SUİKAST-AYIKLANMA- KUMPAS-TÜRKÇE...

Özgür DENİZ - 02.02.2014

SUİKAST

 

Şimdi şöyle bir şey olabilir: Bir yapı düşünün. O yapı kapsama alanı geniş bir yapı ise şayet, içerisinde çeşit bol bulunur ama hepsi de birbirinden bihaberdir. Bir şey büyüdükçe asıl rengini kaybeder. Büyümenin doğasında vardır bu ve engellenemez. Ve kontrolde güçleşir büyüme durumunda. O yapıda, şahsi menfaatlerinin temini yolunda çalışanda, milli menfaatleri savunan da, milli menfaatlere darbe vurmak isteyende vardır. Ama darbeciler daha kuvvetli ve kurnaz olur daima. Çünkü onlar çıkar odaklı ve taktik hareket ederler. Masumane düşünmezler. Merhamet ve acıma hisleri zayıftır. Bir gaye ve ideal için orada bulunmazlar. Bu yüzden kendi çıkarlarına engel olacak, milli çıkarlardan yana duracak birini ortadan kaldırarak on ikiden vurmak isteyebilirler. Böylece hem çıkar çarkı kolayca dönecektir, hem de parazit olarak algılananlar ortadan kalkacaktır. Özellikle kaotik ortamlar bu tür suikastlar için birebirdir.  Şimdi malum karanlık bir yapı var. O yapıda etkin olanlar hepimize malumdur. Siyonist’in güdümünde ki kanat etkindir. Milli kanat ise çok muhtemeldir ki zayıftır ve öyle bir durumda var. Ki zaten malum operasyon bu yüzden başlatılmıştır ve karşı operasyonda bu yüzden şiddetlidir. Öyleyse Siyonist kanat ne yapacaktır? Muhtemelen milli kanatta etkin olanları hedef alacaktır. Ve buradan, hem karşı tarafa matuf asla sönmeyecek bir kin ateşi yüreklere salınacaktır yani kardeş bilinenler birbirilerine ebediyen düşman olacaklardır, hem toplumda infial yaratılacaktır, hem çıkarlar korunacaktır, hem de bir engel kaldırılmış olacaktır. Yani bir taş ve üç kuş durumu olacaktır. Aynı şey bu taraftan mevcut siyasi yapı içinde geçerlidir. Bu tarafta da çıkarlar ve hedefler için engel görülüp ortadan kaldırılmak istenenler mutlaka vardır. Nasıl karanlık yapıda bu tarafa bilgi sızdıranlar vardır, bu tarafta da karanlık yapıya bilgi aktaranlar elbette var olacaktır. Hassas kurumlar çok müteyakkız olmak zorundadırlar. Millette teyakkuz halinde bulunmak zorundadır. Oyuna gelmeyelim. Türk Devleti ve Türk Milleti, yaşayarak şahit olduğumuz kirli, karanlık ve hain tezgâhı boşa çıkarabilirse, inşaallah güzel günler bizimledir. Hem Türkiye, hem Türk Milleti, hem Ümmet, hem de emin olun malum karanlık yapıda ki temiz insanlar kazanacaktır. Bilakis kayıp herkes içindir. Bu operasyonda devlette siyasi yapının yanındadır. Zira tehdit ve tehlikenin büyüklüğü görülmüştür. Bizler indi değerlendirmeler yapabiliriz ama gerçekte neler olup bittiğini asla bilemeyiz. Bilinecek kadarını bilmekle yetiniriz. Fazla incelen şey kopar. Herkes devlet safında birleşmelidir. Devletin çıkarı ferdin çıkarından öndedir. Çünkü ferdin çıkarlarını koruyacak olan devlettir. İşte bu yüzden devletin yapısı çok önemlidir. Devlet kaybedildiği zaman çıkarlarda kaybedilir. Malum yapıya tabi olmuş bazıları konuşuyorlar ama boş konuşuyorlar. Çünkü olayı bilmiyorlar. Herkesi kendileri gibi biliyorlar, bu yüzden de tüm yapının temiz olduğunu sanıyorlar, operasyonu haklı görüyorlar. Oysa akılları tekellerinde tutanlar bin türlü tezgâh peşindedirler. Görünmeyen dünyalarda ne fırtınalar kopmaktadır. Bu yüzden cahilce savunular trajikomik hal almaktadır. Akılların ve vicdanların nasılda dondurulduğunun ve esir alındığının keskin hüccetidir. Zira sızdırılan şeyler malumdur, bir de sızdırılmayanları bilseniz dudaklarınız uçuklar emin olun. Binaenaleyh malum yapıda ki operasyonun başını çeken Siyonist güdümünde ki tarafın savunulacak hiçbir yönü yoktur. Ki dua etsinler, zehir boşaltımı yapılmaktadır. Bünyenin tümden zehirlenmesi engellenmektedir. Ve emin olsunlar ki, kendi içlerinde ki namuslu, ahlaklı ve vatanperver kişiler devletin yanında durmakta ve devlete destek çıkmaktadırlar. Devletin, malum yapıyı esir alan, köleleştiren, kendi çıkarları için kullanan, ülkeye onulmaz tahribatlar veren fitne ve fesat yuvasını dağıtması kaçınılmazdır artık.

