Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
İktidar zirveleri ve sözcüleri sık sık “terörü bitirdik” diye övünüyorlar…
Bu doğruysa, elbette övünülecek, gurur duyulacak bişey!
Biz vatandaşlar da elbette bundan memnun olur, sevinç duyarız.
Gerçekten terör bitti mi?
Terör bittiyse; haftalar boyunca yolları kesenler-kapatanlar kim?
Yolu açmaya çalışan askere-polise ateş açanlar, yaralayanlar kim?
Son bir yılda, bin üç yüz kadar çocuğu dağa kaçıranlar kim?
Aileleri geri istediği halde vermeyenler kim?
Çocukların, “kendi istekleriyle ‘örgüt’e katıldığı”nı söyleyenler kim?
Bu örgüt nasıl bir örgüt?
Diyelim ki çocuklar kendi istekleriyle dağa çıkıyorlar… Terör bittiyse bunları niçin kabul ediyorsunuz, onların “örgüt”e katılmasına niçin müsaade ediyorsunuz?
Terör bittiyse; “terör örgütü”nün dağılması, fesholması, dağdan inmesi, silahlarını bırakması-teslim etmesi gerekmez miydi?
Terör bittiyse, asker-öğretmen-kamu görevlisi kaçıranlar kim? Evet, daha sonra serbest bırakılıyorlar ama onları haftalarca dağda alıkoyan kim?
Terör bittiyse, Güneydoğu’da iş makinelerini yakanlar kim?
Terör bittiyse; “köy korucuları”nı, tek tek şehit edenler kim?
Zaten, terör bittiyse, köy korucuları müessesesinin kaldırılması gerekmiyor mu? Niçin hâlâ kaldırmadınız?
Terör bittiyse, bayrak indiren kim? Bu bayrak düşmanlığı neden?
x x x
BİRLİKTE YAŞAMA ARZUSU!
Hafta sonunda, HDP’nin olağan kongresi yapıldı…
Orada, “birlikte yaşama iradesi”nin çıktığı bildirildi…
Elbette bundan çok memnun ve mutlu olduk… Her ne kadar, zaten, birlikte yaşıyorsak da bunun vurgulanması güzel bişey!
Peki, birlikte, kardeşçe, barış içinde yaşayacaksak; birliğin unsurlarına, sembollerine saygı duymak, onları benimsemek gerekmiyor mu?
Tabii en başta bayrağı!
“Birlikte yaşama iradesi” vurgusunun yapıldığı kongrede “bayrak krizi” çıktığı haberi veriliyor…
TBMM’de grubu bulunan bir partinin Büyük Kongresi yapılıyor ama orada ülkenin bayrağı yok!
İkaz üzerine, seyyar bir bayrak getirildiği bildiriliyor!
Bu bayrak hazımsızlığıyla nasıl birlikte yaşayabileceğiz?
Birliğin sembolü olan bayrağa saygı duyulmazsa, benimsenmezse sizin samimiyetinize nasıl inanacağız?
Üstelik o bayrak; “millî devlet”le, yani Cumhuriyet’le gelen bir sembol de değil…
Tâ Osmanlı’dan intikal eden, yadigâr kalan bir simge!
Hani şu, son zamanlarda pek özenilen,
“Millî” olmadığı, bir milletler topluluğu olduğu,
Pek çok şaşkının “Türk devleti bile değildi” dediği Osmanlı’nı bayrağı…
x x x
Ekranlarda da konuşmacılar, “BDP-HDP’nin çok iyi niyetli” olduğunu söylüyorlar… Samimiyetinize inanabilmemiz için, yüzyıllardır birlikte yaşamanın simgesi olan bayrağa saygılı olmanız, onu samimiyetle benimsemeniz gerekmiyor mu?
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, TWITTER’dan
