Yaşam için oksijen neyse, ülke için güvenlik odur. Her şey yolunda giderken, günlük yaşamda oksijenin farkında bile olmayız, güvenlik için de durum aynıdır. Oksijen bitince nasıl yaşam biterse, güvenlik biterse, ülke de biter. Ne malın, ne sermayenin bir anlamı kalır.
Duydunuz mu? Erzurum Pasinler'de teröristler polis karakoluna saldırdı. Ne oldu? halk kazma/kürek/ balta eline ne geldiyse kaptı, arkasına bakmadan, karakola koştu, Türk polisine destek için!... Pekiyi, duydunuz mu? Pasinler halkına; teşekkür eden, bir emniyet müdürü, emniyet genel müdürü, bir vali, bir Genel Kurmay Başkanı, bir Başbakan ?.....
İşte kaybettiğimiz anın en büyük göstergesidir. Halk burada, devlet nerede?
Eğer teşekkür ettilerse, bin kere özür dilemeye hazırım. Pasinler'e, terörist girebilir mi şimdi? Cevabını siz verin!...
Bu topraklar, güçlü ve dayanışma içinde olan
toplumlara yaşam hakkı verir. Terörle amacına ulaşanı gördünüz mü hiç?...Ne
şanssız bir nesil-mişiz ki; terörle yatıp terörle kalkıyoruz.
Silah ve bombaların sesi tüm sesleri susturdu!.. Göz göre göre, geliyorum dedi,
başlarını kuma gömdüler!... Silahların gölgesinde barış olmayacağını bile
bile!..... Şimdi, aynı masaya, kana bulanmış ellerle, barut kokuları ile oturabilecekler
mi? Bu coğrafyada, çileli ve acılı bir yaşam sürüyoruz. Gidecek ve bizi kabule
edecek bir başka kapı da yok. Bugüne kadar ocağına ateş düşmüş ailelere,
başsağlığı ve sabır dilerken, bu ülkenin kaymağını yiyen, tuzu kurulara çağrım
şudur!.. aynı geminin içindeyiz, gemi su alıyor. İster güvertede, isterse
makine dairesinde olun, alacağınız oksijen birkaç nefesten fazla olamaz. (gerçi
sizin her zaman bir "B" planınız vardır.)
Bir milleti yaşatan ve devamlılığını sağlayan, milli birlik ve beraberlik duygusudur. Bu nasıl gelişir? Ortak duygu, düşünce ile!.. Geçenlerde, oniki şehit verdiğimiz bir günde, evimizin davetsiz misafirleri görsel medya da, başta TRT ve diğerleri kendi dünyalarında. Star'da M.Ali çarkını çeviriyor, Acun şarkıcılarını seçiyor. Flaş'da Cengiz Kurtoğlu dansözle birlikte kıvırıyor. (Acun, Başbakanın annesi ölüce dans yarışmasını iptal etmişti). ve millet sessiz sessiz ağlıyor, duyan yok!.. tepki yok!.. Papa ölünce üç gün yas ilan edenler şimdi neredesiniz? Atatürk'ü tanımayan Suudi kralı ölünce bile bu ülkede yas ilan ettiniz. Üç günde(5-8 Eylül) 31 kahraman şehit oluyor, sadece camilerde bir sela verdirilebiliyor. Neden yas ilan etmiyorsunuz?
Bir Mehmetçiği bin krala değişmez bu millet.
Ekranlarının köşesine bir siyah kurdele bile koyamayan, ortak bir tepki
vermeyen, görsel basın milli midir? Sermayesi milli olmayan ülkenin, basını da
milli olamaz. Ekranlarda hep tuzu kuruları seyrediyoruz, onun için.
Ahmet çavuşlar, Mehmet çavuşlar, Yahya çavuşlar, ya Galiçya'da, ya
Çanakkale'de, ya da Cudi ve Gabar'da!.. Havalimanında kefen giyenler, sahi
şimdi siz neredesiniz? Ölmek bizden, kaymağını yemek onlardan. Dün
de böyleydi, bugün de. Korkarım yarında öyle olacak!..
Şu Gezi olaylarına destek veren sanatçılarımız, şu "Rabia!" için gözyaşı döken seçkinlerimiz, barış, barış diye ağzı köpüren akil adamlarımız, 7 Haziran seçimlerinden bugüne toplam 109 vatan evladını şehit verdik. Şimdi neredesiniz? Hepiniz tatile mi çıktınız? Filistin için gözyaşı dökenler, siz de mi tatildesiniz? Bu vatan evlatları, Taksim Meydanındaki ağaçlardan, Filistin'de ölenlerden, daha mı değersiz? Hanginize inanacağız, hepiniz sahte miydiniz? Yoksa hepsi bir rüya mıydı?...
Halkın ve medyanın büyük bölümü, 7 yıl boyunca
değişik senaryolarla,Türk Silahli Kuvvetlerini sanki yabancı bir güç gibi,
gösterip,öz vatanında zulüm gören, esir alınan, TSK mensuplarını, yaa görmezden
geldi ya da zulümcülerin yanında yer aldı. İnancı zayıf insan nasıl dara
düşünce, aklına Allah gelirse, ne acıdır ki; acı gerçek bu. Kendi ordusuna
bu gözle bakanlar,
başka güçlere boyun eğmek zorunda kalırlar. Anadolu toprakları kan
ağlıyor,Anadolu toprakları kan kaybediyor.Ne acıdır ki, öz evlatlarını
kaybediyor...Şimdi suçlu aranıyor,
suçlu, arkaya dönüp aynaya baktığında,kimi görüyorsan odur!...
Bizi affedecek misiniz, ey şehit oğlu şehit? Ruhunuz şad, mekanınız cennet olsun! Baharı görmeden, gonca gül iken sizi solduranlara, Allah'ım bin beterini verecektir. Tonlarca ağırlıkta Uyuyan bombalar bu yollara döşenirken, bu milleti uyutanlara da; bu Alicenap Millet yeri ve zamanı geldiğinde ödülünü hiç çekinmeden verecektir. Şehadet şerbetini içen, kefensiz yatan tüm şehitlerimize, Allah'tan rahmet, kederli ailelerine, ocağına ateş düşen anne-babalara, sessiz sessiz ağlayan milletime baş sağlığı diliyorum.
Hilmi ÇAKIR
09.09.2015