Son
Tahlilde; bu dünyada dehşetli bir hedonizm var maalesef. Her bir
insan teki kendi menfaatinin peşine düşmüş ve tekerine taş değmedikten sonra
keyfine bakıyor. Âlemin çarkına çomak sokulmuş, kimin umurunda. Siyonist
mantığı zımnen egemen olmuş; bana dokunmayan yılan bin yaşasın! Hayır, bu
olamaz, olmamalı, kardeş kardeşin derdine merhem olabilmeli, olabilmek için
gayret göstermeli. Biz Müslümanız bebeğim! Ben zengin olayım, dünya önüme
serilsin, çevremin işi tıkırında olsun, geride kalan ne yaparsa yapsın
zihniyeti tüm güzel değerlerimizi ıskat etmiş. Ki, haddizatında bizi bitiren,
tüketen, mahveden de budur. İşte günümüz insanı böyle ve onu bizler kendi
ellerimizle bu hale getirdik ve getiriyoruz maalesef. İnsanlarımızı kendi
ellerimizle yok ediyoruz, ateşe atıyoruz. Yandık ve yakıyoruz! Sefilane,
müptezel, pespaye konserlerde milyarlarca lirayı, halkın alın terini, iki üç
tane züppeye, aşüfteye, Batı kültürünün rezil borazanına veriyoruz. Neslimizin
terbiyesine harcayacak para bulamıyoruz ama neslimizi ahlaksızlığa sevk edecek
şeylere kolayca para buluyoruz. Oysa verilen para ortak hazineden ve kimsenin
buna hakkı yok. Böylece gençliği de tedricen yozlaştırıyoruz. Yazık ediyoruz.
Hem bozuyoruz hem de düzeltmeye çalışıyoruz ne kadarda mürai insanlar olmuşuz.
Madem düzelteceksin niye bozuyorsun, madem bilerek bozuyorsun niçin düzeltme
derdindesin. Maalesef ruhumuzu kaybetmişiz. Allah’ı, Önder’i, Kur’an’ı geride
bırakmışız. Son sürat koşuyoruz, nereye koşuyoruz soran yok. Göz göre göre
gençliğin ruhunu çalıyoruz. Evlatlarımızın katilleri oluyoruz. Onları diri diri
yakıyoruz. Bir gençlik yozlaşıyor, bozuluyor maddi ve manevi değerlerine
yabancılaştırılıyor, aciz ve zavallı bir av konumuna düşürülüyor. Bunu kendi
ellerimizle yapıyoruz. Menfaat uğruna gençliğe kıyıyoruz. Tükenen gençlik,
yarın zalim bir darbede, direnecek gücü kendinde bulamayacaktır. Bu asla
unutulmasın ve üzerinde derince düşünülsün derim naçizane fikrimce! Burada,
sadece cemaatlere matuf konuşuyorsun, din düşmanlarına niye bişey söylemiyorsun
diyemez kimse. Zira şeytan şeytanlığını elbet yapacak. Biz kendi
sorumluluğumuzu ifa etmekle yükümlüyüz. Şeytanın ne olduğu zaten malumumuz.
Bahse lüzum yok. Kimse böyle ucuz polemiklere sığınamaz ve kendini temize
çıkaramaz. Suçluyuz ve bunu erkekçe kabul edeceğiz ki düzelmek ve düzeltmek
için adım atabilelim. Partilerde düzelmeli, cemaatlerde düzelmeli, sivil toplum
kuruluşları da düzelmeli, insanlarımız da düzelmeli. En başta devlet düzelmeli.
En
Son Tahlilde; ahlaksız olduğumuzu itiraf edelim ve
düzelmeye-düzeltmeye çalışalım. Kuru bilgi sahibi olma derdinde olmayalım.
Ahlak krizinden kurtulmak için gayret sarf edelim. Hayatın gerçek gayesinin;
ahlaklı olmak, ahlaklı yaşamak olduğunun idrakine varalım. Bizi ahlakın
kurtaracağına iman edelim. Bozmaya değil, yapmaya can atalım. Ahlaksız
olmayalım. Ülkemizi, milletimizi, devletimizi, soydaşlarımızı ve dindaşlarımızı
düşünelim. Davamızın ne olduğunu ve ne yapmaya, niçin yapmaya çalıştığımızı
düşünelim. Ahlaklı olalım! Ahlaklı olalım! Ahlaklı olalım!
SÖZLER:
Duyarsız olduğumdan değildir sükûtum. Duyarsız kalacak
kadar hayvanlaşmadım. Çünkü insanım, vicdanım var ve hissediyorum ama ifade
edemiyorum. Ki, ne diyeyim? Ruhum cehennem alevinde cayır cayır yanıyor
olduğundan çığlıkları işitilmiyor sadece. Rabbim yanan yüreklere rahmetini
olduğu gibi bırakıversin. Âmin.
Bendeniz
Bir kadınla hayat kurup, o hayat son bulunca kadınını
öldürenleri öldürün. Sorguya gerek olmamalı.
Küçük kız çocuklarına tacizde bulunan, tecavüz eden
itleri öldürün. Sorguya gerek olmamalı.
Suçsuz, günahsız birini öylesine öldüren itleri öldürün.
Sorguya gerek olmamalı.
Fareli, böcekli vb. ortamda ekmek üretenin, lokanta
işletenin dükkânını ebediyen kapatın ve bir daha o şahsa asla ruhsat vermeyin.
Sorguya gerek olmamalı.
Sattığı malzemelerde domuz eti vb. kullananı, sattığı eti
ya da herhangi bir tüketim malzemesini sağlıksız üreteni, sağlıksız yerde
üreteni ebediyen o işten mahrum edin. Sorguya gerek olmamalı.
