LİSTEYE GİREMEYEN ADAYLARIN BOZULMAYA HAKKI VAR MI?

İsmail Hakkı CENGİZ - 08.04.2015

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Antidemokratik “demokrasi şöleni” başladı!

12 Eylül rejiminin dayattığı “Seçim” ve “Siyasi Partiler” kanunlarıyla bilmem kaçıncı seçime gidiyoruz!

Bu kanunların iki temel özelliği var: Parti yönetiminde “lider sultası”; sandıkta “%10’luk baraj”!

Bu dayatmaları, 33 senedir kaldırmamak, “demokrasi de demokrasi”, “millî irade de millî irade” diye diye oy isteyen siyasetçilerin ayıbı!

Gelgelelim, önümüzdeki gerçek bu, elimizdeki geçerli yasalar bunlar… Siyaseti düşünüyorsan, “Ya bu deveyi güdecek veya bu diyardan gideceksin”!

“Lider sultası” gerçeğini bile bile “aday adayı” oldun… Listeler açıklandı, bir de baktın ki listede adın yok veya seçilmen mümkün olmayan biyere kondurulmuşsun… Şimdi, bozulmaya, şikâyetçi olmaya hakkın var mı?

Siyasî iradeni, istikbal ve ikbalini, liderin vereceği karara bırakmışsın, o da öyle takdir etmiş!

İradeni “lider”in iki dudağı arasına teslim ederken, sonucun böyle de olabileceğini hesap etmiş olman lâzımdı! Artık, sızlanmak, feryat etmek yakışık alır mı?

Baştan bu çarka girmeyecek, “ben böyle antidemokratik bir yarışta olmam” diyebilecektin! Diyemedin, o vakit, kaderine rıza göstereceksin... Liderin takdir ettiği kadere!

Hele mevcut vekillerin itiraza, bozuk çalmaya hiç hakları yok!

Bundan önceki dönemde liderin seni aday gösterirken, meclise taşırken “iyiydi” de şimdi, listeye koymayınca mı “kötü” oluyor?

CHP’li aday adaylarının ise itiraza hiç mi hiç hakları yok! Çünkü Genel Başkanınız, bu antidemokratik ortam içinde bile size bir demokratik adres gösterdi: Önseçim!

Niçin ona katılmadınız?

“Bizim bölgemizde önseçim olmadı”, mı diyorsunuz?

Bölgenizde önseçim yapılmasını zorlayabilirdiniz…

Olmadı, önseçim yapılan 55 seçim bölgesinden birinden yarışa girebilirdiniz…

Hem bunları yapma, kaderini “Lider”in iki dudağı arasına teslim et, hem de sonuçtan şikâyetçi ol!

Ayıp!

x   x   x

MİLLETVEKİLİ OLMAK BİR VAZİFE VEYA MECBURİYET MİDİR?

Hiçbirimiz milletvekili olarak doğmadık ama sanki bikere milletvekili olan, mutlaka tekrar seçilmesi ve mutlaka milletvekili olarak ölmesi gerekiyormuş gibi bir beklentiye giriyor!

Bu ne bencilliktir?

Böyle bir kafadan memlekete, millete hayır gelir mi?

Ben “vatansever” ona derim ki, bir milletvekili, “Ben TBMM’de bulunma onurunu yaşadım, partimde en az benim kadar kıymetli binlerce dava arkadaşım var; onların da bu onuru yaşamasına fırsat vermek için tekrar aday olmuyorum” diyebilsin!

 

x   x   x

   GÜNÜN ÇİZGİSİ, Facebook’tan…


  


Tarih: 08.04.2015 Okunma: 702

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?