CEHALETLE
SAVAŞ (2)
Dış
düşmanlar, mecbur kalmadıkça savaşı düşünmeyecek kadar akıllıdırlar. Senin
cehaletini ve ırkçılık ile parçalanma gayretlerini canı gönülden
desteklemeleri, savaşıp yenseler bile ele geçiremeyecekleri ortamı onlara sunuyor.
En kara cehaletin
hüküm sürdüğü SUUDİlerin en yakın dost ve destekçisinin Amerika olduğunu görmek
zor mu?
Yeri
gelmişken, bir zamanlar evimde misafir kalan bir İsviçreli’nin anlattığı olayı
nakledeyim: Fransız genci S.Arabistanda
hırsızlık ile suçlanır. Elinin kesilmesi cezasının uygulanmaması için
Fransız hükümetinin çabaları sonuç vermez. Fransızlar söyle bir teklifte
bulunurlar: Fransa’dan bir tıp ekibi gidecek ve gencin kesilen elini hemen
orada yerine dikecek. Bu uygulanır.
Lütfen
düşünelim. İslam bu ise bu dinin savunması nasıl yapılır?
Böyle bir
din için akıl dışı, medeniyetten uzak, vahşet içeren diye değerlendirme yanlış
mı olur?
Bu bilgileri
öğrenen Batılılar yatıp kalkıp Müslüman olmadıklarına şükretmezler mi?
Laf aramızda,
bu sözde devletin üniversitelerinde ( dünyanın yuvarlaklığı ve hareketi
konusunda ) çağdaş bilgilerin ( uydurma ) hadislerle inkarı ve çağdaş
bilgilerin savunulmasının kafirlik olacağı öğretilerinden Batılıların fazlaca
haberleri yok.
Masum
insanların öldürülmesi, hırsızın elinin kesilmesi, kadının dövülmesi gibi
cahillik ile işlenen zulümlere Allah’ın Kitabını ortak etme iftira ve gayreti,
bunun asırlarca inatla tekrarı sonucu, sizin artık bir düşmana ihtiyacınız
olmadığını söylemek abartılı mı olur?
Bir de
dünyadaki Müslüman denilen toplulukların tek vücud halinde, büyük bir gayretle
yaptıkları Yahudi düşmanlığına bakar mısınız !
Yahu!
Yahudiler size yaptığını söylediğiniz zararın bin mislini yapsa, sizin size
yaptığınızın yanında esamisi okunur mu?
Cehaleti
temel almış bir ilahi din olur mu?
Aklını kullanmayanın dini olur mu?