Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
YARBAY;
“Ordudan atılmalı”ymış!
“Hain”miş!
“Siyaset yapmış”mış!
Allah, Allah!
Yahu, siz hiç yakınınızı kaybetmediniz mi?
Yakınınızın acısıyla kahrolmadınız mı?
Psikolojiniz bozulmadı, depresyona girmediniz mi?
“Hayat çekilmez” gibi gelmedi mi?
Elemli-kederliyken hiç “taşkınlık” yapmadınız mı?
x x x
İnsan, “sıradan ölümler”de, hatta ölen yakını “ihtiyar” bile olsa üzüntüden boğulmuyor mu?
Bir cenazedeki hüzün hepimizi sarmıyor mu?
Siz hiç “şehit cenazesi”ne katılmadınız mı?
Oradaki “hüzün”, oradaki “öfke” ölçülebilir, tarif edilebilir mi?
Hele, bayrağa sarılı tabuttaki öz kardeşinizse nasıl bir ruh hali içine girersiniz, hiç düşündünüz mü? Hiç kendinizi Yarbay’ın yerine koydunuz mu?
Şehit olan kardeş, 32 yaşında bir Yüzbaşı… Herhalde kendisinden 10 yaş kadar küçük olmalı!
Bikere, sıra bozulmuş… Sıra bozulunca, insan ne hisseder? Pek çok acının yanında, “suçluluk” da duyabilir mi?
Kardeşler arasında yaş farkı biraz fazla olunca, büyük kendisini “ana-baba” gibi, kardeşini de “evlat” gibi görüyor olabilir mi?
Yarbayla Yüzbaşı arasında da böyle bir bağ olamaz mı?
O yarbay, hem kardeşini, hem evladını kaybetmiş kadar üzülüyor mudur?
Ciğeri parçalanırken, yüreği yangın yerine dönmemiş midir?
Bu şartlarda, kimden akıllı, mantıklı davranmasını bekleyebilirsiniz?
x x x
Tabii bir de işin PKK’yla mücadele yönü var… Üç kardeş asker… Yarbay’la Şehit Yüzbaşı’nın jandarma olduğunu biliyoruz. Astsubay ağabeyin sınıfı da ne olursa olsun ordu mensubu olduğuna göre, ailece, PKK ile dağ-taş mücadelenin içindeler…
Siyaset, sizin yıllarca “mücadele” ettiğiniz örgütle, oturup, yıllarca “müzakere” etmiş… Sonra bir gerekçeyle, “müzakere”yi rafa kaldırmış, tekrar, “sonuna kadar mücadele” demiş!
Ama o “müzakere” edilen yıllar içinde, PKK “yığınak” yapmış, “hazırlık” yapmış, “güç” toplamış! Bunun böyle olduğu da iktidar sözcülerince itiraf edilmiş! Son olarak, Başbakan Davutoğlu; “PKK, 2013’ten beri savaş için yığınak yapıyordu” dedi. (Aktifhaber, 25/08)
“Mücadele” başlayınca da bu yığınağı kullandığından ve “hazırlıklı” olduğundan, güvenlik kuvvetlerine büyük kayıplar verdirmeye başlamış!
20 yaşındaki çocukların cenazeleri gelirken, yaşı onların 3 katı kadar olan, zırhlı araçla ve koruma ordusuyla gezen bir Bakan, dalga geçer gibi, “benim amacım şehit olmak” demiş!
Yarbay da o öfkeli, “buhranlı” anında bunları eleştirmiş, “Müzakere” süreci esnasında neden “sonuna kadar mücadele” demediniz, “O zaman böyle deseydiniz PKK bitmişti, şimdi bu acıları yaşamıyor olacaktık” demeye getirmiş!
Bu mudur suç!
x x x
ÖZET
Şehit ağabeyi Yarbay’ımız bazı şerefsizlerin gözüne batmıştır.
Devlet Bahçeli
x x x
SORUŞTUR-MA
Yarbay Mehmet Alkan hakkında soruşturma açılmış!
Soruşturacak olan her kim veya kimlerse, Yarbay’ın ifadesine başvurduktan sonra; “Yarbayım, senin yerinde biz de olsak aynı tepkiyi gösterir, aynı sözleri sarf ederdik” deyip, “soruşturmaya yer olmadığı” kararını vermeliler.
Bu kabadayılığı yapmalılar!
Türk milleti adına, Türk milletinin hislerine tercüman olan yarbaya karşı bu kadirşinaslığı, bu âlicenaplığı göstermeliler!
x x x
CÂNÂN
Taptığın mihraplar çöker bir anda,
Her şey olmuş bitmiş gibi meydanda!
Neyzen Tevfik
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, aktifhaber.com’dan...