Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür
Her şey dünyanın gözü önünde cereyan ediyor. Böyle bir iletişim dünyasında sahte haber yapılabilir mi?
Evet, yapılabilir… Hem de bol bol! Haber sahte değilse bile abartılabilir, kitleler kışkırtılabilir, kullanılabilir, yönlendirilebilir. Haber istismar edilip dünyanın algısıyla oynanabilir.
Belki, en önemlisi, “zamanlaması” ayarlanabilir!
18-19 gün sonra, ülkemiz için “beka sorunu” olan bir referandum yapılacak… Barzani, “ikinci İsrail devleti”ni, hatta kimilerine göre, “Büyük İsrail”i kurmak için harekete geçiriliyor. Bizim bunu konuşmamız, tartışmamız, bütün enerjimizi, vaktimizi buna harcamamız, referandumu engellememiz lâzım değil mi?
Peki, biz neyi konuşuyor, zaman ve enerjimizi nereye harcıyoruz?
Myanmar’ı, Arakan’ı, oradaki “Müslüman katliamı”nı konuşuyor, enerjimizi oraya harcıyoruz.
Böyle bir “tesadüfün iğne deliği” olabilir mi?
Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşad Salihi (Yeniçağ'dan)
TESADÜF MÜ YOKSA MÜKEMMEL BİR “ZAMANLAMA” MI?
Barzani’nin “bağımsızlık referandumu” sadece “bekamızı tehdit” eden bir girişim değil… Aynı zamanda, Kerkük’ün tamamı, Musul’ın kırsal kesimi gibi kadim Türk topraklarını da içine alan bir işgal girişimi!
Başta petrol olmak üzere verimli kaynaklara el koyma girişimi…
Irak’taki Türkmen varlığını yok etme, bitirme hamlesi!
İşte, Türkiye’nin bunu görmesi perdelenmek, bunları konuşması engellenmek isteniyor. Türk halkı hiç olmazsa referandum yapılana kadar uyumalı, dikkatini Kerkük’ten, Türkmen kentlerinden ve Türkmenlerden uzak tutmalı… Ülkede referanduma karşı bir “kamuoyu” oluşmamalı… Referandum ve Barzani aleyhine gösteriler, mitingler, eylemler, hatta gazete manşetleri, ekran tartışmaları, köşe yazıları olmamalı… Ki bu ilgisizlik ve uyuşukluk ortamı içinde Barzani “Büyük İsrail” devletini kurabilsin, Türk topraklarına el koyabilsin!
Bu kadar mı?
Elbette değil!
Sonra sıra, Barzanistan haber bültenlerinde, bilhassa “hava durumu” haberlerinde “Kürdistan” dâhilinde gösterilen, Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunun da önemli bir kısmında “hak iddia” etmeye gelecek! Oralar karıştırılacak, terör azdırılacak…
Tarihimizin en tehlikeli “beka meselesi” ile karşı karşıyayız.
Evet, Arakan’a üzülüyoruz, içimiz kan ağlıyor. Orayla da ilgiliyiz fakat önce şu “yakın bela”yı defetmeliyiz.
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, TWITTER’DAN…