Mesela şu son yamyam tavuk üretimi olayı. Tahkikat
yapılmalı ve gerçekse acilen el konulmalıdır.
Lüzumsuz yerde sorgulama yapmayı iktiza eden kanunlar
lağvedilmelidir kesinlikle ve kesinlikle.
Tüm bunlar hayatımızda karşılaştığımız olağan şeyler.
Bu işlere acil çözüm bulunmalıdır.
Çözüm bulunmadığı takdirde her daim tereddüt içerisinde
bir yaşam olacaktır ama bu yaşam, yaşam olmayacaktır.
Bendeniz
Arakan'lı Müslümanlara duyarsız kalınmasın. Gerekirse
özel bir ordu gönderilip Myanmar denilen şeytani yaratık YOK edilsin. Ya da ne
bileyim bir yol bulunsun. Bu konuya muhakkak bir an önce en acil şekilde çözüm
bulunmalıdır. Zira dayanılmayacak boyuta erişmiştir işkence, baskı, soykırım,
tecavüz. Yeryüzünün her köşesinde zulüm altında inleyen Müslümanlara ilgisiz
kalınmamalı ve her gün muhakkak gündem yapılmalıdır. En azından insanlar
farkında olsun diye.
Bendeniz
""Bu hayat ne biçim bişey ya? Kim bu
insan?""
Bendeniz
‘’Hakikat, bütün acılara değer.’’
Albert
Camus
‘’İnsan, kendini hakikate adadığı, ruhunu hakikate açtığı
ölçüde insandır.’’
Sezai
Karakoç
‘’İncinmeden yaşamak, yaşamak değildir.’’
Muhammed
İkbal
''Ruhunuz acıyor mu? Hissetmeyen ruh acır mı?''
Bendeniz
""Kan, ter, yaş, acı, ıstırap, sürgün, yokluk,
yoksulluk, yoksunluk, ihanetler, ödenen bedeller, dosta sadakat, düşmana aman
vermemek, zaferler, ilme saygı, kitaba ittiba, keder, hüzün ama ille de hep
varoluş hep diriliş! İşte Türk'ün öyküsü ve türküsü budur. Hazin ama onurlu bir
öykü, acı ama derin bir türkü.""
Bendeniz
""Otağında ki kuduz iti boğmazsan eninde
sonunda seni boğdurur. Kuduz ite merhamet edilmez.""
Bendeniz
‘’Hayatım boyunca, yaptığım her işte, söylediğim her
sözde, velhasıl hayatımın her anında vicdanımı ortaya koydum. Hiçbir zaman
nefsi hareket etmedim ve nefsimi mutmain kılmak adına söz söylemedim. Ama
anlamadılar, çiğneyip geçtiler. Zira hiçbir zaman dünya derdinde olmadım ama
hep dünya peşindeydiler anlamayıp çiğneyenler. Çünkü vicdan hiçbir zaman önemli
olmadı bu topraklarda. Her zaman cüzdan, makam, şöhret önemli oldu. Vicdan;
eziklikti, gariplikti, çaresizlikti, zavallılıktı çünkü. Oysa işimize yarayacak
tek şey vardı; vicdan ve onun haykırışları. Hiç anlamak gibi bir derdimiz
olmadı. Oysa dinleseydik vicdanın haykırışlarını ve anlasaydık ne demek
istediğini her şey daha güzel olacaktı.’’
Bendeniz
""Aydınların misyonu topluma siyasi önderlik
yapmak değil, toplumu bilinçlendirmektir.""
Ali
Şeriati
""Müslümanlık görünmek değil,
olmaktır.""
Aliya
İzzetbegoviç
''"Tarihsizleşen insan anlamsızlaşır.''"
İhsan
Fazlıoğlu
""Bilimi ne kadar çok okursan oku,
uygulamıyorsan bilgisizsin! Bilgisiyle iş yapmayan kişi ne soruşturmacı ne de
bilgili sayılır. Üzerine birkaç kitap yüklenmiş hayvandan başka bir şey
değildir. O beyinsizin üzerinde odun mu var, defter mi var haberi
yoktur.""
Sadi
Şirazi
""Birgün gerçeği öğreneceksiniz, o zaman gerçek
hepinizi delirtecek.""
Huxley
""O kadar cahilsiniz ki; dininiz var diye
ahlâka ihtiyacınız kalmadığını sanıyorsunuz.""
Nikola
Tesla
""Muhammed a.s. güzeldi fakat manken değildi.
İyi idi fakat enayi değildi. Cesurdu fakat acımasız değildi. Akıllı idi fakat
filozof değildi. Basiretli, fakat hayalperest değildi. Israrcı idi fakat inatçı
değildi. Bilge fakat ukala değildi..!""
Aliya
İzzetbegoviç
""Hakiki vatansever, vatanını diğerlerine üstün
tutan değil, vatanının sözkonusu övgüye (üstünlük övgüsüne) mazhar olmasını
sağlayacak şekilde hareket edendir. Bu kişi, övgü ve ihtişamdan ziyade
vatanının değer ve saygınlığına riayet eder.""
Aliya
İzzetbegoviç
""Ey utancın kara eşekleri üzerinde tarihin
“şehadet” meydanlarından kaçan kurtlar, tilkiler, paraya tapan hırsız fareler!
Ve siz ey ağızlarını toprağa gömmüş adi koyunlar! Ey ortadan kaybolmuşlar!
Beyinsizler! Pislikler! Aranızda insanın yüzünü hatırlayan var mı? Onu
görebilecek, onu yeniden tanıyabilecek gözler var mı?""
Ali
Şeriati