Derin devlet referandumun neresinde?

İsmail Hakkı CENGİZ - 29.03.2017

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.


Baştan söyleyeyim, bilmiyorum, bulmaya çalışıyorum, bir…

“Komplo teorileri”ne takılan, hayatı ve olayları onlarla açıklamaya çalışan biri değilim, iki.

Elimde, 2005 basımlı, “DERİN DEVLET” adlı bir kitap var. Buradaki bilgilere, görüşlere göre, günümüzün siyasî analizini yapmaya çalışıyorum.

Kitabın kapağında Ömer Lütfi Mete ve Mahir Kaynak isimleri var.

Hatırlatayım: Ömer Lütfi Mete, 59 yaşında 2009’da kaybettiğimiz şair ve yazardı. Son olarak Sabah Gazetesi’nde yazıyordu. Fikir namusuna bütünüyle güvendiğim bir yazardı.

Mahir Kaynak, 81 yaşında, 2015’te kaybettiğimiz, eski subay, iktisat profesörü, MİT’çi ve yazardı. Son yıllarında, ölümüne kadar Stargazete’de yazdı. Yazılarında, “kâhinlik yapmadığını, olayları analiz ettiğini, %60-70 oranında isabetli olursa başarılı sayılması gerektiğini” belirtirdi.

Görüldüğü gibi, her iki yazar da son yıllarında iktidara yakın gazetelerde yazmışlar.

Daha ilginç bir husus var: Bu iki değerli kalem, Cem Küçüke konuşmuş. Yani “Derin Devlet” kitabını, Kaynak ve Mete’yle ayrı ayrı mülakat yaparak Cem Küçük hazırlamış ve yayınlamış.

Cem Küçük, şu anda nerede yazıyor diye aradığımda, karşıma, internetteki son yazısı olarak, 08 Nisan 2016 tarihli Stargazete’deki yazısı çıkıyor. Her gün TV ekranlarında gördüğümüz, iktidara en yakın yazar, yaklaşık bir yıldır gazete sütunlarında yok. Tuhaf!

Bu açıklamaları, şimdi vereceğim bilgilerin, iktidara yakın yazarlarca ortaya konduğuna dikkat çekmek için yaptım.



x   x   x

DERİN DEVLET VAR MI?

Kitabın alt başlığı “Tanımlanamayan Güç”!

Haddizatında, bu alt başlık çok şeyi açıklıyor. Bir “güç” var ama tanımlanması hayli zor.

Ömer Lütfi Mete, “derin devlet” tabirini ilk defa Mahir Kaynak’ın kullandığını söylüyor. Devamla, “Bana kalırsa, dünyanın en sağlam derin devleti İsrail derin devletidir. Belki de yok denecek kadar zayıf olanı da Türkiye derin devletinin odağı ya da odaklarıdır.”

Cem Küçük’ün, “Bir derin devlet nasıl yapılanır, üyeleri kimlerdir?” sualine, Mete, Özetle, “Bizim derin devlet dediğimiz şey Gladio’dur, vaktiyle NATO’dur. NATO örgütüdür, dolayısıyla bunun yerli kat sayısı her zaman tartışmalıdır. O zaman NATO’nun derin devleti Amerikan derin devletidir. Hiç şüphe yok. Türkiye’deki de Amerikan derin devletinin bir şubesi olmuştur.” diyor. (S.14)

Şimdi, bu konularda Mahir Kaynak’ın söylediklerine bakalım: Cem Küçük’ün, “Derin devlet kavramı ülkemize nasıl girdi?” sualine karşılık, Kaynak, “Derin devlet, benim bildiğim kadıyla 1995’e kadar telaffuz edilmemişti. 1995 yılında Nabi Avcı’yla (Şimdiki Kültür ve Turizm Bakanı, İHC) Kanal7’de bir röportajda şunları söyledim: ‘Türkiye’de derin devlet yok ve Türkiye’nin problemlerinin en önemli kısmı, böyle derin bir yapının olmamasından kaynaklanıyor.” Kaynak, ABD ve Rusya’daki derin devlet örneklerini veriyor.

Cem küçük soruyor: “Siyasî erke bağlı mıdır?”

