Götüren
yerine ulaştırarak,
Büyüğün izinden gitmiş götürmüş.
Aslan payı
hariç, üleştirerek,
Ortak olmayanı itmiş götürmüş.
Muktedir* olanlar atmış şamarı,
Eşeğe, öküze çekmiş tımarı*.
Milletle oynamış büyük kumarı,
İşçiyi, memuru ütmüş götürmüş.
Devletin malının içine dalan,
Bekçi kılığında olmuş bir çalan.
Çürüğü, bozuğu, kötüyü alan,
İyiyi ucuza satmış götürmüş.
Yolsuzluğa etmiş kadını alet,
Allahla aldatmış utanmaz nalet*.
Üstüne varınca korkmuş Adalet*,
Elini, kolunu tutmuş götürmüş.
Devreye sokarak oğlanı, kızı,
Siper yapmış ona kayın, baldızı.
Kendi kirlerine sürüp yaldızı,
Karşıya çamuru atmış götürmüş.
Düzene inanan düzene tapmış,
Biat* eden kullar bir köşe kapmış.
Yolsuz, yollarını kendisi yapmış,
Önüne geleni katmış götürmüş.
Anaya
sulanan olmuş kılavuz,
Yolsuzluk yapanlar kurmuşlar havuz.
Ev sahibi zorda, hırsız çok yavuz,
Karşı koyanlara çatmış götürmüş.
Egemen* olanlar toplamış bağış,
Kovayı doldurmuş durmadan yağış.
Hediye alarak yaparmış söğüş,
Elbise cebine katmış götürmüş.
Muammer* insanlar daha ne diler,
Bedava dolarsa mutfak ve kiler.
Kasaya girdikçe avroyla dolar,
Rıza* ile öne yatmış götürmüş.
Elbet coşar saatlerce çağlayan,
Ona ne ki madenlerde ağlayan.
Hiç olmamış ellerini bağlayan,
Zafer* kazanarak yutmuş götürmüş.
Arsa işlerinde kimse bayraktar,
Onun hakkı olmuş işte büyük kâr.
Kanun yasak etmiş bundan ne çıkar,
Tınmamış tarihmiş, SİT*miş götürmüş.
Nevzatlar* anlamaz, çocuktur
çünkü,
Gözünde büyüyor olanlar dünkü.
Götüren gizliden örgütlü sanki,
Birbiri yanında bitmiş götürmüş.
Halk Ozanı Karamanlı Nevzat