TÜRKİYE-SURİYE SINIRINDAKİ ‘YEREL REHBERLER’ KİM?

İsmail Hakkı CENGİZ - 12.09.2014

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Irak ve Suriye’de on binlerce kişinin canını yakan, kanına giren IŞİD adlı “yapı”yı, içinde Türkiye’nin de bulunduğu Batı Blokunun desteklediği, büyüttüğünü hatırlayalım…

Batı derken, tabii ki asıl karar vericinin Amerika olduğunu da unutmadan.

Bu IŞİD büyüyüp, “fetih”ler yapmaya çıkınca, yollarındaki dikenleri kaldıran, engelleri yok eden de yine Amerika ve müttefikleriydi…

Onların desteği, onayı olmadan Musul gibi koca bir kent, o zaman 5 bin kişi olduğu belirtilen bir güce teslim edilir miydi?

Bu “güç”e neden destek verildiğini, Güneri Civaoğlu, 14 Ağustos 2014 tarihli Milliyet’teki yazısında özetlemişti: “İran’ın orta ve güney Irak’la Suriye’de denize kadar uzanan nüfuz alanı arasına IŞİD’le paravan çekmek…”

Böylece, “İran’la Beşar Esad’ın dirsek temasını kesmek”!

Plan pek güzel, pek stratejikti!

Lâkin ne olduysa oldu, daha Musul işgalinin ilk gününden itibaren IŞİD başına buyruk takılmaya başladı…

Müttefiklerden Türkiye’nin Musul Konsolosluğunu basıp 49 vatandaşımızı rehin aldı… 3 aydan fazla geçtiği halde rehineler iade edilmedi.

Sünni olmayan herkese saldırdı…

Binlerce kafa kesti… Kadınlara tecavüz edildi…

Yüz binlerce insan göçmen durumuna düşürüldü…

Amerikalı bir gazetecinin kafasını kesti… Bu bardağı taşıran son damla oldu… Amerikan kamuoyu ne oluyor diye sormaya, Obama’yı sıkıştırmaya başladı…

Şimdi, ABD panik halinde IŞİD’i durdurmaya, yok etmeye çalışıyor!

Bu, kendi eliyle yarattığı canavarı “etkisiz” hale getirmek için Türkiye’ye de çok önemli görevler düşüyor…

Bikere, IŞİD’in insan kaynağı Türkiye-Suriye sınırından sağlanıyor. “Cihatçılar” bu sınırdan geçip, IŞİD’e katılıyor, yaralılar veya lojistik destek için başka ülkeye gidecekler de yine aynı yoldan sınırı geçip, ilgili ülkelere gidiyorlar.

Obama, işte ilk önce bu personel ve lojistik geçiş kapısının kapatılmasını istiyor.

Bu konuda İngiliz Indipendent gazetesinin Ortadoğu uzmanı Patrick Cocburn şunları yazdı: “Türkiye, Suriye sınırını cihatçılara açtı, 12 bin yabancı, isyancılara katıldı. Bunların çoğu IŞİD’in saflarına geçti. ABD şimdi can havli ile Türkiye sınırını kapatmak istiyor. Ancak şu anda başardığı tek şey, yerel rehberlerin sınır geçişlerinde aldıkları ücretleri 10 dolardan 25 dolara çıkarmaları oldu.” (Yeniçağ, 11/9)

Bu, sınır geçişlerinde 10 dolar alındığı haberi daha evvel de medyada çıkmıştı da kimin aldığını merak etmiştik!

Demek şimdi bu rakam 25 dolara çıktı!

Kimlerin aldığı da açıklık kazandı:

“Yerel rehberler”!

İyi de kim bu yerel rehberler?

Sınırlarımız, güvenlik güçlerinin kontrolünden alınıp “yerel rehberler”e mi devredildi?

Yoksa İngiliz yazarın “yerel rehberler” diye bahsettiği, bildiğimiz güvenlik güçleri mi?

Yani bu alınan para resmî mi? Devletin hazinesine mi giriyor?

Nereye doluyor bu dolarlar?

 

       x   x   x

      GÜNÜN ÇİZGİSİ, Twitter’dan…

      Ali Rıza Demircan: Yolsuzlukları dinlemek günahtır.

      



Tarih: 12.09.2014 Okunma: 705

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?