FECR SURESİ 21. ve 30. AYETLER TEMELİNDE İZAHLAR

Eğer biteviye uyarılmışsanız ama uyarıları mütemadiyen işitmezlikten gelmişseniz, son pişmanlık fayda etmeyecek, nedamet gözyaşları işe yaramayacaktır. Ömrün tekrarı var mıdır? Mutlak gidişten sonra geri dönüş kabil midir? Geçip gittikten sonra gençliğe dönebilir misiniz? Binaenaleyh, ömrün her anı kıymetlidir, değerlidir. Hesap vakti gelip çattığı gün, dövünmeniz fayda etmez. Günahlarının hesabı tek tek sorulur ve cezasız kalmaz hiçbir günah. İşte herkes o günü ve o günün dehşetini tasavvur ve tahayyül ederek hareket etmeli, yaşamalıdır. Doğdun ve öleceksin! Ölüm, hücrelerine gizlenmiştir. Ki, haddizatında yaşadığını sanırken ölüme gidiyorsundur da farkında değilsindir. Mezkûr ayetler hem uyarıdır hem de hatırlatmadır. Hatırlatılırken uyarılıyorsundur. Tabi idrak edebiliyorsan, algılama ve anlama kanalların açıksa. Dünya hayatında bile bir sınava çalışırken, biteviye sınav günü sana hatırlatılmıyor mu ya da kendin, gireceğin sınavı hatırlamak zorunda kalmıyor musun hatta bir nevi o sınavla yaşamıyor musun bebeğim? Ve tam sınav anında hatırlatmanın-hatırlamanın bir anlamı, hükmü kalmakta mıdır? İş işten geçmiştir ve kâğıt önüne konmuştur, ya yapacaksındır ya da çakılıp kalacaksındır. Yani o gün değil, çok daha önceden düşünecek ve gereğini yapacaktın. Ha muktezası neyse yapmışsındır ve rahatsındır eyvallah, ya muktezasını yapmadıysan ne yapacaksın? İşte sorun buradadır. Yani ayetleri, nasıl oluyor da münhasıran zenginlere gelmiş gibi algılıyoruz hayret doğrusu. O zaman Bilal Habeşi ve Ebuzer nasıl oluyordu da işitip itaat ediyordu. Zengin de değillerdi. Üstelik biri köle ve yoksul, diğeri de yoksuldu ve öylece dünya hayatına veda edip gittiler. Olay budur! Kimisi hak ettiği azabı tadacak, kimisi de hak ettiği cennete girecek.

Tarih: 12.01.2016 Okunma: 707

YORUMLAR