Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür
5 gün önceki, yazımın başlığı, “Amerika, Demokrasinin En Büyük Silah Deposudur” idi.
Tabii en büyük silah deposu devlet, aynı zamanda, en büyük silah üreticisi… “Demokrasi” falan biyana, dünyanın en büyük silah üreticisi…
İlginç olan, bu en büyük silah üreticisi ülkenin en büyük müşterisi yine kendisi… Bütçeden silahalanmaya ayırdığı pay 750 milyar dolar… Bunlar tabii “savunma” adı altında, uçaklar, gemiler, füzeler vs.
Fakat daha ilginç ve tuhaf olanı, “bireysel silahlanma” bakımından da en büyük müşterileri bizzat Amerikalılar!
Amerika’da, çoluk-çocuk, kadın-erkek, öğretmen-doktor, işli-işsiz, akıllı-akılsız, sağlıklı-sağlıksız, zengin-fakir sınırsız silahlanma özgürlüğüne sahip!
Tabii bu kadar aşırı silahlanma, katliamlara varan saldırılara yol açabiliyor… Bu saldırılar istisna falan değil “sık sık” oluyor.
Son saldırı üç-dört gün önce kilisede vuku buldu ve 26 kişi öldü 20 kişi de yaralandı.
Bundan daha bir ay evvel, 2 Ekim’de, Las Vegas’taki saldırıda 59 Amerikalı ölmüş, 500’den fazlası da yaralanmıştı. Konser alanına otomatik silahlarla ateş açan 64 yaşındaki saldırganın evinin cephanelik gibi olduğu, 10’dan fazla otomatik silah bulunduğu bildirilmişti.
Kiliseye yapılan son saldırının faili ise, vaktiyle Amerikan Hava Kuvvetlerinde çalışan 26 yaşında bir genç… Ordudan disiplinsizliği dolayısıyla atıldığı, akli dengesinin yerinde olmadığı bildirildi. Fakat bu akli dengesi yerinde olmayan kişi “özel güvenlik görevlisi” olarak çalışamaya devam edebiliyor ve katliam yapacak silahları satın alabiliyor!
(Resim, Milliyet'ten, 110 milyar dolarlık silah satışı sonrası, madalya için eğilen Trump)
Bu katliamların ve bunların dışında her gün düzinelerce silahlı saldırının olduğu Amerika’da “bireysel silahlanma” mercek altına alınıyor.
Hakkını verelim, bu konuda Obama sınırlama getirmeye çalıştı. Kongre direndiği için başarılı olamadı.
Yeni Başkan Donald Trump ve taraftarları ise asla bir kısıtlama istemiyorlar… Onlara göre, öncelik silah üretiminde… Silahlar üretilsin ve “sınırsız” bir biçimde satılsın, silah tüccarları semirsin, bu arada ölen ölsün… Bu ölenlerin çoğu Amerikan vatandaşıymış, fark etmez, biz kârımıza bakarız kafasındalar!
Kilise saldırısının ardından, silah politikalarıyla ilgili soruyu cevaplayan Trump, “Başka ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de pek çok akıl sağlığı sorunu var. Ama bu bir silah meselesi değil. Şükür ki silahı olan başka biri de diğer taraftan ona ateş ediyordu.” diye konuştu. (BBC Türkçe, 06 Kasım 2017)
Güler misin, ağlar mısın: Şükür ki silahı olan başka biri de ona ateş ediyormuş!
Şükür ki Trump şunu da söylemiş: “Bu en üst düzeyde akıl sağlığı sorunu”.
Allah söyletmiş olmalı!
Evet, bu en üst düzeyde akıl sağlığı sorunu!
x x x
GÜNÜN ÇİZGİSİ, TWITTER'DAN...Atatürk'ü rahmet ve şükranla anıyorum.