İNSANIN EVRİMLEŞMESİ
İnsan tin boyutuyla evrimleşir. Tensel olarak değil. İnsanın ilk evvelde beşeri yönü dominanttır, insiyaki hareketlerin mahkûmudur. Zamanla kafasını kullanmaya başlar. Kafasını kullanmasıyla düşünmeye, düşünmeye başlamasıyla anlamaya başlar. Anlar ve insandır o! Artık insiyaki hareketlerin değil, bir irade temelinde ve aklın yol göstericiliğinde bilinçli şekilde yapılan hareketlerin efendisidir. Anlamak nasıl tebeyyün eder onda? İyi ve kötü tefrikini yapabildiği an. İyiyi ve kötüyü anladığı nasıl aşikâr olur? Bencillikten arınıp, kolektif ruha sahip olduğu zaman yani ‘’biz’’i, ‘’ben’’e müreccah kıldığında. Peki, bu nasıl tezahür eder? Başkaları rağmına kendinden feragat ettiği an. Peki, bunu gerçekleştiren muharrik nedir? İnsandan öte, hatta gördüklerimizden öte bir büyük sırrın keşfi yani ilahi sırra vakıf olma. Çünkü insan, ilahi boyuta ne kadar taşınırsa, o kadar kademe kaydeder insanlık yolunda. Peki, başkaları için var olabilir mi insan? Varolamayacak olsaydı, insan olmazdı zaten. Çünkü insanca yaşamak diye bir şey varsa, bu ancak kendi dışında kalanlar için yaşamayı becerebilmektir. Siz, hayvanların paylaştıklarını gördünüz mü hiç? Siz, hayvanların, kendileri haricinde ki hayvanları düşündüklerine, onları kendilerine tercih ettiklerine tanıklık ettiniz mi? Bu kabil midir? Hayvanlar, mevcudiyetlerinde yani fıtratlarında ‘’ben’’ dominant olduğu halde halk edilmişlerdir. Yavrularına gösterdikleri şefkati asıl mevzu ile karıştırmamak iktiza eder. İnsanlar ise, mevcudiyetlerinde yani fıtratlarında ‘’biz’’ diyebilecek karakter dominant olduğu halde halk edilmişlerdir. Zira başkaları için var olan, yaşayan, filhakika kendisi için var olmakta ve yaşamaktadır. Çünkü yaşamının aslı, esası, özü, birlikte yaşamaktır. Münhasıran kendin için yaşamak ise, birlikte yaşamaya mugayirdir. Başkaları için yaşayabiliyorsan hem kendin için yaşıyorsundur, aynı zamanda birlikte yaşamayı gerçekleştirmiş oluyorsundur. Canlı ve diri bir toplum, her ferdi canlı ve diri olan toplumdur. Canlı ve diri olan bir toplum, ‘’bizleşme’’ olayını, fert bazından toplum bazına sirayet ettirerek ikmal etmiş bir toplumdur. Ki, bu derin ve ince hakikat İlahi Yasalarda münderiçtir. Bu bağlamda, en gelişmiş, kemale ermiş, tekâmül etmiş, varlık evinde çığır açmış, insanlık yolunda sona yaklaşmış insan, dindar insandır. Yani, hesapsız, umarsız, çıkarsız, benliğinin tüm saflığıyla Allah’a iman eden insandır. O, artık, sahibi yalnız Allah olan bir muvahhiddir.
SİZ OLSANIZ NE DERSİNİZ?
İslam düşmanı mıyım? Değil. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Türk düşmanı mıyım? Değil. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Kürt düşmanı mıyım? Değil. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Sünni düşmanı mıyım? Değil. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Alevi düşmanı mıyım? Değil. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Müslüman düşmanı mıyım? Değil. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Ümmet düşmanı mıyım? Değil. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti düşmanı mıyım? Değil. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Vatan düşmanı mıyım? Değil. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Dosta ihanet ettim mi? Eder miyim? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Kimseye kötülük yaptım mı? Yapar mıyım? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Namussuz muyum? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Ahlaksızlık yayıyor muyum? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Zalim miyim? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Kimseye zulmetim mi? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Kimsenin kalbini kırdım mı? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Adaletsizlik yaptım mı? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Kimseyi aldattım mı? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Kimseye zararım var mı? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Tarih ve ecdat düşmanı mıyım? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Kardeşlik düşmanı mıyım? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Barış düşmanı mıyım? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Nesli katlediyor muyum? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Hürriyet düşmanı mıyım? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Şeytanın dostu muyum? Şeytana mı çalışıyorum? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Allah, Önder, Kur’an düşmanı mıyım? Hayır. Aksi var ise söyleyebilirisiz.
Tek eylemi okumak, düşünmek, yazmak ve ulaştığı hakikatleri insanlık denizine atmak olan ve kendi küçük dünyasında kendi halinde yaşamaktan başka hiçbir şey yapmayan birine kötülük yapana ne denir? Böyle birine zulmedene, böyle birinin hakkını gasp edene ne denir? Ne demeliyim?
Ne düşündüğüm, ne yazdığım, ne söylediğim, ne yaptığım kimi ilgilendirebilir? Ya da birilerini ilgilendirmek veyahut birileri ilgilenmek zorunda mı? Birilerinin benim hayatıma müdahale etme hakkı var mıdır? Birilerinin benim hürriyetimi tahdit etme hürriyeti var mıdır? Birilerinin benim emeğimi gasp etme hakkı ya da hürriyeti var mıdır?
Düşünceme katılmıyorsan, düşünceni ifade edersin. Serdettiğim düşünceyi cerh edebiliyorsan, cerh edersin. Bilakis, farklı bir müdahalede bulunma hakkında, hürriyetinde yoktur ve olamaz. Yukarıda ki saydıklarım doğruysa şayet, illa bir yere mensup olmak, bir yerin müntesibi olmak zorunda mıyım? Olduğum gibi kabul görmek hakkım değil midir? Bilakis, açık ya da kapalı zulme maruz kalmam, zulmeden için zül değil midir?