Özgür ufuklarda, mavi gökyüzünün altında, albayrağın gölgesinde, mukaddes ezanların diriltici terennümünün ferahlığında, kalbinde ahlak kanunu rafine aşkları yaşamak adına savaşacaksın. Kıracaksın zincirlerini. Kuracaksın kendi cennetini. Yekpare halkları saracaksın. Herkesin kardeşçe, huzur içinde yaşamasını sağlayacaksın. Hiçbir ödül beklemeden seveceksin insan kardeşlerini. Aykırı bir direnişte olsa yaşamak başaracaksın. Mertlerin yokluğunda, namertlerin çokluğunda acılara, kahpeliğe, ihanete, sömürüye direnmenin en ağır sancısını çekeceksin belki de. Ama yılmayacak, yanılmayacaksın. Birlikte çoğalacağız. Zira yalnızlık, hüsranın, bunalımın ve ölümün habercisidir. Hüzün şölenlerini de, mutluluk valslerini de birlikte yaşayacağız. Vahşi, adi ve ilkel kapitalizmin, insanoğlunun bütünlüğünü bozan, ulviyetini darmadağın eden vahşetinde pazarcı kişiliklerin yoz duygularının, sahte sevgilerinin, çıkarcı ilişkilerinin, menfaatçi dostluklarının kurbanı olmayacaksın. Sağlam duracak, direnecek ve kazanacaksın. Yaşasın özgürlük ve özgür birey.
Uyursan, direnmezsen, isyan etmezsen zulme ve sömürüye yaşatmazlar seni ve de yaşayamazsın en tabi hakkın olan haklarını, en muhteşem güzellikleri, en temiz ve natürel aşkları, en rafine duyguları. Türkü tadında yaşamak için savaş ey insan!
Yaşamın sunduğu zevkleri tatmak, anlamlı bir dünya kurmak, ömründen keyif almak, sevinci ve hüznü coşkun bir şekilde derinliğine yaşamak için savaş ey insan! Çünkü sen kazanacaksın sonunda. Ve kavganla türküleşeceksin unutma.
Ey halkım! Ey kutlu insanlık! Ey aziz insan! Ey güzel ülkem ve güzel ülkemin asil evlatları! Sizleri seviyorum ve sizlere istikbalde aydın, özgür, bağımsız bir dünya, berrak bir sevgi, muammer bir hayat, ebedi saadet ve doyumsuz lezzetler diliyorum. Bırakın aksın hayat ve yeşersin umutlar. Zehirlenmesine fırsat vermeyin yaşamın sizlere sunduğu zevklerin.
Haydin el ele, gönül gönüle şimdi Tam Bağımsız Türkiye’yi önce parça da sonra da bütünde kurma zamanı. Vasıflı, mutemet, güçlü ve özgür bir toplum oluşturma anı. Aşk için, onur için, insanlık için haydi Türkiye’m el ele. Ey insan! Oku, kır zincirlerini ve özgür bir birey ol. Yolunda uyuyanlardan ve yolundan sapanlardan olma. Diren ve sağlam dur. Her dem teyakkuz halinde ol. Bil ki, düşman uyumaz.
Bütün yozlaşmalara inat, bütün kahpeliklere inat bir ulvi değere sahip çıkmak adına bir istirhamım var senden ey insan ve sizlerden ey halkımın onurlu bireyleri. Bundan böyle hepimizin, her birimizin ay yıldızlı al bayrağımızı, şerefle ve gururla, tertemiz yakamızda taşımamızı yüreğimin meçhul derinliklerinden gelen soylu duygularla istirham ediyorum. Bunu ayrım yapmadan herkese söylüyorum. Bu işin şusu, busu yoktur. Şucusu, bucusu yoktur. Bu değer herkesindir. Herkes sahiplenmelidir. Unutmayalım.
En kalbi saygı, sevgi, dostluk, umut, muhabbet, barış, kardeşlik, selam, dua ve bilumum ulvi duygu ve düşüncelerle kalınız canım Türkiye’min mümtaz evlatları.
