Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Normalleşiyoruz demektir!
Çünkü İstanbul’da, gayrimenkulün gerek satış fiyatları, gerekse kira bedelleri aşırı yüksek.
Konuyu, uzun yıllardır İstanbul’da bu işi yapan iki tecrübeli emlakçıyla görüştüm. Her ikisi de bilhassa, son 3 aydır, aşırı bir durgunluk yaşandığını söylediler.
Tabii kira fiyatları doğrudan doğruya dörtte bir oranında düşmüyor… Uzun süre zam yapılmıyor veya yavaş yavaş düşüyor.
İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizamettin Aşa’nın, 21 Mart 2017’de, medyada yayınlanan “İstanbul’da kira fiyatları %25 geriledi” tespiti üzerine konuya eğildim.
Emlak işi yapanlarla konuşmamın yanı sıra, kendim de emlak satın alma ve kiralama sitelerinden fiyatlara baktım. Herkes bakabilir… Arama motoruna “İstanbul’da satılık veya kiralık konut” yazarak girince, karşınıza çarşaf çarşaf listeler çıkıyor.
Bu fiyatları görünce, “iyi ki fiyatlar yüzde 25 düşmüş” diyorsunuz… Bir de düşmemiş olsa nasıl olacaktı, acaba?
Başta İstanbul olmak üzere, büyük şehirlerde emlak fiyatları aşırı yüksek… Bu aşırılık bütün dengeyi bozuyor… Çünkü kira ücretleri ekonominin bütün çarklarına yansıyor. Piyasayı anormalleştiriyor.
Onun için, emlak fiyatları ne kadar düşerse memleket o kadar normalleşmiş olacak. Fiyatlar halen çok şişkin. Nitekim Nizamettin Aşa, “emlak fiyatları, olması gerekenin çok üzerinde, bazı bölgelerde %50’nin üzerinde” diyor.
Ayrıca, piyasada gittikçe kendini hissettiren bir durgunluk da var.
Bu durgunluk, İstanbul’daki “anormal” emlak fiyatlarıyla daha da derinleşebilir.
Kiraların %25 düştüğü doğru olsa bile bu çok yetersiz. Daha makûl seviyelere inmeli…
Ki hem emlakçılar iş yapabilsin, hem işyeri açmak isteyenler yer tutabilsin, hem de şu anda çalışmakta olanlar işlerini sürdürebilsin.
Yoksa bu “anormal” fiyatlarla çarkların dönmesi mümkün değil.
Türk ekonomisinin lokomotifi olan İstanbul’da çarklar durmamalı!
x x x
MUHALİFLER MEDYAMIZ YOK DİYE ÜZÜLMESİN
“Sosyal medya” çıkalı, gazete-TV-Radyo’dan oluşan “eski medya” önemini yitirmeye başladı.
Akıllı telefonlarla birlikte ise, klasik medya kesinlikle ikinci plana düştü. Bunu kanıtlayan haber, 23 Mart 2017 tarihli BBC Türkçeden…
Aydın ve ilçelerinde, MHP’lilerle halkoylaması meselesini konuşan Efe Öç, araştırmasının bir yerinde şunları yazıyor:
'Bahçeli, AKP'nin yanında neden durduğunu anlatamadı'
İlçenin (Buharkent) tren garına yakın bir başka kahvede 'hayırcılar' oldukça ağırlıkta.
Burada konuştuğum kişiler de özellikle sosyal medyada dolaşan ve Erdoğan'ın eski ifadelerine ait videoların yakından izlendiğini söylüyor.
60'lı yaşlarının ortasındaki bir ilçe sakini, cebinden çıkardığı telefonu göstererek, "artık her şey internette, unutmuyoruz" diyor.
Görüldüğü gibi, medyamız yok diye yakınmanın hiç anlamı yok… Sosyal medyayı etkin kullanın!
Çocuklara da, gençlere de, ninelere-dedelere de ulaşın!
x x x
Günün çizgisi, Twitter’dan…