyiz?
“yelimiz, selimiz”, “kıvancımız-tasamız” bir değil miydi?
O vakit, kendinizi niçin bizden farklı görüyorsunuz?
Bu suçlamanın, bu “köpürmenin” sebebi ne?
Yoksa sizin niyetiniz başka mıydı?
Daha sonuç belli olmadan, Melih gökçek, twitter’da; “İŞTE BU KADAR...OLİMPİYATLAR İSTANBUL'DA...TEŞEKKÜRLER BAŞBAKANIM... TEŞEKKÜRLER EMEĞİ GEÇENLER...BÜYÜKSÜN TÜRKİYE...” yazdığına göre; maksadınız böyle bir “başarı”yı seçim malzemesi yapmak mıydı yoksa?
Bundan mahrum kalmak mı sizi köpürttü?
Belki de “millî bir başarı”yı kötüye kullanmak niyetinize Allah kavil olmadı!
Hem siz Müslüman değil misiniz?
“Kaza ve kaderin Allah’tan” geldiğine inanmıyor musunuz?
Bu sonucu da, muhalefeti suçlamak yerine niçin “kader” diye kabullenmiyorsunuz?
Sizi “güçlü bir şekilde” kınamak lâzım, hacı!
x x x
PEKİ, FİNALE KADAR NASIL GELDİK?
Olimpiyatların İstanbul’a verilmeyişine bir sürü sebep sayıyorlar…
Altyapı eksikliği,
Olimpiyatlarda alınan madalyanın azlığı,
Dopingli sporcu çokluğu,
Ülkedeki siyasî istikrarsızlık-Gezi olayları,
Ortadoğu politikamız,
Vs. Vs.
İyi de bunların hepsi başvurumuz esnasında da mevcut değil miydi?
Öyle olduğu halde, niçin Türkiye en baştan elenmemiş de, son dakikaya kadar kendisine umut verilmiş?
Bunlar bizimle dalga mı geçtiler, acep?
Geçerler!
İşe bir de bu cepheden bakın!
x x x
UNUT!
Toplum mühendisliği
açısından Amerika’nın operasyonunu iyi algılamak gerek. Suriye’ye sınırlı bir
askeri müdahale tartışması Mısır’daki darbeyi unutturdu.
Tayyip Erdoğan bile unuttu?
Remzi Özdemir, Yeniçağ
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, UYKUSUZ’dan, 5 Eylül