AYRINTILAR:
1. Samimi solcuyum diyenlere ABDÜRRAHİM KARAKOÇ un ‘’habervaktim.com’’ sitesindeki bugünkü yazısını okumalarını önerir ve yüreklice cevap vermelerini ve gereğini yapmalarını tavsiye ederim. Yoksa asla ciddiye alınmayacaklar ve dinlenmeyeceklerdir. Ki bunu yazar bey kendileri de ifade ediyorlar zaten. Evet, madem sosyalistsin ve sosyalistlik kapitalizme ve alçak, kanı bozuk, şahsiyetsiz ve şerefsiz burjuvaziye karşı mukavemet etmek, o zaman mücadeleni yüreklice vereceksin, adam gibi. Hem ‘’GRUP YORUMLARIN VE KIZILIRMAKLARIN’’ o direnişe sevk eden ve isyana sürükleyen şarkılarıyla besleneceksin hem de bu ülkede ki kapitalistlerin kapısında yalanıp direnişi bırakacak ve gariban halkı avutacaksın. Yok, öyle yağma. Zaten bu ülke yapılan işlerin adam gibi yapılmayışından ve başrol oyuncularının sahtekârlığından çekmiyor mu çektiklerini? Ve takipçilerde artık aldanmayı ve uyumayı terk etmelidirler.
2. Şu HARUN YAHYA olayı. Tutmuşlar okullarda seminer vermeye tevessül etmişler. Statükonun babalarından müsaade almadan. Ve VATAN satanlar ifşa ediyorlar âleme. Bu iş dursun diye. Ulan ben size hangi kavramı kullanayım şimdi, insan olmayanlara kullanılan. Ulan adam yüce Türk ordusuna kurşun mu sıkmış ya da sıkın demiş? Ulan adam teşkilatın şerefli neferlerine suikast mı tertip etmiş? Ulan adam mikrobik sırtlar sürüsüne bilgi ya da vs bazda destek mi çıkmış? Ulan adam Mustafa Kemal’in bu vatan sizlere emanettir dediği gençliğin fahişe ve pezevenk olması yolunda mı mücadele etmiş? Ulan adam bu gariban halkın alın terini mi soymuş? Ha ne yapmış. Altı üstü bir seminer verecek. Eğer adamsan, eğer şerefin varsa, eğer yürek sahibiysen, eğer toplu iğne ucu kadar onurluysan ve bilgine inancın varsa gidersin oraya SORASIN SORUNU ve morartırsın adamı ve rezil edersin âlem önünde. Çürütürsün karşı çıktığın bütün delillerini ya da düşüncelerini. Ama hayır o yürek nerede sizde. Siz alışmışsınız DEVLET dediğiniz ama asla devlet olmayan güce bu toprağın çocuklarını dövdürmeye. Her güzel işi yok etmeye. Her güzel adamı ekarte etmeye o devlet dediğiniz güçle birlikte. Ah ulan ahhh.
3. Bu günlerde bir sarışın kadın konuşuyor. Gayet güzel ve alımlı. Tam vitrinlik. Gayet akıllı. Gayet strateji ve taktik bilgisine sahip. Olayları tahlili gayet harika. İşte bu 2. SARIŞIN KADIN liderliğe hazırlanıyor gibi. Benden söylemesi. Bütün sağı temsil etmeye matuf retorikler üretiyor. Asla tek taraflı gitmiyor. Zaten konuştuğu şeyler herkesin ortak sorunu. Akıllı bir siyaset izliyor. Ama arkasında değerli yerlilere yabancı olanlar olabilir kuşkusu var içimde. Bu kulvarın oyuncuları dikkat etmeli. Ha kötü mü diyorum asla değil. Ama sureten kötü olmayanlarda kötülüğe aracı olmuyorlar değiller bu güzel ülkede. Ki haddizatında babası da bu yüce vatanın yüce kurumunda görev yapmış soylu bir insandır. Bu tarafıyla evet güvenilir. Netameli iş yapmaz gibi. Büyük günaha bulaşmaz gibi. Ama yinede toplum akıllı olmalı zeki oynamalı.
