Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
15 Temmuz kalkışmasının bastırılmasında kilit rol oynadığı belirtilen Özel Kuvvetler (ÖK) Komutanı Korgeneral Sezai Aksakallı, merkezi Gelibolu’da bulunan 2’nci Kolordu Komutanlığı’na tayin edildi.
İkinci Kolordu, Yunanistan sınırında… Birlikleri Yunanistan sınırını, Saroz Körfezini ve Çanakkale Boğazı’nı korumakla görevli… Bendeniz de o birliklerde 6 yıl görev yaptım.
Paşa’nın tayini, bana çok normal bir atama gibi gözüktü… Fakat söz konusu atama, medyada ve sosyal medyada inanılmaz bir deprem yarattı. Akıl almaz yorumlar yapıldı.
Yorumlar içinde, bana en ilginç geleni, kıdemli medyacı Ardan Zentürk’ün bir tek cümlesi oldu. Sosyal medyayı da etkin kullanan medyacı Zentürk, twit’inde aynen şunu yazdı: “Aksakallı’nın Batı’ya tayini ABD’ye doğrudan mesajdır: Suriye ile birlikte Bulgaristan ve Romanya’ya yaptığın yığınağı izliyoruz tedbirliyiz.”
Bu cümleyi okuyunca soruttum kaldım!
Muhteşem, muazzam, mükemmel, müthiş!
Bu feraset,
Bu uyanıklık,
Bu jeopolitik zekâ,
Bu jeostratejik derinlik karşısında ben şapka çıkarırım, arkadaş, dedim!
Bence, şapkanız varsa siz de çıkarın!
Öte yandan, fırsat, bu fırsat!
Bu kıdemli ve allame medyacıyı bulmuşken aklımıza takılan soruları soralım…
Ki bizi aydınlatsın!
Misal, Zekai Paşa’nın ayrılmasıyla boşalan, Özel Kuvvetler Komutanlığına, neden yine bir korgeneral, hatta bir tümgeneral bile değil de bir tuğgeneral atandı? Bu özel birliğin komutanlık kadrosu, neden iki derece birden indirildi?
Fırat Kalkanı Harekâtı gibi, tarihî bir sınır ötesi harekât yapan birliğin önemi mi azaldı?
Suriye’ye yeni harekâtlar yapılabileceği gündemdeyken, bu tenzili rütbenin anlamı nedir?
Biz bilmiyoruz… Ardan Zentürk mutlaka biliyordur.
Anlatırsa öğreneceğiz!
x x x
FAYDALI KOLA
3 yıl önce, “Coca-Cola içme ey Müslüman” şeklinde manşet atıp kolayı kötüleyen ve bu günlerde, Coca-Cola’nın yararları hakkında haber yayınlayan Akit, “Cola zero iyiymiş ya… Şeker yok ya… Kilo yapmıyo”.
Ozan Haber Ajansı (OHA!), Leman, 16 Ağustos 2017
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, LEMAN’DAN, 16 Ağustos 2017…
x x x
Zalim Esad Hâlâ Nasıl Ayakta Kalabiliyor?
“Zulüm ile abat olanın akıbeti berbat olur”.
Asıl zalim, baba Esad’dı! Miras ondan şimdiki Esad’a, oğul Beşşar Esad’a kaldı.
Zulüm, 47 yıldır sürüyor ama bunların akıbeti henüz berbat olmuş değil. Her ne kadar ülke karmakarışıksa, muhtemelen Beşşar’ın uykuları kaçmaktaysa da zulüm saltanatı sürmekte…
Suriyeliler 6 buçuk sene evvel isyan etti…
Bu isyana Batı ve Türkiye destek verdi… Ülke baştanbaşa yangın yerine döndü fakat Esad dimdik ayakta kalmayı başardı!
Bunda, Rusya ve İran’ın desteği elbette büyük rol oynadı… Fakat bir zalimi iktidarda tutmak için sadece dış destek yeter mi? Üstelik başka büyük dış güçler de yıkmaya çalışırken.
Bu dış güçlerin birbirini dengelediğini kabul edelim!
Beşşar’ı iktidarda tutan, esas unsur Suriye’deki iç dinamikler olsa gerek!
Çünkü isyancılarla, silahlı muhalefetle, hatta IŞİD’le savaşan bizzat rejim güçleri… Yani Esad’ın ordusu…
Soru şu: Bu kadar can kaybına, Suriye’nin bu kadar boşalmasına, halkın “büyük bölümü”nün isyanına rağmen, Esad, orduya nasıl asker bulabiliyor?
Bir “büyük” muamma!
19 Ağustos Cumartesi gecesi, El-Cezire, Suriye’deki Türkmen savaşçıları gösteriyordu. Yarım saati aşan programda, Türkmenler, Esad’ın zulmünü, isyanlarının sebebini anlattılar. Programda kendi seslerine yer verildi. Gayet güzel Türkçe konuşuyorlar, İngilizce alt yazıyla sunuldu.
Onları dinleyince, Esad’ın zulmünün dayanılmaz olduğunu, bütün Suriye’yi kapladığını görüyorsunuz. Nitekim neredeyse eli silah tutan herkes “muhalif” olarak silaha sarılmış vaziyette. Hal böyleyken Esad nasıl oluyor da düşmüyor?
Programda, Türkmenler, “Özgür Suriye Ordusu (ÖSO” şeklinde tanıtıldı. Yerleri bildirilmedi.
ÖSO denilince tabii insanın aklına “Fırat Kalkanı” harekâtı geliyor… Fırat Kalkanı’na Türkmenler de katılmış mıydı? Öyle olduğunu umuyorum. Eğer öyleyse, geçen yılki harekâtın başarısı daha anlamlı ve değerli hale geliyor. Fırat Kalkanı’yla sınırdan El-Bab’a kadar çok önemli bir yer tuttuk. Buralar Türkmen kardeşlerimize emanet edildiyse, oradaki başarının değeri bir kat daha artar, bizim de içimiz rahat olur.
Tabii bir soru daha; biz Fırat Kalkanı’nı Rusya’nın onayıyla yaptık… ÖSO, rejime karşı olduğuna göre, Rusya böyle bir harekâta neden ve nasıl onay verdi?
Suriye’de, Esad’ın hâlâ ayakta kalabilmesi nasıl anlaşılamıyorsa, Rusya’nın yukarıda değinilen tutumu da pek anlaşılır değil!
Suriye’de, daha pek çok anlaşılamayan husus var!
Oyun içinde oyunlar var.