Bu dünyada herkese yer var.
Şimdi, “canlı” deniyor… TV, bir haberi naklen veriyorsa, ekranda onu belirtmek için “CANLI” yazısı bulunuyor…
Gazze’den görüntüler “canlı”…
Katliam devamlı…
Katil; ne bebek, ne kadın, ne kötürüm, ne yaşlı, ne “beyaz bayrak” tanıyor…
Vuruyor, vuruyor, vuruyor…
Korkunç bombalarla,
Yeni geliştirdiği, ürkütücü silahlarla…
Gazze yanıyor… İnsanlar… Çocuklar “canlı”, “canlı” yakılıyor…
Obama, buna, “İsrail’in kendini savunma hakkı” diyor!
Yani “meşru” müdafaa!
Yani çocuklar, “meşru”, “meşru” katlediliyor!
Demek, İsrail’e saldıranlar, şu babalarının kucağındaki “cansız” küçük bedenler!
x x x
Amerika’nın İsrail’e bu arka çıkışını görünce, Obama’nın ikinci defa seçilişini hatırladım…
2012’nin son günleri… Rahmetli Aytunç Altındal, “Obama İsrail’in canına okuyacak” demişti. İnandırıcı gelmese de, kulağa hoş geliyordu… “İnşallah” diye dua etmiştik.
x x x
Bugün, Gazze’deki çoğu kadın ve çocuk sivil katliamını dünya “canlı”, “canlı” izliyor…
Haddizatında, Gazze’nin hemen yanı başında, Irak’ta ve Suriye’de de sayıca Gazze’den hiç de aşağı kalmayacak “katliam”lar, en az 3 yıldır sürüyor… Oralardan niçin “canlı” yayın alamıyoruz?
Çünkü oralarda yeteri kadar “canlı yayın” ekibi yok… Çünkü “can güvenliği” yok!
Ne de olsa geri ülkeler…
İsrail ise bir “bilgi çağı” ülkesi,
Teknoloji “dev”leti…
Bol bol “canlı yayın” ekibi var… Çünkü “can güvenliği” var!
İsrail, neden bu “canlı” yayına izin veriyor, hatta kendisi bizzat yapıyor?
İtham edilmekten, yalnız bırakılmaktan, hesap sorulacağından hiç korkmuyor mu?
Hayır, hiç korkmuyor!
Dünya umurunda değil!
Batı’nın desteği çok açık!
İşin daha acısı da var:
İsrail Başbakanı diyor ki; “Görüyorsunuz, İslam ülkeleri de sessiz”… Yani kendilerine hak verdiklerini söylemeye getiriyor!
Yalan mı? Biz dâhil, bir-iki cılız laf üretmekten başka, İslam ülkeleri ne yapabiliyor, hangi etkili yaptırımı düşünebiliyor?