4. Bir bozma ANKARA için birilerine taktik veriyor. Şunu yap şunu yapma diye. İşte senin kuş beynin bu kadar koçum. Sende fikir namına, taktik namına bir nane yok aslanım. Boş konuşuyor, boş yazıyorsun. Mütemadiyen rüzgâra tükürüyorsun ama bilmiyorsun ki RÜZGÂRA TÜKÜREN KENDİ YÜZÜNE TÜKÜRÜR. Ve yine kendi cüceliğini görmeden yüceliklere çirkef atıyorsun küçük beynince. Sen bir hedef için kiralanmış insansın evladım. Hadi işini yap. Harice takılma. Ki rezil oluyorsun. Seni takan yok evladım. Seni adamdan sayanda yok. Ha ben ANKARALIYI çok mu tutuyorum. Asla. Benim gözümde ANKARALI bir kapitalist, mücadeleci bir insan değil, sermayeyle savaşan bir savaşçı değil. Ama bu kanı bozuk demokrasi denilen düzende ANKARALININ kazanmasını isterim. Ki karşıdaki yabancımız değil ne olduğu malum. Ha karşıdaki gerçekten ideal biri olsa, gerçekten halk sevdalısı olsa, gerçekten sermayeyle savaşsa, gerçekten adil ve özgür bir nizam adına savaşım verse eyvallah. Ama hayır asla değil. Ki ben BAŞKENTE mümkün mertebe giderim. Bugün herkes tenkit etse de MEVCUT ANKARALIYI yine gelsin istiyor. Çünkü beğeniyor. Seviyor. İşte bu yüzden diyorum ki TEPEDEKİNE yine ANKARALI oynasın bu oyunu. Yoksa kaybeden ANKARALI değil siz olursunuz.
5. Ve göreceksiniz bu krizden TÜRKİYE başarılı çıkacak. Zira senaryo böyle kurgulandı gibime geliyor. Ha kötü mü? Asla. Ama akıllı olunmalı. Oyun içinde oyun olabilir. Bahusus temsil makamında olanlar oyunu dikkatli ve teennili oynamalı. Batı ve Büyük Şeytan çok alçak bir oyun oynayabilir. Bu insanları bu toplumun nazarında ebediyen lanetli kılmak adına. Bu işler çok netamelidir. Atılan adımlar ve adımların birlikte atıldığı diğer adımlar muazzam otokontrole tabi tutulmalıdır. Ki bu insanlarla birlikte İslam’ı da kötü göstermek ve işte Müslümanlar tarihte hep böyle yapmıştır dedirtmek adına alçakça oyunlar tertip ediliyor olabilir. Çok derin bir komplo sayıklaması olarak görmeyiniz lütfen. Her an her şey olabilir.
6. Şu insanları karalamaya yönelik ötüp duran bülbülü öttüren kim acep? Çok çok çok merak ediyorum gerçekten. Zira çok netameli bir durum. Kullandığı slagon. İsmini verdiği siyasetçi. Yani bilemiyorum. Ne yapılma isteniyor olabilir acaba. Ki kullandığı slagonla yaptığı iş 180 derece zıt. Bulunduğu konumla ismini verdiği kişi asla mütenasip değil. Ee o zaman. Bu ne lahana bu ne turşu mu derlerdi? Ki o isminde bu işi tasvip ettiğini asla düşünmem. Ahh zavallı ülkem ve onurlu milletim. Seni yönetenler -her alanda- birazcık haysiyetli tavır içinde olsalardı, birazcık ciddi, birazcık samimi, birazcık vicdan sahibi olsalardı. Bu haller olmazdı herhal.
ALLAH a emanet. Selam dua umut muhabbet barış kardeşlik dostluk kitap ahlak devrim ile kalınız.