Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
“Başörtüsü zulmü” diye diye geldiler…
“Başörtüsü zulmü” diye diye iktidarlarını sürdürdüler…
Şimdi, bir seçim arifesinde…
Birkaç “hacı” milletvekili Meclis’e başörtüsüyle girecekmiş…
CHP, yine didişme eğiliminde!
Arkadaş, 50-60 senedir, başörtüsüyle uğraşmanın hiçbir faydasını gördün mü?
Sana sürekli kaybettirdiğini idrak edemedin mi?
Bundan sonra da kaybedeceğin oradan gözükmüyor mu?
Oradan gözükmeyeni ben buradan söyleyeyim: Yine kaybedersiniz, darmaduman olursunuz…
Çünkü gerçek ne olursa olsun, başörtüsüne karşı olan bir CHP; “yasakçı”, “baskıcı”, “din karşıtı”, “tahammülsüz”, “hoşgörüsüz” olarak algılanıyor…
İktidarın bu algıyı, dehşet verici medyasıyla, hele seçimlere 5 ay kalmışken nasıl ürkütücü bir şekilde istismar edeceğini varın hesap edin artık!
x x x
Başörtüsünü içinize sindirin!
Başörtülüleri karşınıza almayın!
Başörtüsü diye bir mesele olmadığını kabul edin!
Ancak böylece, başörtüsü ebediyen mesele olmaktan çıkar.
Yoksa didişmeye devam ederseniz, bu “örtü” bi 50 sene daha bütün meseleleri, dertleri örtmeye devam eder…
Başörtüsü, hiçbir zaman ülkenin asıl meselesi olmamıştır ama on yıllarca bizi meşgul etmiş, memleketi, siyaseti ve milleti germiştir.
Geçin gari başörtüsünü…
Ekonomiye bakın biraz!
İşsizliğe bakın!
İşçi haklarına biraz eğilin!
Gelir dağılımı bozukluğunu dile getirin!
“Yasaklara”, “yolsuzluklara”, “yoksulluğa”, yani “3Y”ye biraz değinin!
Eğitim meselesini ele alın!
Sağlık dertleriyle biraz dertlenin!
Yerel seçim öncesi, yerel problemlerle ilgilenin biraz!
x x x
Siz, seçime 5 ay kala bunları bırakır da iktidarın “başörtüsü tuzağı”na düşerseniz, korkarım, seçim sonrası kepenklerinizi kapatmak zorunda kalırsınız!
x x x
SİVAS’TA YOKSUL ÇOCUKLAR
Hükümet konağının yanında biri
Bir kemik kalmış bir deri...
'Boya cila yimbeş, boya cila yimbeş' diye ağlıyor
Ve daha fırça bile tutamıyor elleri.
Yavuz Bülent BAKİLER
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, LEMAN’dan, 30 Ekim