 

AYIKLANMA

 

Malum tezgâh niçin kurulmuştur ve niçin düğmeye erken basılmıştır? Şahsi kanaatime göre bir ayıklama sürecine girilmiştir. Keskin bir muhalefette gidecekler ve kalacaklar görülmek istenmiştir. Bundan sonra ki bir savaşta safların çapı görülmek istenmiştir. Yani milli menfaate duyarlı olanlar ve duyarsız olanlar kimlerdir tespit edilmek istenmiştir. Devlete savaş açarsak, hassas kurumlara muhalif bir cephe oluşturursak kimler ne tepki koyacak diye düşünülmüş ve tepki koyacaklar bilinmek istenmiştir. Zira yeni operasyonların gidişatını bu ayıklanma durumu tayin edecektir. Şöyle ki; böyle keskin bir muhalefette gidenler gidecektir ve bizden değildir. Kalanlar da kalacaktır ve artık her ne olursa olsun kalmaları muhtemeldir. Milli kanatta ayıklanmaya taraftır, Siyonist güdümünde ki kanatta ayıklanmaya taraftır. Siyonist güdümünde ki kanat darbelerinin başarılı olması için, milli kanatta devletin tahribata uğramasını önlemek için buna taraftır. Bu yüzden milli kanat elemanları muhtemeldir ki devlete bazı bilgiler aktarmaktadır ve iyi de yapmaktadır. Siyonist kanat ise elde kalanlara bakarak yeni darbelere hazırlanacaktır. Yoksa büyük kayıp vermemek için geri duracaktır. Yani duruma bakacaktır ve malum kalkışmadan hoşnutsuz kesim çoğunluğu teşkil ediyorsa ve muhtemel kalkışmalar tehlikeye girecekse geri çekilecektir. Devlet böyle bir durumda geri çekilmeye asla inanmamalıdır. Kendi varlığına yönelik tehdidi ve tehlikeyi tamamen ortadan kaldırmalı ve malum yapıyı da temizleyerek burada ki etkin gücün milli kanata geçmesi için mücadele etmelidir. Siz bakmayın karanlık yapıda ki birlik görüntüsüne. Milli kanat ve taban kesinlikle rahatsızdır olan bitenlerden. Çünkü devlet, millet, ülke yaralanmaktadır. Gizli hesaplarda açık olmuştur. Karanlık yapı için bir kazanım olduğunu varsayalım, kazanın kim olduğu ya da olacağı bellidir. Malum yapının içinde ki temiz niyetli ve vatanperver insanlar acı çekmektedir ülkenin maruz kaldığı durumlar karşısında. Bu darbeye yeltenenler Siyonist güdümünde ki kanattır. Artık elde olanların net resmini çekmek ve muhtemel kalkışmaların getirisini götürüsünü hesap etmek istediler ve böyle bir tezgâha kalkıştılar. Ki aslında böyle bir tezgâhla iplerin de kendi ellerinde olduklarını göstererek gövde gösterisi yapmış oldular. Bir nevi bünyede ki milli kanadı zımnen ezmiş ve onlara gözdağı vermiş oldular. Bu arada malum yapının irtibatları takip altına alınmalıdır. Özellikle Doğu bölgemize dikkat derim şahsen. Malum örgütün siyasi kanadıyla bir hesap kitap işi var mıdır bilinmelidir. Zira arkasında Siyonizm olan bir şey, Siyonizmin hesabına çalışan her şeyle irtibat halindedir.  

