Hoca'nın nefesiyle darbe

İsmail Hakkı CENGİZ - 19.07.2016

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Başarı ihtimali sıfır olan bu akıl dışı “darbe” girişimine nasıl cüret ettiler?

Demek akıl ve mantık devreden çıkmış!

Peki, onun yerine devreye ne girmiş?

Kişisel hırslar, bilhassa mistik bir inanç!

Hoca’nın nefesinin kuvvetine sonsuz “bağnaz” bir iman!

Dün, darbecilerin medyaya yansıyan resimleri içinde, Kara Harp Okulu’ndan arkadaşımı gördüm. Korgeneral rütbesinde… Hiç teklemeden (veya beklemeden) 2005’te Tuğ, 2009’da Tüm, 2013’te de korgeneralliğe terfi etmişti. Görüldüğü gibi, bütün terfileri mevcut hükümet döneminde…

Elbette terfileri sonuna kadar hak etmiştir. Çünkü çok çalışkan, çok düzenli ve disiplinli bir arkadaşımızdı. Aynı zamanda gayet mutaassıptı. Doğrusu, bu özelliğinden dolayı mevcut iktidarla uyumlu olduğunu ve rahatlıkla orgeneralliğe de terfi edebileceğini düşünüyordum.

Şu andaki görüntüye göre, bu korgeneral hükümete değil de Fetullah’a yakınmış, daha Türkçesi Fethullahçıymış!

Söz konusu korgeneral 40 yıldır üniforma giyiyor ve bu 40 yıl boyunca kanunların, nizamların, emirlerin dışına asla çıkmamıştır.

Peki, ne olmuş, nasıl olmuştur da bu kadar “sağlam” bir kişi, bu derece ağır bir suça karışabilmiş, kendi askerine, kendi polisine, kendi halkına, başta TBMM olmak üzere, ülkenin kurumlarına bomba yağdıranlardan, kanunsuz bir biçimde ülke yönetimine el koymaya kalkanlardan birisi olmuştur?

Bunun tek açıklaması var: Şeyhine kayısız-şartsız bağlılık. Hoca’nın emirlerine sorgusuz-sualsiz itaat… Bağlı olduğu cemaat liderine mistik bir inanç!

Bir cemaatin müritleri, şeyhlerinin Allah’la irtibatta olduğuna, O’ndan ilham geldiğine ( bunu “vahye” kadar ileri götürenler var) inanıyorlar. “Mübarek” ve “mukaddes Hoca”, “Allah bizimle” diyor, sürekli dua ediyor, okuyup-üflüyor. Hoca’nın duası “makbul” olduğundan, kabul edileceğine yüzde yüz iman var. Bu inançla da “korkacak” bişey kalmıyor. Çünkü Allah sizinle olunca, sizin karşınızda kim durabilir ki?

Koskoca generalleri harekete geçiren, işte o “mistik” inanç oluyor. Normalde, meslek hayatında gayet mantıklı, muhakemeli bir dimağa sahip olan korgeneral, iş cemaat meselesine gelince, aklı, mantığı devreden çıkıyor. Onların yerine “kör inanç” geçiyor.

21’nci asırda, 11’nci asrın Hasan Sabbah fedailerindeki akıl dışı, “bağnaz” bir iman!

Hoca, Okyanus ötesinden okuyup üfleyecek, “nefes edecek”, müritler de burada darbe yapacak!

Yani bu darbenin asıl yakıtı Hoca’nın nefesi!

Tabii yetmiyor nefes!

Çünkü Hoca tıknefes!

Çünkü hiçbir kuldan farkı yok… Çünkü hiçbir kulun diğerine üstünlüğü, hele mukaddesliği, mübarekliği söz konusu değil.

Çocuğu olmayan veya hasta-engelli çocukları için şifa maksadıyla Pensilvanya’ya, Hoca’ya giden zengin çiftler, Hakan Şükür’ün Fetullahçılığı geliyor aklıma!

Bunlar hangi akılla, hangi güdü veya dürtüyle gidiyor, “cemaatçı” oluyor, anlayamıyoruz.

Elbette Allah inancımız var, onun sonsuz kudretine ve “şifa” vereceğine inancımız tam… Ama dilek ve niyazlarımızı doğrudan Allah’a yöneltmeli değil miyiz? İslam’ın reddettiği “aracılar”a neden ihtiyaç duyuyor, hele onlara kutsallık atfederek bizim dilek ve niyazlarımızın onların duasıyla gerçekleşeceğine inanabiliyoruz?

Artık önümüzde çok açık-seçik, çok net bir örnek var:

Fethullah Gülen!

Yıllarca, “dokunan yanar” dokunulmazlığındaydı!

Onu, “dokunan yanar” hale getirenler, şimdi dünyanın en tehlikeli suçlusu olarak görüyorlar.

Onun ve başka cemaat ve tarikatların müritleri Gülen’in şu andaki “hâl”ine, “etkisi”ne, daha doğrusu etkisizliğine iyi baksınlar.

Onun okuyup-üfürmesi, “nefesi” darbenin gerçekleşmesine yetmemiştir. Onun nefesine güvenenler hem kendilerini, hem de pek çok masumun canını yaktılar. Memlekette de karmaşa çıkardı, milleti huzuru bozdular.

Umarız, bu korkunç girişimin akamete uğraması, hiçbir işin, problemin nefesle çözülemeyeceğini göstermiştir.

Allah, fizik ve doğa kanunları koymuştur: Kendini damdan bırakırsan düşersin, ya sakatlanır veya ölürsün; soğukta üşür, sıcakta terlersin. Su boğar, ateş yakar! Hiçbir şeyhin-şıhın nefesi bunları önleyemez, tersine çeviremez.

 

x   x   x

Günün çizgisi, Twitter’dan…


Tarih: 19.07.2016 Okunma: 860

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?