Prof.’um Genel Başkan Yardımcısı olur

İsmail Hakkı CENGİZ - 25.03.2016

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Televizyonda söylediği "Bizde şmdi okuma oranı arttıkça beni afakanlar basıyor. Ben açıkçası korkuyorum, ben her zaman cahil halkın ferasetine güveniyorum" diyen Sebahattin Zaim Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Arı görevinden istifa etmiş.

Bir partiye katılması ve Genel Başkan Yardımcısı olması an meselesidir!

Yakışır Prof.’uma…

x   x   x

Çıkma dedim, beni dinlemedi

Bir ay kadar evveldi, Twitter’da, Rıza Zarrab’ın yurtdışına “kaçacağına” dair bir cümle görmüştüm. Twit hesabımdan,“Kaçmasını gerektiren bişey olmadığını, kendisi açısından dünyanın en güvenli yerinin Türkiye olduğu” yazmıştım.

Dinlememiş beni! Dünyanın en tehlikeli ülkesine, Amerika’ya gitmiş. Tutuklamışlar!

Senin hayırsever bir işadamı olduğunu Amerikalılar nereden bilecek?

Senin kıymetin burada bilinir, hayırseverlik yaptığın memleketinde!

x   x   x

Yayın yasağı

Salı akşamı, Belçika’daki saldırıları nasıl veriyorlar diye, belli başlı Avrupa haber sitelerine şöyle bir baktım… Olay yerinden, misal, yaralı resimleri, görgü tanıklarının videolarını yayımlıyorlardı. İnsanın aklına ister istemez, “bunlar yayın yasağı koymamışlar mı?” suali geliyor.

Koymamışlar!

Sanırım, akıllarına bile gelmedi!

x   x   x

KOLTUK

Yapısını tam olarak çözemediğimiz, insandaki beyin ve kalbi, bilinmeyen bir şekilde etkileyen oturma yeri. Kim oturursa otursun, oturduğu yer bir santim bile yükselmediği halde, oturanın kendini yüksekte hissetmesi ve davranışlarının bu yüksekliğe uygun değişime uğradığı gözlenir. Ömrünü gevezelikle geçirmiş olanın, yalnız emir vermek edası ile çok az konuşması veya lafını dinletecek insan bulamayıp konuşamadan yaşamış olanın çenesinin düşmesi, hep bu koltuğun marifetidir.

Koltuk bir sevdadır, aşktır. Buraya oturabilmek ve oturduktan sonra da kalkmamak için ne uğraşlar verilir.

Daha kullanışlı ve rahat olan dönerli koltuklar, oturucuya koltuktan kolay indirilmeyi hatırlattığı için makbul değildir. Koltuğun dayanılan arkası, güven veren yeridir. Bu huzuru tatmak için, arkaya fazlaca yaslanarak oturmak gerekir. Göbeğin dayandığı masa, yer sabitleyici olarak düşünülmüş, harika bir aksesuardır.

Basit bir Türk kahvesinde, dört bacak ayrılmasın diye telle bağlanmış, dayanacak yeri olmayan iskemlede oturmuş vatandaşlar, keyifli, endişesiz, kaybedecek hiçbir şeyi olmayanların rahatlığı içinde, kendini basit dayanaklara muhtaç hissetmeden çaylarını içerken, koltuk aşkının hayatına ne katacağından habersizdir.

Koltuk, rahatlığından yapılır zannedilirse de, oturan bebeğini, tosununu kucağına veya yanına oturtamaz. Aslında koltuklar hep tek kişiliktir.

Koltuk, oturucuya geçmişi tamamen unutturan, geleceğe ait ise hayaller kurduran özelliğe sahiptir. İster uzun boylu ayakları yere değen, ister kısa boylu değmeyen olsun, bu dört bacaklı oturak herkesin ayaklarını yerden keser.

Anıl ONAT

x   x   x

GÜNÜN ÇİZGİSİ, Twitter'dan...



Tarih: 25.03.2016 Okunma: 853

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?