YÜREK TİTREMESİ...

Özgür DENİZ - 17.12.2016

""Bu dünyada önce münafıkların boynunu vuracaksın! Çünkü münafık kuduz it gibidir, şeytanın sadık uşağıdır.""

 

Bendeniz (ÖZGÜR DENİZ)

 

’’’’Sevgi yaratıcıdır. Sadece sevin. Yürekten sevin. Gerçekten sevin. Ruhunuzla sevin. Samimiyetle sevin. Seviyormuş gibi yapmayın. Sevgi yaratıcıdır, yaşatıcıdır, bilin ve unutmayın!’’’’

 

Bendeniz

 

Allah'ım! Bu kış kıyamet gününde, gariplere yardım et, çocuk bedenlerini merhametinin ve sevginin sıcaklığıyla ihata et. Yeryüzünde zulme uğramış, yuvasız kalmış kullarının tenlerine soğuk değdirme. İmkan sahiplerine insaf ve merhamet nasip et. Amin.

 

Bendeniz

 

""En acı hayatta, en acı ölümde yoksullar için. Niye? Yoksullar yaşarken kompradorlar için yaşarlar, ölürken yine kompradorlar için ölürler. Nasıl? Ne garip!""

 

Bendeniz

 

‘’Dağ’’ isimli bir film var. İzlenmeli. Bir askerin ruh halini duyumsayabilmek, hissedebilmek, algılayabilmek, anlayabilmek, kavrayabilmek için. Özellikle vatan hainleri izlemeli. Şu bildiğimiz vatan hainleri değil hani. Onlar zaten seciyeleri gereği haindirler ve hainliklerini yaparlar. Çünkü onlar yedikleri mamanın hakkını vermek için görevlerini yapacaklardır. Onları itham etmek alıklıktır. Vazifesini bihakkın ifa etmeyen vatan hainlerini kastediyorum. Bu toprağın ekmeğini yiyip, suyunu içen, bu topraktan kazanıp ama bu vatana borcunu namusluca ödemeyenleri kastediyorum. Belki vazifelerini bihakkın yapmak gibi bir hissiyat uyanır içlerinde. Özellikle ve özellikle de komprador pezevenkler izlemeli.

 

Bendeniz

 

‘’Eğer bu devlet Müslüman Türk Devleti ise, ki öyle olduğuna inanmak istiyorum. Bu garip milletin hazinesini komprador pezevenklere asla soydurmaz, bu garip milletin terini, kanını, yaşını komprador pezevenklere ve piçlerine peşkeş çekmez. Yenilen haklar, midelere inmişse bile o midelerden o hakları söküp çıkarır ve iade eder. Onlara karşı en ağır yaptırımları uygular. Alacağı vergiyi kuruşu kuruşuna tahsil eder. Onlara yardakçılık yapıp, onların yanında itibar görmek için kahpelik yapan devlet görevlisi olursa, onu darağacında sallandırır. Devlet ezilenlerin yanında yer almalı. Kapitalizm sorunu çözülmeli. Bilakis bu ülkede iç huzuru asla sağlanamaz. Bu milletin evlatları elbette vatanlarını severler, vazifelerini bihakkın ifa ederler ama yürekleri acıyarak yaparlar bunu. Yoksullar çalışacak ve ölecekler ama komprador pezevenkler, piçleri ve maşaları dem sürecekler ve yaşayacaklar öyle mi? Öyle değil, öyle olmamalı, bu çıldırtan paradoks çözüme kavuşturulmalı, hem de isticalen. Bir devletin, en hayati vazifesi ve payidarlığının garantisi; adalet dağıtmasıdır!’’

 

Bendeniz

 

