Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
edep.png'den...
Kur’ana uysak, Kur’an’ın emrettiği gibi Müslüman’ca yaşasak;
Gerek Türkiye, gerekse bütün İslam âlemi şu “geri kalmış” halde mi olurdu?
Sokak ve caddelerimizi pislik mi götürürdü yoksa tertemiz mi olurdu?
Alış-verişte, şimdiki gibi, hep eksik tartıldığı kuşkusu mu yaşardık yoksa ölçü ve tartıyı tam ve doğru mu tutardık?
Aldığımız her türlü malda “hile” olduğu, hile yapıldığı korkusu mu yaşardık yoksa içimiz tamamen rahat mı olurdu?
Bu kadar iş, maden ve trafik kazası mı olurdu yoksa kazalar son derece azalır mıydı?
Bu kadar büyük bir gelir dağılımı adaletsizliği mi olurdu yoksa herkesin işinin, aşının olduğu daha “adil” bir düzen mi olurdu?
Üniversite sınavlarında ortaya çıktığı gibi dört işlemi yapamayan, okuduğu cümleyi anlayamayan lise mezunlarımız mı olurdu yoksa nitelikli bir eğitim mi?
Hırsızlık, yolsuzluk, rüşvet, torpil, adam kayırma bu kadar yaygın mı olurdu yoksa sadece istisna haline mi gelirdi?
Kısaca, böyle düzensiz, huzursuz, emniyetsiz, birbirine tahammülsüz, fakr-u zaruret içinde bir ülke mi yoksa düzenli, güvenli, müreffeh bir ülke mi olurduk?
x x x
Kafamızı kaldırıp dünyaya şöyle bir bakınca, Kur’an’a uygun yaşanması halinde ulaşabileceğimiz her şeyin Batı’da olduğunu görüyoruz.
Allah Allah, onlar Kur’an’a uymuyor ama Kur’an’ın hedeflediği yere varmışlar…
Biz ise güya Kur’an’a göre yaşıyoruz ama onun hedeflediği toplum ve devlet olabilmekten çok uzağız!
Neden, nasıl oluyor bu?
Bu geri kalmışlığımızı “Cumhuriyet” rejimine, onun toplumu dinden uzaklaştırmasına bağlayacaklar çıkabilir. Onlara, Türkiye dışındaki İslam ülkelerinin içinde bulunduğu içler acısı durumu hatırlatırız. Cumhuriyet sayesinde hiç olmazsa İslam âlemindeki en iyi durumda olan ülkeyiz.
Bir şeyi daha hatırlatırız: Mehmet Akif’i!
Osmanlı’nın son dönemlerinde Avrupa’ya seyahat eden Akif’e, yurda dönüşünde oraları sorarlar. Akif, tarihe geçen muhteşem cevabı verir: “Dinleri var işimiz gibi, işleri var dinimiz gibi.”
Batı’nın ve Doğu’nun birbirinden farkı, işte, şu kısacık cevabın içindedir ve apaçıktır!
Biz diğer Kutsal Kitapların tahrif edildiğini söylüyoruz. Bu doğru olabilir ama Allah’ın indirdiği dinlerde (aslında tek din) öldürmeyeceksin, çalmayacaksın, yalan söylemeyeceksin, yardımsever olacaksın gibi genel esaslar aynıdır. Batı’da, laik düzende din dışı bir hayatları var gibi ama dinin emrettiklerini içselleştirmiş, kurumsallaştırmış ve artık dini günlük hayatlarından çıkarmış. Çünkü zaten, “işleri bizim dinimiz gibi” olmuş!
x x x
Günün çizgisi, twitter’dan…