Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Çin, “kapalı bir rejim” ve oradan çok zor haber alınıyor…
Malûmunuz, yüzyıllardır Çin’in işgali altında olan Türk toprakları var: Doğu Türkistan, Şincan veya Sincan özerk bölgesi diye geçiyor.
Tam sayı bilinmemekle birlikte buradaki Müslüman-Türk sayısı 50 milyondan aşağı değil…
Çin yönetimi kendi halkına da zalim ama söz konusu Müslüman-Türkler olunca zulümde sınır tanımıyor.
Oradan yeni iki haber geldi:
Birincisi; Twitter’daydı... Buna göre, Çin’den Tayland’a geçebilen 200 Uygur Türk’ü bu ülkede gözaltına alınmış. Bu 200 kişi teslim edilir edilmez idam edilme tehlikesi var.
Bu 200 soydaşımız asla teslim edilmemeli… Türkiye harekete geçerek bunu engellemeli, milyonlarca mülteciye kucak açan ülkemiz, bu 200 kişiyi de alıp bağrına basmalı.
x x x
İkincisi, gazete2023.com’da yayımlandı. Buna göre, “30 yaşındaki, Gülnar adındaki zabıt kâtibi kadın, mahkemede savunması alınmadan idama çarptırılan Uygurları cep telefonuna çektiği için tutuklanmış. 7 ay işkence görmüş. Ailesine feci şekilde teslim edilmiş. Tedavisini hiçbir hastane üstlenmemiş ve kadın acılar içinde can vermiş.”
Bu zulümlere yukarıda bahsettiğim cılız birkaç feryadın dışında bütün dünya sessiz…
Gündemimiz dolu, yolsuzluk ve seçim meseleleri 24 saatimizi alıyor olabilir…
Fakat devletin Dışişleri Bakanlığı, söz konusu ülkelerdeki diplomatları ne iş yapıyor ki?
Bu zulümleri görmüyor-duymuyor!
İlgilenip dünya kamuoyuna göstermiyor, duyurmuyor!
Onlar görmüyorsa, bizim hassasiyet göstermemiz, onları harekete geçirmemiz lâzım!
Zulüm, dini, ırkı ne olursa olsun, kime yönelirse yönelsin hepimizin derdi olmalıdır.
x x x
ÇİN’DEN ALINACAK FÜZELER NE OLDU?
Çin söz konusu olunca, bu ülkeyle yapılan “4 milyar dolarlık füze anlaşması” aklıma geldi.
2013’te yapılan sözleşme, Şubat 2014’te kesinleşip, üretim başlayacaktı.
Mart bitmek üzere, bir haber yok.
Bu anlaşma yapılsın ama o görüşülürken Çin’deki zulüm de gündeme getirilsin.
Maksat ilişkileri bozmak değil… İyi ilişkiler kurulurken, insan haklarının da korunması… Herkesin insanca yaşama hakkının güvenceye alınması olmalı!
x x x
ŞEHİTLER HAFTASI
18 Mart, Çanakkale Deniz Zaferi’nin 99’ncu yıldönümü. 18 Mart’ın içinde bulunduğu hafta “Şehitler Haftası” olarak anılıyor. Bütün şehitlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum. Dualarımla…
ULU SABAH (ÇANAKKALE)
Biliyor musunuz, bizim gül hatırımız için kimler,
Kesmiş, susmuş en güzel yerinde türküsünü?
Görüyor musunuz her sabah sofralarımıza asıl,
Ekmeğimizi gizlice kimlerin sürdüğünü?
O ULU SABAH'a bizim küçük sınıftan sade
İki can: 29 Ahmet, 73 Mecit.
Siz hiç düşündünüz mü, bu yurdun her sabahına,
Kaç bin gazi düşer ve kaç bin şehit?
Zeki Ömer DEFNE (1903-1992)
x x x
GÜNÜN
ÇİZGİSİ, TWITTER’dan