Davutoğlu’nun siyasî hayatı bitti mi?

İsmail Hakkı CENGİZ - 05.05.2016

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


“Bitmedi” diyenler var!

“Bitti” diyenler ise daha fazla!

Bizce de bitmiş gibi gözüküyor... Bitmese, devam edecek olsa, bunu daha açıktan gösterir, partiye hâkim olmaya çalışır, mücadele ederdi. Bunları yaptığını gören, duyan var mı?

Davutoğlu’nun gidişine “olağan” görüşmede karar verilmedi. Kendisine 2-3 ay önce, birkaç hafta ömür biçilmişti… Bunu, “PKK silah bırakmadı, ÖSO bırakıyor” başlıklı, 02 Mart 2016 tarihli yazımızda şöyle dile getirmiştik:

2011-2014 arasındaki Dışişleri Bakanı, şimdiki Başbakan Davutoğlu… 2012 Ramazan ayında (Temmuz), NTV’de, Oğuz Haksever, Cengiz Çandar ve İsmet Berkan’la bir programa çıkmıştı. Kıdemli yazarlar Esad’ın “siyasî ömrünü” sordu. Davutoğlu, yüzünden eksilmeyen gülümsemesi ve kendinden son derece emin tavrıyla, “Günleri sayılı, birkaç hafta, en fazla 2 ay” demişti.

Affedersiniz; kaç 2 ay geçti?

Esad gitmedi… Ama Ankara kulislerinde Davutoğlu’nun gideceği konuşuluyor… Nereden gideceği? Mayıs’taki kongreyle, AKP genel başkanlığından, dolayısıyla başbakanlıktan!

x   x   x

AK PARTİLİLERE SORUYORUM: DAVUTOĞLU BAŞARISIZ MI?

Başarısızsa, neden şimdiye kadar hiç dile getirmediniz, tam tersine hep övdünüz?

Yok, sizin hep övdüğünüz gibi başarılıysa neden parti genel başkanlığından, dolayısıyla, başbakanlıktan gönderiliyor?

Siz, 7 Haziran seçimlerinden bir hafta önce, ‘Davutoğlu’na Başbakanlığı Resulullah vermiş olabilir mi?’ başlıklı yazıda  naklettiğim şu saçmalığa da ses çıkarmadınız:

Herhalde, duymayan-görmeyen-seyretmeyen kalmamıştır: İstanbul’daki AKP mitinginde, cübbeli-sarıklı biri mikrofonu eline almış, bangır bangır halka şunları söylüyor:  “Biliyorsunuz, ben her ay Beytullah’a giderim. Resulullah’ın mescidinde oturuyordum, ders yapıyordum. Rüyamda Davutoğlu’nu gördüm. Şurasında birim kodu yazıyor, burasında da başbakan yazıyordu. Ona başbakanlık resulullah tarafından verilmişti.”

“Hatip”in bu sözlerini yüzlerce-binlerce kişi dinliyor, kimseden ses çıkmıyor, yukarıdaki sözlere inanmış gibi gözüküyorlardı.

Ey iman ehli! Ey dindarlar! Ey “Elhamdülillah Müslümanım” diyenler! Ey imamlar, müezzinler, vaizler, müftüler, Diyanet İşleri Başkanı! Allah rızası için söyleyin, hatibin sözlerinde doğrunun kırıntısı olabilir mi?

x   x   x

Sualimize tek cevap gelmedi. Sadece burada değil, yüzlerce haber kanalında yazılıp çizildiği, ilgili video yayınlanmaya devam ettiği halde, kimseden ses seda yok. Şimdi, yeni soru şu:

Eğer hatibin sözlerine inanıyorsanız, Resulullah’ın verdiği görev neden ve nasıl geri alınabiliyor?

Hayır, hatibe inanmıyorsanız, neden “böyle şey olmaz” diye karşı çıkmıyorsunuz?

x   x   x

Günün çizgisi, hbrdr.com'dan…



Tarih: 05.05.2016 Okunma: 801

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?