Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür
Madde bir; Osmanlı’nın bilhassa “tapu kayıtlarını” çok sağlam tuttuğu biliniyor. O kayıtlar, hâlâ arşivlerde saklanmaktadır. Dolayısıyla, 100-150 yıl evveline kadar gidilip Kerkük ve civarında kimlerin yaşadığı ve oraların kime ait olduğu çıkarılabilir.
Peki, güncel kayıtlar nerede?
Elbette bu kayıtların Kerkük, Musul, Telafar, Tuzhurmatı ve diğer ilgili il ve ilçelerin tapu ve nüfus müdürlüklerinde olması beklenir. Ayrıca, kayıtların bir suretinin de hükümet merkezindeki arşivlerde muhafaza edilmesi gerekir. Lâkin 2003’ten itibaren işgal edilen ve kendini yeni yeni toparlayan Irak’ın yaşadığı hengâme esnasında pek çok kayıt gibi Türkmenlere ait kayıtların başına da “kötü şeyler” gelmiş olması muhtemeldir.
O günlerde, bugünlerde yaşanacaklar öngörülerek, tedbir alınmış olması da muhtemeldir.
ACABA, KAYITLARIN AKIBETİ NE OLDU?
Ahmet Takan, Yeniçağ’daki, 30 Eylül 2017 tarihli, “Şok Olacaksınız” başlıklı yazısında şunları söylüyor: “Dönemin MSB Genel Sekreteri Kur. Alb. Ümit Yalım açıklıyor: ‘Böyle bir tehlikeye karşı önceden hazırlıklı olan Türkmen soydaşlarımız, tapu ve nüfus belgelerinin fotokopilerini ayrı bir yerde muhafaza etmişlerdi. Türkmenler, Türkiye’ye başvurarak ellerinde bulunan ve büyük hacim tutan tapu ve nüfus belgelerinin Türkiye’de muhafaza edilmesini talep ettiler. Türkiye’ye gönderilmesi beklenen tapu ve nüfus belgeleri ilginç bir şekilde Irak’ta bulunan ABD’li yetkililere teslim edildi.”
Ümit Yalım benim devre arkadaşım ve Ümit söylüyorsa doğrudur, diyesim var. Fakat cümledeki son bölüm mantığa ters geliyor. Bu belgeler Amerikalılara neden teslim edilsin ki?
Öte yandan, o belgeleri kim, hangi birlik teslim almış? Yine kim, kimler ABD’lilere teslim etmiş? Bunların da yazılarak, ayrıntılı bilgi verilmesi gerekmez mi?
Neyse ki elimizde, bunun tam tersi, üstelik daha ayrıntılı bilgiler de var!
anadoluturkmenleri.com
x x x
BİNBAŞININ MÜTHİŞ BAŞARISI
27 Kasım 2010 tarih ve “Binbaşının Müthiş Başarısı” başlıklı yazımın konuyla ilgili bölümü (http://blog.milliyet.com.tr/binbasinin-muthis-basarisi/Blog/?BlogNo=276405):
Takvim Gazetesinin 27 Kasım tarihli manşeti, aslında “çuval” olayının arkasında tarihî bir başarı gizlendiğini ortaya koyuyor.
Mehmet Çetingüleç’in haberine göre; 11 Nisan 2003’te Musul şöyle:
“Tapu ve nüfus idareleri peşmergeler tarafından yağmalanıyor.
Demografik yapıyı değiştirmek için Türkmen ve Araplara ait kayıtlar yakılıp yok ediliyor.
Bu sırada Irak birlikleri Kuzey'i terk etmiş, bölge tamamen Amerikan birlikleri ve peşmergenin hâkimiyetine geçmiş durumda.
Süleymaniye'de konuşlanan Türk Özel Harekât Timi gelişmeleri yakından izliyor.
Türk istihbaratı bölgede etkin… Meydana gelebilecek olaylar hakkında önceden haber alma kabiliyetine sahip!
Türkmenler de Türk askerine yardımcı oluyor, rehberlik yapıyor.
Nitekim Türkmenlere ait tapu kayıtlarını yok etme hazırlıkları istihbaratçıların başarılı çalışmasıyla önceden öğreniliyor ve Süleymaniye'de görevli özel birlik bu kayıtların tamamını kopyalayarak Türkiye'ye gönderip, güvence altına alıyor.
Bu sırada peşmerge, bölgede Türkmenleri ve Arapları yok sayarak her istediğini yapabilmek için Amerikalıları kışkırtıyor ve Süleymaniye'deki birliğin etkisiz hale getirilmesine karar veriliyor.”
Görüldüğü gibi, haddizatında, “çuval olayı” Amerikalıların kayıtları kurtarma (ele geçirme) operasyonu…
Fakat Amerikalılar çok geç kalıyorlar. Türk timi kayıtları Ankara’ya gönderip emniyete alıyor. Bu kayıtlar eldeyken Türkmenlerin hakkı her zaman güvence altına alınmış oluyor. Bu kayıtlar sayesinde Kerkük’ün demografik yapısını değiştirmek oldukça zor.
Haberde, bu çok değerli (tim komutanı) Binbaşı’nın ismi Aydın E. Şeklinde yazılıyor…
Aydın Binbaşı’yı yürekten tebrik ediyor, saygılarımı sunuyorum. Kendisiyle gurur duyduk… İftihar ettik.
Allah selamet versin. Dualarım onunla ve ekip arkadaşlarıyla…
x x x
Soydaşlarımızın tapu ve nüfus belgeleriyle ilgili birbirini yalanlayan bilgiler böyle… Sizce, hangisi akla ve mantığa uygun geliyor?
x x x
GÜNÜN FOTOĞRAFI, SUNAY AKIN'DAN...1930'ların Trabzonundan bir kare...