En samimi kalplerde, dillerde zikir bozuk,
Yıllardır beyinleri kemiren fikir bozuk.
Hakikati zindanda arayan gafil insan!
Kilit, anahtar değil âmma çilingir bozuk.
Duygular, düşünceler kurumuş mısralarda,
Kâfiye döküntüsü, âhenksiz şiir bozuk.
Yazılıp çizilenler hep”kem”-“küm”den ibaret,
Kuşdili ifadede mânâ yok, nesir bozuk.
Bütün güzel duygular taşlaşmış yüreklerde,
Bakışlar iç yakmıyor, gözlerde sihir bozuk.
En coşkun yüreklerde aşk, nefret hepsi riya,
Gönül denizlerinde Med ile Cezir bozuk.
Bir hayat yaşanıyor zamanın pençesinde,
Her şey tersine dönmüş, tersini çevir, bozuk.
Kim, nereden, nereye?... Niçin?... Gidiyor, çeçhul,
Meçhuller denizinde rotasız seyir bozuk.
Kurtuluşu ölümde arayan şaşkın nesil!
Kilolarca içsen de öldürmez, zehir bozuk.
Bunca bozukluklara hayıflanmak boşuna,
Kime sorsanız sebep hazırdır: “DEVİR BOZUK”.
İbrahim HANEDANOĞLU