EGE VE EFELERE HAKSIZLIK YAPIYORUZ!.. Hilmi ÇAKIR

GENEL HABERLER Misafir Yazar - 09.11.2016


Türkiye’nin yedi bölgesinden biridir Ege. Okul kitaplarından hatırlayın! Kıyıları girintili-çıkıntılı, dağları denize diktir. Bitki örtüsü, maki dediğimiz, dikenli bodur bitki türevleridir. Ege, bıkmadan usanmadan üretir de üretir ama, milli gelirden hak ettiği payı yeterince alamaz, alamasa da ağlamaz. Devlete bağlı ve saygılıdır. İhanet etmez ve ettirmez.

 

Okul yıllarımda; trenle İzmir’e giderken, şafak vakti, gün doğarken tarlalarda çalışan insanları gördükçe, bütün Türkiye’nin böyle çalıştığını sanırdım. O çağda, ülkenin diğer bölgelerini görmemiştim. Yıllar yılları kovalarken, ülkenin bütün bölgelerini görme ve oralarda yaşama şansına sahip olmuştuk. Mutlaka her bölge, kendine göre çalışıyor ve üretiyor. Bazı bölgelerin tembelliği had safhada!... Bazı bölgelerde ise, iklim müsaade etmediği için, üretim sınırlı kalıyor. Ege, her mevsimde, durmadan üretimi ile fark atıyor diğerlerine, değeri bilinmese de, farkında olunmasa da!..

 

Ülkenin, ihraç tarım ürünlerinin büyük çoğunluğu bu bölgenin emeğidir. Bir çoğumuz, bunun farkında  bile değiliz. Hani, ilkokul yıllarında kutladığımız yerli malı haftasını bilmeyeniniz var mı? Kuru üzüm, kuru inciri,  kapışarak yerdik. İşte bunlar, o bölgenin incileridir. Hele zeytini, zeytinyağı, sabunu bütün dünyaya ihraç olur. Mandalinası, ülkenin her yerinde sevilerek tüketilir.

 

Ege’nin pazarları bir başkadır. Sebze de ve değişik ot çeşitlerini diğer pazarlarda göremeyeceğiniz kadar zengindir. Bir demet maydanozu  bir TL’e alırken; Ege’de üç demeti bir TL’e alırsınız. Ucuzdur, çeşitlidir, tazedir, boldur. Neden?  Tükettiğinden daha fazla ürettiği için..

 

Efeler, Kurtuluş Savaşında ispatlamıştır kendilerini! Hasan Tahsin’le atılan ilk kurşunla başlamış, Yunan Mezalimine karşı, son kurşunlar da, yine İzmir’de denize dökerek ödetmişlerdir. Bu acıyı, Ege’li yediden yetmişe yaşamıştır. Tarih kitaplarından, Avrupa Birliği süreci hikayesinde, çıkarılan Yunan Mezalimini de, Efeler yaşamış, bedelini hem ödemiş hem de ödetmişlerdir. Onun için, bugün Ege’linin Cumhuriyet değerlerine ve Atatürk’e sahip çıkışı çok ama çok farklıdır. Keşke; diğer bölgelerimizde de bu duyarlılık aynı olsaydı, bugün Türkiye çok farklı bir konumda olurdu!..

 

Her mevsimde; üreten, devletine ve Cumhuriyetine sahip çıkan Ege’li; üretmeyen, ihanet eden, her şeyi devletten bekleyen, teröre destek veren, dış güçlerden ve emperyalizmden medet uman, biat edip, sorgulamayan/sorgulatmayanlarla; topraklarını siyanürle zehirleyen altın madencilerine canı pahasına sahip çıkan, Soma’da 301 evladını bir avuç kömür uğruna kara toprağın bağrına koyan Efeler aynı kefeye konmamalıdır ve konamaz. Hak ettikleri değeri, vicdan muhasebesi yaparak, ülkenin her vatandaşı, İzmir’in mandalinasını midesine indirirken, düşünmeli ve Sezar’ın hakkını Sezar’a vermelidir.

 

Hilmi ÇAKIR

8.11.2016

Tarih: 09.11.2016 Okunma: 889

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?