DAİMA HAKTAN YANA OLMAK, HAKKI TUTUP KALDIRMAK LÂZIM!

Neslihan KORUTÜRK - 04.08.2014

Bu dünyada herkese yer var.


“Paralel yapı” operasyonu, yakın geçmişteki “Ergenekon”, “Balyoz”, “Casusluk ve fuhuş” operasyonlarına ne kadar benziyor!

Sanki farklı aktörlerin oynadığı aynı filmi seyreder gibiyiz… Senaryo aynı, sahneler aynı… Yalnız,  “Mağdur” edilenler, “feryat” edenler ve “destek” verenlerde ilginç yer değiştirmeler var!

İbret verici yandaşlık, karşıtlık ve ittifaklar görüyoruz…

5-6 yıl önceki operasyonlara en büyük desteği veren “hizmet” medyası, bugünkü operasyona en fazla karşı duran kesim! Önceki operasyonlarda zanlıları peşin peşin suçlu ilân ederken, 22 Temmuz operasyonunda gözaltına alınanların tamamen masum olduklarını savunuyor.

Yandaş medya ise, aynen eski yaptığını yapıyor… Sahur vakti evlerinden alınan zanlıların ağır suçlar işledikleri algısını yayıyor. Bu medya, Başbakanın Baş Danışmanı Yalçın Akdoğan’ın ağzından çıkan, “Millî Orduya kumpas kuruldu” açıklamasını da derhal benimseyip, yıllarca linç ettiği askerleri bir anda aklayıvermişti.

Yalçın Akdoğan, yeni operasyon hakkında da konuşmuş. Diyor ki; “Ülke büyük badireler atlattı. Ortada canavarlaşan bir mekanizma var. Zulümleri arşı alâyı titretir. Kötülükleri sevap kazanır gibi yapıyorlardı. Büyük ah aldılar. Yaygara koparmaları inandırıcı değil.” (Sabah, 31/7)

Bu sözler, iktidar sözcülerinin, 5-6 yıl önceki operasyonlarda söylediklerine tıpa tıp benzemiyor mu?

Sonra ne oldu?

“Keser döndü sap döndü, bir gün hesap döndü”. Başta Akdoğan, iktidar sözcüleri ve ona yakın medya, olan bitene “kumpas” dedi. En ağır suçlamalara maruz kalanlar, hatta haklarında “ağırlaştırılmış müebbet”e hükmedilenler serbest bırakıldı.

Biz önceki operasyonlarla “linç” edilenlere yönelik suçlamaları, başından itibaren inandırıcı bulmuyorduk…

İktidar sözcüleri ve yandaş medya 5 yıl sonra “kumpas”ı keşfetti.

Acaba şimdi linç edilenler hakkında da, 5 sene sonra “tezgâh”, “yanlış anlamışız” gibi hükümler verebilirler mi? Belki de 5 seneye bile kalmaz!

x   x   x

Önceki ve şimdiki soruşturmalar arasındaki benzerlik bu kadar fazlayken, en ibret verici yaklaşımın Ulusal Kanal-Aydınlık cephesinden geldiğini görüyoruz.

Önceki suçlamaların tamamen uydurma olduğunu en yüksek perdeden haykıran kanal ve gazete, şimdi, benzer suçlarla itham edilenleri peşinen suçlu sayıp yanal medyayla aynı hizada duruyor. Bugün de “yanlışlıklar” yapılabileceği ihtimalini göz ardı ediyor. “Kumpas”tan ders almamış gözüküyor!

Hâlbuki ve görüldüğü gibi, “hukuk bir gün herkese lazım” oluyor.

Lâzım olduğu günlerde “adalet” istemeye hakkımız olabilmesi için daima “hakkın” yanında olmak, daima “ilkeleri”, daima “hukukun üstünlüğü”nü savunmak lâzım.

Bigün oraya, bigün buraya savrulmamak lâzım!

Tarih: 04.08.2014 Okunma: 777

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?