Cumhurbaşkanlığı seçim yarışında artık son virajlar dönülüyor. Fakat Anamur’da, seçim kampanyası bundan önce gerçekleşen seçimlere göre çok sönük geçiyor. Sokağa çıktığınız zaman seçim var mı, yok mu almamak mümkün değil. Cadde ve sokaklarda geçen yerel seçimler ve daha önce yapılan seçimlerde görmeye alıştığımız koşuşturmalar, ses ve görüntü karmaşası, afiş yarışı, gürültü ve patırtılardan eser yok.
Bizim gibi seçim kampanyalarında yaşanan gürültü ve patırtılardan rahatsız olanlar için böylesi daha iyi.
Bu arada yurtdışındaki vatandaşlarımız çoktan oy kullanmaya başladılar. Ama katılımın düşük olduğu ortaya çıktı. Avusturya vatandaşı bir dostumuz oralarda seçim var mı yok mu kimse bilmez, gider oyunu kullanır işine gücüne bakar demişti. Her halde yurt dışındaki vatandaşlarımız da aynı düşünüyor.
Yine de seçim kampanyaları ile ilgili olarak notlarımıza bir bakacak olursak: 24 Temmuz 2014 günü, Başbakan Erdoğan Mersin’de bir seçim miting düzenledi. Arkasından Tevfik Sırrı Gür Stadında kalabalık bir topluluğa iftar yemeği verdi. Miting akşamüzeri saat 17.30’daydı. Herhalde oruçlu halleriyle mitinge katılanlar sıcaktan, açlık ve susuzluktan dolayı zor anlar yaşamıştır.
Erdoğan’ın Mersin mitingi için hazırlanan bir ses yayın aracı Anamur cadde ve sokaklarında öylesine bir dolaşıp taraftar toplamaya çalıştı. Kentin değişik yerlerindeki billboardlarda Cumhurbaşkanı Adayı Recep Tayyib Erdoğan’ın Mersin’deki mitingine ilişkin davet afişleri yer aldı. Hepsi bu kadar.
Aynı günlerde CHP yönetimi ve kadın kolları tarafından kentin önemli merkezlerinde açılan stantlarda ortak aday Ekmellettin İhsanoğlu’na ait broşürler dağıtılıp, destek istedi.
Bu konuyla ilgili olarak Anamur’da MHP tarafından düzenlenen ve sokağa yansıyan ciddi bir çalışma göremedik. MHP İlçe Yönetimi tarafından 24 Temmuz 2014 akşamı Anamur Belediyesi Sosyal Tesislerinde düzenlenen iftar programında konuşmalar yapılıp Ekmelettin Beye destek sözleri verilmiş olabilir. Ancak programa davetli olmadığımız için detaylar hakkında fazla bir bilgimiz olmadı.
Ülkenin pek çok yerinde olduğu gibi Anamur’da da seçim çalışmaları çok sönük geçiyor demiştik. 2010 halk oylamasını hatırlıyorum da, mezardakileri bile kaldırıp evet kullanmaya ikna etmeye gidecek kadar çok çetin bir kampanya yürütülmüş ve ülke genelinde yarışın kazananı %58 ile “evet” kanadı olmuş, Anamur’da “hayır” oyları %65’i bulmuştu. Yani kazanan Başbakan Erdoğan olmuştu. Ancak bu seçim kampanyasında her kesimde de aynı karalılığı göremiyoruz. Hatta halkoylamasında “evet” cephesinde yer alanlardan azımsanmayacak çözülme ve kopmalar meydana gelmesi ve “hayır” cephesine kayması ilginç bir gelişme olsa gerek.
İşin bir başka ilginç tarafı da, çatı aday Ekmelettin İhsanoğlu’nun çok farklı ve alışkın olmadığımız bir yöntemle seçim kampanyası yürütüyor olması. Miting yapmıyor, kapalı salonlarda toplantılar yapıyor, STK’lara gidiyor, halkın arasına karışıyor, herkesle konuşup, onları diniliyor. Bu kampanyanın başarılı olup olmayacağını şimdiden kestirmek çok zor. Ancak bu kampanya başarılı olursa bundan sonraki seçimler için yeni bir başlangıç olacak.
Ekmelettin İhsanoğlu Adana, Mersin ve Hatay’da seçim çalışmalarında bulundu. Salon toplantıları düzenledi. İhsanoğlu’na ilgi yoğundu.
Biz bu yazıyı seçim yasakları başlamadan önce kaleme almış, ancak yayına koymamıştık. Yazıda görüştüğümüz bazı kişilerin seçim tahminleri yer alıyordu. Her ne kadar bazı yayın organlarında seçim tahminleri ve anket sonuçları hala yayınlanmaya devam ediyorsa da yasalara saygımız nedeniyle, tahminler, temenniler yer alan o bölümü çıkaracağız.
Uzatmayacağım.
Adaylar, anketçiler ne derse desin, vatandaş kendi kafasındaki sonuca bakıyor. Doğruları ne ise ona göre hareket ediyor. Burada önemli olan taraftarlarını kimin sandığa götürüp oy kullandırabileceğidir. Basit bir örnek verelim. Oy kullanması gerek 100 kişi, 20 kişi sandığa gitmese, sandığa gidip geçersiz oy kullansa, geri kalan 80 kişinin 41’inin oyunu alan %50’den fazla oy almış olacağından seçimi ilk turda kazanır.
Peki, sizce kim sandığa götürebilir?