ALARM SİRENİ ÇALMASIN BİR KERE… Hilmi ÇAKIR
GENEL HABERLER Misafir Yazar - 29.06.2014
Alarm geniş kapsamlı bir kavramdır. Kısaca; normal yaşam koşullarından,
olağanüstü duruma geçiştir. Belirli hazırlıkları vardır. Eğer, bu hazırlık
aşamaları geçilmeden, çok ani gelişen durumlarda, anormal yaşam şartları
oluşabilir.Alarmda, ortak özellik; normal düzenin
bozulmasıdır.Hedef,alternatif planları devreye sokarak, tekrar normalleşme
sürecine geçebilmektir.Amaç, zayiatın, hasarın en düşük seviyede tutulması
veya olağanüstü durumun en kısa sürede atlatılmasıdır.*
*Alarm; bazen geliyorum dercesine, belirtilerini gösterebilir. Duruma göre,
alınması gereken tedbirler neyse, alınmaya çalışılır. Durumu düzeltmek,
normale döndürmek için, acil önlemler paketi devreye sokulabilir. Askeri
alarmlarda ise, önce , tehlikeyi ilk atlatmak için bir bölge seçilir.
Gelişmelere paralel olarak daha sonraki aşamaları uygulanabilir. *
*Sel, deprem, yangın, hortum gibi özel alarm durumlarında ise; öncelikli
hedef en az mal ve can kaybı vermektir. Bunun için bütün imkanlar seferber
edilir. Devletin tüm güçleri, koordineli bir şekilde olaya müdahale
ederek,normale dönüş sürecini hızlandırırlar. Bu duruma, önceden
hazırlığınız ,yetişmiş personel ve teçhizatınız yoksa sonuç hüsran olur.
Mutlaka ön provalar yapılmalı ve hazır alternatif planlar olmalıdır. Son
dakikada yapılan hiç bir şey fayda vermez. *
*Alarmın ilgililere duyurulmasında, değişik iletişim vasıtaları kullanılır.
Zil, Telefon,telsiz, radyo, Tv. Basın vs. gibi. Ne kadar hızlı, ilgililere
alarm haberi duyurulabilirse, o kadar iyi sonuç alınır. Hatta, bunun için
tabiatta birçok noktaya deprem ölçüm ve erken haber alma cihazları
yerleştirilmiştir. Gökyüzündeki bir çok uydu da, atmosferdeki değişimleri
yeryüzüne ileterek, erken haber verme sistemi olarak çalışmaktadır. Amerika
ve Japonya, deprem, fırtına, kasırga ,hortum, tsunami gibi tabii afetler
için, erken haber alma sistemlerinden azami istifade etmektedirler.*
*Alarm ne için çalarsa çalsın, sonucunda mutlaka olumsuz sonuçları peşi
sıra gelecektir. Alarm haberi ürkütür, korkutur, heyecan yaratır.Tüm
iletişim vasıtaları ile, insanlar, alarmın vurduğu bölgeye ve kişilere
ulaşmaya çalışır ve haber almaya çalışırlar. Bir ses duymak için olağanüstü
çaba sarf ederler.*
*Araç ve gereçlerin belirli km. veya kullanım saatinden sonra periyodik
bakım dediğimiz düzenli bakımları yaptırılır. Bu düzenli bakımı, orijinal
bakım ekipleri yaparsa, o aracın ve gerecin kullanım ömrü uzar ve bakım
masrafları azalır. Eğer zamanında ve iyi bir ekibe bakım yaptırılmadıysa,
ne zaman nerede kalacağınız belli olmaz. Eğer aracınızla çok uzun yol ve
yük taşıdıysanız, daha fazla bakıma , yedek parça ya, lastiğe ihtiyaç
duyulur. Belki, belli km.den sonra motorun rektifiyeye ihtiyacı olur. Motor
daha fazla yağ ve yakıt yakmaya başlar. Çekiş gücü düşer. Motorlarda oluşan
bu durum, insanlar için de benzerlik göstermektedir. Vücudun kullanımına
göre, organlar alarm verebilmektedir.*
*Araç motorları ve sistemlerinde, özellikle yeni nesillerde
algılayıcı(sensor ) dediğimiz küçük parçalar vasıtası ile, o bölgedeki
anormal değişimleri aracın beynine iletmektedir. Bu durum, gösterge
panelinde, ikaz işareti ve ses olarak yansıtılır. Sürücü de gelişmeyi
anında haberdar olur. Bu sistemle, aracın daha fazla hasar görmeden,
müdahale edilerek, tedbir alınabilmektedir.*
*Yukarıda sözünü ettiğimiz tüm olaylar insanlar için de geçerli değil mi?
İnsan vücudu da zaman zaman alarm sinyalleri vermiyor mu? Zaman her şeyi
aşındırdığı ve yıprattığı gibi vücudu da yıpratır. Yıpranan ve hasta
organlar, zaman içersinde vücudun değişik bölgelerinden alarm haberini
beyne gönderirler. Bu iletilen sinyaller sonucu, doktora giderek
şikayetler iletilir. Doktor, vücudu bu alarm sinyallerine göre muayene
eder ve tedavi yöntemini belirler. Bazı insanlar bu sinyallere çok duyarlı,
bazıları ise, daha vurdum duymazdır. *
*Bazen, alarm sinyallerinin iletimi istenilen seviyede olmamakta veya
sinyale zamanında tepki verilmemektedir. Yaşamın ağır koşulları, bazı
sağlık problemlerini ötelemek zorunda bırakabilmektedir. Sinyalin gücünün
zayıf olduğu belirtileri, kulak arkası edilebilmektedir. Bu kulak arkası
edilen sinyaller, zaman içinde siren sesine dönüşmektedir. *
*Nasıl siren kolunu bir kere çevirdikten sonra, ses önce maksimum seviyeye
çıkmakta, çevirmeyi durdursanız dahi siren ses vermeye devam etmektedir.
Küçük sinyal seslerine, zamanında tepki vermekte geç kalındığında, tıpın
çaresiz kaldığı ve vadenin yavaş yavaş dolduğunu gösteren, sona doğru
yaklaşılmaktadır.Bu aşamadan sonra, sadece Azrail’e iş kalmaktadır.
Sinyaller, siren sesine dönüşmeden,alarma kulak vermek, kader çizgisini
değiştirebilir.Ne olur lütfen; kaderciliğimizi en azından, sağlık konusunda
tedbir almamızın önüne geçirmeyelim.*
Alarm sireni çaldı mı bir kere; bir ömür boyu birikimlerin bir anlamı olur
mu? Geriye dönüş olur mu ? Alarmın nerede ve ne zaman kime vuracağı
belirsiz.Ne kadar hasar bırakır, nerede durur bilinmez. Onun için, alarm
vurmadan, bugünün kıymetini ve değerini bilelim. Gerisi, boş ve yalan.
(27.06.2014)
Tarih: 29.06.2014
Okunma: 751
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.