 

KUMPAS

 

Seçimlere yönelik bir kumpas kuruluyor olabilir. Dikkati elden bırakmamak lazımdır derim şahsen. Bu bir suikast teşebbüsüyle olabilir. Oy sayımında bir şaibe durumu yaratmakla olabilir. Sorumlu yapının içerisine sızmış elemanlar eliyle bir şeyler yapılmak istenebilir. Ciddi mevzulardır bunlar, lakayt davranılırsa bedeli çok ağır olabilir. İçeriye gizlenerek, karanlık tarafa bilgi sızdıranlara da dikkat derim bu arada. Herkes konuşmasına, hareketlerine dikkat etmelidir. Bazı tipler istifayı seçim sonuna bırakıyor olabilirler kasıtlı olarak. Çünkü seçim ertesinde elde edecekleri bilgilere bakarak hareket edeceklerdir. Ve her bilginin yaratacağı infialin çapına göre taktiklerini belirleyeceklerdir. Bu yüzden şaibeli şahıslar tespit edilmeli, onlarla araya mesafe konulmalı, onların bilgilendirilmesi sınırlandırılmalıdır. Türk Devleti karşı karşıya kaldığı bu süreci sağlıklı şekilde atlatabilirse ve bünyesini arındırabilirse güzel günler bu milleti beklemektedir. Her türlü siyasi teşkilatta sinsi kuşatmadan kurtulmuş olacaktır. Böylece siyasi mücadelelerin önünde ki en tehlikeli ve sırada ikinci, çapta birinci tehdit ortadan kalkmış olacaktır. Türk Devleti de bağımsızlığa bir adım daha yaklaşmış bulunacaktır.  Siz bakmayın bazı siyasi teşkilatların karanlık yapıya yarayacak konuşma yapmalarına. Bunlar politikanın doğasında vardır. Gerçekte karanlık yapıya ve malum kalkışmaya karşı devletin yanındadırlar ve yardımcı olmaktadırlar. Göz önüyle, göz arkası aynı olmaz, olamaz. Herkesin de her şeyi bilmesine gerek yoktur. Çünkü herkes şunun farkındadır; Türkiye kalkarken sırtından vurulmuştur.

 

TÜRKÇE

 

Bir öğretmen düşünün. Haddizatında tehlikeli fikirler taşıyor olsun. Okulun varlığına yönelik planlar yapıyor olsun. Ama Türkçe öğretmeni kimliğiyle ve Türkçe öğretiyor olmasıyla bu yönünü gizlesin ve herkeste onu iyi niyetli ve masum bilsin. Bu ne kadar akıllıcadır? Araştırmadan, soruşturmadan, o öğretmenin öğrencilerinin nasıl bir kişilikte yetişiyor olmalarına bakmadan iyi niyetli düşünmek saflıktır. Türkçe öğretmek yetmez. Önemli olan sağlam karakterler yetiştirmektir. Önemli olan bilinçli, şuurlu, dirençli insanlar yetiştirmektir. Bazen, Türkçe, ihanetleri gizleyen bir maske olabilir. Milletin gözünü boyama için asıl niyetleri kamufle etme aracı olabilir. Müteyakkız ve septik olmak iyidir. Rahatsız edebilir ama koruyucudur da. Güvende olmak rahatsızlığı unutturur. Önemli olan çocuğa Türkçe öğretmek değildir. Önemli olan o çocuğun hangi idealler ekseninde yetiştirildiğidir. O çocuk gün gelecek emperyalizme hizmet edecekse, Türkçe öğrenmesin daha iyidir. O çocuk gün gelecek dinini tahrif ve tahrip etmek için çalışacaksa kendi kalsın daha iyidir. Türkçe öğrenen çocuklar günü geldiğinde Türk Devletlerinin ve Türk Milletlerinin çıkarlarını yabancılara peşkeş çekeceklerse ve öğrendikleri Türkçeyi kendilerine güvendirme aracı olarak kullanacaklarsa bırakalım aynı kalsınlar daha iyidir. MİT, sınırlara mahkûm olmamalıdır, vazifesini daha üst düzeyde yapmalıdır. İç tehdidi ortadan kaldırmak yetmez, her an gelecek tehditlerde kontrol altına alınmalıdır.

Tarih: 02.02.2014 Okunma: 793

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?