Cevap, özetle: “Hayır, siyasî erke bağlı değildir. Siyasî erk, daha doğrusu vitrinde gördüğümüz siyasî figürler, onların verdiği kararların uygulayıcısıdır. ‘Bu o kadar kolay mıdır?’ sorusunun cevabı şudur: Bütün kitle iletişim araçları elinizdeyse, bunları istediğiniz gibi yönlendirebilirsiniz.

Ama bu yetmeyebilir. Ondan sonra seçim oyunları başlar. Eğer Cumhuriyetçilerin kazanması isteniyorsa, yeşilleri temsilen Ralph Rader seçime girer ve Demokratların oyunu azaltır üç beş puan. Demokratlar kazanacaksa Rader seçime girmez. Başka bir örnek vermek gerekirse; Türkiye’de son seçimlerde (Kasım 2002 seçimleri, İHC) AK Parti’nin birinci parti olacağı ama tek başına iktidara gelemeyeceği görüldü. Bunun üzerine, DYP ve MHP’nin baraj altına itilmesi için bir formül geliştirildi. Genç Parti oluşturuldu alelacele ve yüzde 7 oy aldığı için DYP ve MHP barajın altına indi. Yüzde 30’u biraz aşan oyla AKP, yüzde 60’ın üzerinde milletvekili çıkardı.”

En kritik soru: “Hangi derin devletin işi bu?”

Cevap: “Bu dışarının işidir. Böylece, bir halk istenilen istikamette yönlendirilir.”

x   x   x

EVET diyen kimileri aslında, hayır; HAYIR diyen kimileri de, evet diyor olabilir!

18 gün sonra, 18 Anayasa maddesi değişikliği için sandığa gidiyoruz. Bunun sonucunda ne çıkarsa çıksın, fazla bişey değişmeyecekse, “derin güçler” hiç devreye girmemiş olabilir.

Fakat sonuçlardan birinin, “evet” veya “hayır”ın, önemli değişiklikler getireceği bekleniyorsa, hiç kuşkusuz derin güçler iş başındadır.

Elbette görünmemektedirler ve nasıl bir “yönlendirme” yaptıklarını anlamak da son derece zordur.

Bir örnek vereyim:

1983 seçimlerine, Milli Güvenlik Konseyi (MGK) yönetiminin ağır baskısı altında ve sıkıyönetim şartlarında gittik. Tek kanallı TRT tamamıyla Kenan Evren’in kontrolünde ve güdümündeydi. Gazeteler ise Konsey’in kaş çatacağı bişey yazamıyorlardı.

Siyaseti, mutlak olarak MGK tasarımladı, hoşuna gitmeyen partiler ve adaylar yasaklandı. Nihayet 3 partiye izin verildi. Solda(!) bir parti, Halkçı Parti; sağda ise biri başında emekli bir orgeneral bulunan Milliyetçi Demokrasi Partisi (MDP), diğeri de Özal’ın başkanı olduğu Anavatan Partisi olmak üzere iki parti…

Konsey’in doğal olarak “MDP’yi desteklediği” inancı pompalandı. Veee seçimlerden bir gün evvel, Kenan Evren, tek kanallı TRT’de, “vatandaşların, 12 Eylül anlayışını devam ettirecek partiye oy vermelerini” istediği bir konuşma yaptı. Buradan açık olarak işaret ettiği parti MDP idi.

Ertesi akşam sandıklar açılınca görüldü ki Evren’in işaret ettiği(!), E.Orgeneral Turgut Sunalp’ın partisi ancak 3’ncü olabilmişti.

Daha sonra, Kenan Evren’in aslında Turgut Sunalp’tan hiç hoşlanmadığı, eğer seçim öncesi ondan bahsederse, artık demokratik düşüncelerle oy verecek olan seçmenin, tam tersini yapacağını hesap ettiği söylendi.

Bugün de olanlara, söylenenlere, davranışlara dikkatle bakmak lâzım!

Millette, bazı konuşmacıların söylediğinin tam tersini yapacak bir eğilim gelişiyor olabilir mi?

Ve “küresel derin devlet” Türkiye’de ne ister, nasıl bir yönetim ister?

 

x   x   x

Günün çizgisi, Twitter’dan…



Tarih: 29.03.2017 Okunma: 828

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?