Çözemediğim, eksik kalan bir şeyler var bu dünyada. Duraklayıp, düşünceler üşüşüverdiğinde beynime, boğuluyorum. Beynimin göklerinde acayip bir fırtına esiyor, bir türlü dindiremiyorum. Çözmek istiyor muyum, istemiyor muyum bilmiyorum. Çözülür mü, çözülmez mi onu da bilmiyorum. Ama kesin olarak eksik kalan bir şeyler var. Çıldırıyorum ama o eksiği bir türlü ifadelendiremiyorum, hissediyorum belki ama ifade edemiyorum. Niye çözmek istiyorum bilmiyorum. Yok yok biliyorum. Hayır bildiğimi sanıyorum. Bilmezlikten mi geliyorum yoksa? Niye bunca insan akıntıya kapılmış giderken, ben durup böyle garip şeylerle meşgul oluyorum ki? Bunu da bilmiyorum. Neyi, niçin çözmek istiyorum ki? Kimim ben? Nerden geldim? Kendimi burda nasıl buldum bilmiyorum. Belki de anlayamadığım için bilmediğimi düşünüyorum. Yok yok biliyorum ama bilmediğim noktalar da var gibime geliyor. Hayır bildiğimi sanıyorum. Her şey garip bu dünyada. Ben bir yabancı gibiyim. Sanki her şey bana yabancı gibi bir acayip geliyor. Anlamsızlık sarmış her yanımı. Anlam arıyorum, tam buldum derken yine anlamsızlık bir anıt gibi dikiliveriyor karşımda. Çıldırıyorum ama çaresiz kalıyorum. Bakıyorum bakıyorum göremiyorum. Düşünüyorum düşünüyorum bulamıyorum. Sadece hissediyorum ama hissimi de ifade edemiyorum. O eksik hep orada duruyor, ben de yüreğimde onunla yaşıyorum. Birgün ifade edeceğim sanki ya da ölüp gideceğim ifade edemeden. O eksikle sonsuzluğa uçacağım gibi sanki! Çözemediğim, eksik kalan bir şeyler var bu dünyada.

 

Bu dünyada manyak bir dindarla, manyak bir dinsiz arıyorum. Benim düşündüğümün ötesinde düşünecek, benim söylediğimin ötesinde şeyler söyleyecek, ben hiçleşeceğim yanlarında. Ki zaten bir şey bilmiyorum. Megolamanyak değilim elbette. Sadece arayanım. Bulsam da arayanım, bulmasam da. Ama düşünenim elbette ilk anda. Sorularım var ve sorgularım. Sorularıma manyak cevaplar verecekler. Sorgularıma tahammül edecekler. Dertleri dindar ya da dinsiz yapmak olmayacak. Aranılanı bulmaya aracı olmak olacak. Sonsuz bir doğallık, dürüstlük ve samimiyet içerisinde olacaklar. Beyinleri bir anlamda boş olacak. Yani nefislerine yenilmeyecekler. Hazır bilgiyle gelmeyecekler. Bencilliği geride bırakacaklar. Sadece ve sadece olan ne ise onu anlatacaklar. Buldukları kendi lehlerine olmasa da anlatacaklar. Bulduklarını haykırmaktan korkmayacaklar. Olabildiğince namuslu olacaklar. Olguları ve olayları tetkik ederken ulaştıkları netice kendi aleyhlerine olsa da anlatmaktan geri durmayacaklar. Yani dinsizse ve olguları araştırırken ulaştığı netice dindarlara yarayacaksa bile söylemekten imtina etmeyecek. Ya da dindarsa ve olguları araştırırken ulaştığı netice dinsizlere yarayacaksa bile söylemekten imtina etmeyecek. Elbette bir dindar var Ali Şeriati gibi ama ben bu çağda, yaşadığımı hissettiğim şu zamanda bir dindar arıyorum. Ve işte bunu bulacağımı biliyorum. Belki eksik kalan şeyi asla tamamlayamayacağım ama aradıklarımı da bulacağım. En azından ruhumun acılarını bir parça dindirecek aradıklarım. Eksik olansa, belki de kaderin hükmüdür!

 

Bendeniz

 

""Sıkıntı var, boğuntu var, tedirginlik var, çirkinlik, yalan, ihanet, her şey var. Ama hep umut var her şeyin içinde.""

 

Edip Cansever

 

""Kur'anı Kerim bir millet için her türlü değişimin ve düzelmenin ön şartının iç değişim olduğunu ifade eder.""

 

Aliya İzzetbegoviç

 

""İlle de, “uyan ey akıl, ey vicdan, ey insanlık!” diye bağırmak mı gerekmektedir?""

 

Sezai Karakoç

 

""Kalbi kırılanın, sözü sert olur.""

 

Sadi Şirazi

 

""Karıncanın elinden tanesini kapan kuş alçaktır.""

 

Sadi Şirazi

 

""Kan kokusu almış bir köpek balığından daha tehlikelisi, petrol kokusu almış Amerikan emperyalizmidir.""

 

Bernard Shaw

 

""Şu düşündürücü çağımızda, daha da düşündürücü olan, bizim hala düşünmüyor olduğumuzdur.""

 

Martin Heidegger

 

""Sevgili insanlık! Bir çocuk masumiyetiyle, bir kez daha 'elma' diyorum. Ne olur çık ortaya artık.""

 

Oğuz Atay

Tarih: 17.12.2016 Okunma: 845

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?