Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
15 yıllık sevgili tek parti iktidarımız, kendisinden evvel hiç “yol” yokmuş gibi konuşuyor. “Yol” kavramını kendisi icat etmiş, bütün yolları kendisi yapmış gibi yollara sahipleniyor.
Oysa “Yol”dan türetilen kelimeler saymakla bitmez. Mucizevî anlamlar yüklüdür: Ondan türetilen ve birbirine zıt gibi gözüken “yollu” da olumsuz, “yolsuz” da olumsuz anlamdadır. “Yola geldi”, “yoldan çıktı” gibi, “yol”la ilgili tamlamaları falan sayacak olsak kitap yazılır. Yol konusundaki bu kadar zengin edebiyat, herhalde 15 yılda oluşmadı.
Sanırım, kendilerinden evvel de “yol” vardı!
1968-69 yılları… Çocuğum… Sandıklı’nın yemyeşil şehir parkında oturuyorum. Yan masada 8-10 kişilik bir grup var. Adalet Partisi’nin, Sandıklılı milletvekili Ali İhsan Ulubahşi’yi aralarına almış sıkıştırıyorlar. İhsan Bey, “Bize, ne yaptınız diye soruyorlar. Biz hiçbir şey yapmadıysak YOL yaptık, YOL’dan daha büyük hizmet mi olur?” diyor.
Demek o yıllarda yol varmış. İktidar büyük yol hizmetleri yapıyormuş.
Memlekette ondan evvel de “yol” olduğu, 1950-60 döneminde, Demokrat Parti’nin Başbakanı Menderes’e, ABD Başkanı’nın “siz otomobil sanayiiyle uğraşmayın, biz size ucuza veririz. Siz YOL yapın” dediği, DP’nin bol bol “yol” yaptığı, İstanbul’daki “Millet” ve “Vatan” caddelerinin o dönemden kaldığı iddia edilir.
Peki, ondan önce de “yol” var mıymış?
Varmış, herhalde, bakın:
CHP’NİN DÖŞEDİĞİ TAŞLAR
“Yürüyüş yapıyorsunuz ama bunun için duble yolları kullanıyorsunuz” tepkisi sunan yürüyüş karşıtlarının, “türban eylemleri” sırasında bulundukları Beyazıt meydanının taşlarını 1940’larda CHP’nin döşediği bilgisi söz konusu kesimde hayal kırıklığı yarattı.
Ozan Süslü, Leman, 05 Temmuz 2017
x x x
“Yol” deyince, Arif Nihat Asya’nın (1904-1975), “Yollar” başlıklı muhteşem şiirini anmadan geçmek olmaz. Buyurun, sadece birkaç dörtlüğü:
Kendine yorma her şeyi,
Kendi için güzel, iyi,
Zorlamadan mesafeyi,
Yolları sıkmadan yürü.
Hükmü mü var boyun, enin,
İçten açıksa yelkenin,
Yollar içindedir senin,
Yollara çıkmadan yürü.
Yolcu kıyar mı basmağa,
Laleye, güle, zambağa,
Öyle hafifle toprağa,
Gölge bırakmadan yürü.
x x x
Günün çizgisi, Twitter’dan…
"Çam yüz yılda bir çiçek açar" Nevval Sevindi